10 Liman

191 22 36
                                    

Birkaç saat sonra limana gelmiştik. Terk edilmiş evler, küle dönmüş arabalar her yerdeydi.

"yolda mısınız?"
"limandayız"
"ne ara vardınız?"
"hemen gelebilir misiniz? Daha fazla kalırsak burada ölebiliriz"
"şimdi yola çıksam bile şafakta anca gelirim. Hemen çıkıyoruz."
"lütfen biran önce buraya gel"
"peki, tam yerin neresi?"
"liman da metruk bir binanın önündeyiz."
"metruk bina mı?"
"evet"
"yakınlarda gizli bir yerim var,eşyalarımı oraya koyuyorum."

....

Çocukların yanına döndüğüm de arabaya yaslanmış İkiside beni izliyordu.

"evet?" tae
"şimdi yola çıksa bile şafakta anca burada olurmuş."
"siktir" ls

Arabayla söylediği binanın önüne gelmiştik. Bagajda ki çantaları alıp terk edilmiş binanın kapısına geldik.
Elime geçen taşı zimcirlenmiş kapıya fırlattığım da açılan delikten içeri girdik.

"gelene dek burada saklanalım"
"tanrım, depo ünitesi mi varmış burada?" ls
"hepsi boku yemiş." tae

2.kata geldiğimizde odayı aramaya başladık. Uzun koridorun sonu bile gözükmezken iğrenç bir koku vardı.
Kırık kapılar, çürümüş tahtalar her yerdeydi.

"burası"

Şifreyi girip kapıyı açtığımızda tae direkt kendini ikili koltuğa bırakmıştı.

"bu gece burada kalırsak adam peşimizden gelir. Gece tekneyle açılırız"
"buradan gitmek istiyorum sadece"tae

Lisa yaslandığı dolaptan bana seslendi.

" jungkook "
"evet"
"gidebileceğimi sanmıyorum"

O an ikimizde lisaya döndük. Uzun bir sessizlikte olmuştu.

"ailen yüzünden mi?"

Kafasını salladı. Taehyung gözlerini kapatmış koltukta yatarken ne diyeceğimi bile bilmiyordum.

"o zaman gidip onları..."
"hayır, hayır, hayır. O daha tehlikeli olur. Adam peşimize düşer."

Başımı eğip oturdum öylece. Gitme desem ona iyilik mi yapardım yoksa kötülük mü?

"sizi tekneyle uğurladık tan sonra ben tek başına döneceğim. Sahilde bir ev tutunca bana da bir oda ayırın."

Dediği şeye gülüp arkama yaslandım.

....

"adi herif mekana geldi."
"kim?"
"katil Han"
"Han mı?"
"silahlara bakmaya gelmiş"
"kendi ayaklarıyla mı geldi?"
"evet, takip edildiğinin farkında bile değil bence"
"ahahha, yaaa güzel. Kendi ayaklarıyla aslan mağrasına girdi."
"ben icabına bakarım"
"ona dokunma, ne istiyorsa ver, çantasınada takip cihazı tak."
"patron, fırsat bu fırsat. Biz onu halledebiliriz."
"hayır! O kardeşimi öldürdü. Onu bizzat öldüreceğim. O zamana kadar dokunmayın."

O sırada lisanın annesi ve babası ellerinde poşetlerle evlerine dönüyolardı.

"tek başına gitmesine izin vermemeliydik."
"jungkook ve Taehyung var yanında, kızma hanım."

Sokağı döndüklerin de evlerinin önünde olan Bi araba dolusu adam gördüler. İkisi şaşkınca adamlara bakarken işler kızışmaya başlamıştı.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Time To Hunt - LiskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin