Bölüm 18

168 17 32
                                    


"Buyrun beyefendi kahveniz. Başka bir isteğiniz var mıydı?"

"Kahvenin yanında tatlı da alabiliyor muyuz?" 

"Tabi ne istersiniz?" 

"Bi alt dudak versene." 

"Jun!"

Yixing Junmyeon'u terslerken duyan oldu mu diye etrafı kontrol etti. Neyseki bugün kafe pek kalabalık değildi. Kimsenin de onlara dikkat ettiği yoktu. Junmyeon gülerken Yixing ona ters ters baktı. 

"Dersini çalış Jun. Buraya boş boş oturmaya geldiysen masayı boşuna işgal etme." 

Junmyeon sesini alçaltarak karşılık verdi.

"Ne yapabilirim sen de bu kadar güzel olmasaydın. Böyle karşımda salına salına yürürken gözümü senden alamıyorum. Suç sende yani ben masumum." 

Bu kez de Yixing gülerek karşılık vermişti. Sesini alçaltıp Junmyeon'a yaklaştı. 

"İkimiz de biliyoruz ki Jun sen bana değil kıçıma bakıyorsun. Ama burası benim iş yerim sakın unutma." 

Kapının açılmasıyla çalan zili duyan Yixing Junmyeon'un yanından ayrılıp yeni gelen müşterilere doğru yöneldi. Onları selamlayıp oturmaları için yer gösterdi. Masalarına menüleri bıraktıktan sonra ona seslenen başka bir masaya geçti. 

Junmyeon Yixing çalışırken koluna yaslanmış onu izliyordu. Sözde bugün buraya ders çalışmak için gelmişti ama bu bahaneydi. Hem Yixing'i özlemiş hem de herşeyin yolunda olup olmadığını kontrol etmek istemişti. Bu Junmyeon'un Yixing burada çalışmaya başladıktan sonra fırsat buldukça yaptığı bir şeydi. 

Son zamanlarda ikisi de hem çalışıp, hem de derslere girerken birbirlerine pek vakit ayıramaz olmuşlardı. İlk yılın ardından bu tempoya alışsalar da ikinci yılın dersleri daha ağırdı. Bir ay sonra final sınavları başlayacaktı. Junmyeon da bugün ders çalışmayı bahane edip soluğu kafede almıştı. 

O baygın baygın sevgilisine bakarken Bayan Lee gelip yanına oturdu. 

"Çok mu seviyorsun." 

Junmyeon gülerek doğruldu. Biraz utanmış hissediyordu. Başını sallayarak karşılık verdi. 

"Çok mu belli oluyor." 

"Junmyeon birbirinize olan aşkınızı körler bile görebilir. Siz çocuklar çok şanslısınız. Kıskanıyorum." 

Bay Park ve Bayan Lee en büyük destekçileri olmuştu. Hem okuyup hem çalışmak zor olsa da ikisi de anlayışlı patronları sayesinde büyük ölçüde bu sorunun üstesinden gelmişlerdi. 

"Söylesene Junmyeon ne kadar oldu." 

"Orası karışık aslında." 

"Nasıl." 

"İlk ilişkimizin başladığı zamanı sayarsak başka, ayrılıp yeniden barıştığımız zamanı sayarsak başka."

"Sana bir abla tavsiyesi vereyim Junmyeon. Bitmiş bir şeyi başlangıcın sayma." 

Junmyeon bir süre düşündükten sonra ona hak verdi. 

"Haklısınız. O zaman üç ay sonra iki yıl olacak." 

Bayan Lee gülümseyerek başını salladı. 

"Bir ara seninle özel olarak konuşmak istediğim bir şey var. Ama bugün değil. Şimdi seni rahat bırakayım da dersini çalış. Yoksa Yixing seni dışarı atar ve ona ben bile engel olamam." 

AŞK VE NEFRET (SULAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin