DAVETE HAZIRLIK

260 187 71
                                    


YUKARIDAKİ MÜZİK  BU BÖLÜM ORTARINDA BAHSEDİLECEK DİNLEMEK İSTEYENLER İÇİN
YUKARIDAN ULAŞABİLİRSİNİZ.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

Zaman geçmek bilmiyordu en sonunda Darcy'nin  aramasıyla hazırlanmak için çaldığım piyanonun başından ayrıldım piyanom benim için çok değerliydi çocukluğumdan beri çalardım benim için önemli olmasının  sebebi  atamadığım çığlıkları notalara hapsetmemdi aile içi olan kavgalar yetmezmiş gibi  çocukluğumda da pek sevilen ve arkadaşı olan  birisi değildim bu durum şu an da geçerliydi tek arkadaşım Dylan'dı sonradan da Darcy'le arkadaşlığımız başlamıştı insanlara kolay güvenen biri olmadığım için Darcy'nin benimle Dylan için arkadaş olmak istediğini düşünmüştüm bir süre ona karşı şüphelerim devam etti ama kimse uzun süre olmadığı biri gibi davranamazdı öyle değil mi? Zamanla ona alışmıştım hatta moralim bozukken ne kadar odama kapanıp piyano çalsam da zamanla piyanonun yerini  Darcy almıştı ama Dylan'ı tercih ederdim çünkü ne kadar bir kız olarak derdimi bir kıza anlatmam daha kolay olması gerekirken ben tercihimi Dylan'dan yana kullanıyordum neden olduğunu bilmediğim bir ön yargı vardı içimde sanki içimden bir ses bir kıza asla sırrını anlatma o bir kız ne yapacağı  belli olmaz diyordu.

Üstümü giyinmek için dolabıma yöneldim altıma siyah bir pantolon giyip üstüme de  bir gömlek giydim içimde siyah atletim olduğu için düğmelerini kapatmadım saçlarım kıvırcık olduğu için çok uğraşmam gerekmemişti biraz saç spreyi işimi halletmişti aynada yansımama bakıp kendimce kombinime oy verip makyaj masamın yanına gidip oturdum gözelerimin altında  hafif  morluklar vardı onlar dışında pek de göze batan bir durum yoktu biraz fondöten ve rujla işim bitmişti.

Çıkardığım kıyafetlerimi toplarken aşağıdan Dylan'ın sesi gelmişti. Annemle konuştuğunu tahmin etmek zor değildi üzgün bir sesle moral dolu cümlelerini duyabiliyordum ayrılık sözleşmesini öğrendikten sonra arayıp haber vermiştim onunla konuşmak bana iyi geliyordu beni anlıyordu hatta eve gelmek istemişti ama durumlar daha da fazla karışma olasılığı olduğu için kibarca reddetmiştim Darcy'nin isteği üzerine aradığımdaysa sanki bu anı bekliyormuş gibi hemen kabul etmişti.

Son katladığım kıyafetimi de dolabıma yerleştirdiğimde kapım tıklatıldı.

_ GÜZELLER GÜZELİ PRENSES HAZIR MI ACABA? YAKIŞIKLI PRENS ODAYA GİRMEK ÜZERE DİKKAT DİKKAT OLASI BİR SORUNU ÖNLEMEK ADINA BU SON İKAZIM UYGUN MUSUNUZ?

Dolabımın kapağını kapatırken güldüm ve kapının arkasındaki Dylan'a cevap verdim.

+ BİR PRENSES OLDUĞUMU SANMIYORUM AMA HAZIRIM GELEBİLİRSİN.

-SON KARARIN MI PRENSES?

+ EVET.

- EMİN MİSİN?

+ DYLAN!!

-TAMAM TAMAM GELDİM.
 

Kapı açıldığında Dylan içeri girip kapıyı kapattı altına lacivert bir pantolon giymişti üstünde beyaz bir tişört vardı sarı saçlarının üstüne bir gözlük iliştirmişti bana doğru dönüp gözleri gözlerimi bulunca sıcak bir gülümsemeyle kollarını iki yana açmıştı ah hayır bunu yapmam istemiyordum artık büyümüştük. Dylan kolları açıp konuştu.

- HADİ AMA MİNİK KOALA SENİ BEKLİYORUM.

Ona kucağına hoplayıp sarılmayacağımı belirten bir bakışla bakarken alt dudağını huysuz bir çocuk gibi  büzdü bak buna dayanamazdım işte kucağıma bağladım kollarımı çözüp ona doğru koştum boynuna atlamak için hoplamıştım boyum ne kadar kızlara göre uzun olsa da basketbol takımının koçunu geçecek kadar değildi. Dyaln beni havada yakalayıp kollarını belime sarıp kendine çekti bende kollarımı boynuna dolayıp küçük bir kahkaha attım onu özlemiştim ne kadar telefonla konuşsak da son olaylardan sonra gelmeyi teklif etse de kabul etmemiştim özlediğim için daha sıkı sarıldım kafamı boynundan çektiğimde masmavi gözleriyle gülen yüzüme baktı.

KARANLIK DAVET Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin