13.Bölüm

727 67 133
                                    


Polislerin silahlarını bize doğrultmasıyla, Nino'yla beraber olduğumuz yerde durup elimizi havaya kaldırdık.

Oh, Shi-

___

Adrien Agreste

Elimi kaldırmış Nino'ya öldürücü bakışlar atıyordum.Salak gibi: Bridgette adlı kızı, Marinette sanmıştı.Konuşmaları da mı dinlememişti?

"Siz kimsiniz?"

Siyah saçlı polisin elindeki silahıyla konuşmasıyla düşünmeye başladım.

"Onlar benim arkadaşımın arkadaşı.Arkadaşımın doğum günü olduğu için buluşacaktık."

Bridgette'in acayip normal bir şekilde yalanını söylemesine şaşkınlıkla baktım.Sanırım o arkadaş da Marinette oluyor.

Poliser, emin olmadıkları için silahlarını indirmezken Nino'nun bana baktığını gördüm.Ne bakıyorsun salak?Her şey senin yüzünden oldu.

Sanırım tam öyle baktım ki kafasını üzülerek aşağı indirmişti.Ya, ama ben bu çocuğa kıyamam ki.

Aniden silahların birden yere düşmesiyle, polisler korkuyla geri çekildi.O sıra ise Bizde şaşkınlıkla bakarken işte o mükemmel sesi duydum.

"Sizinle geleceğim.Ama beni karakola falan değil, başkanın yanına götüreceksiniz."

Bridgette'in arkasından çıkan Marinette'e diktim gözlerimi.Polisler de dönüp ona bakarken Polislere yaklaştı.

"Bakın farkındaysanız benim kimseye zarar vermek gibi bir niyetim yok.Eğer öyle bir niyetim olsaydı, şuan en son gördüğünüz şey Eiffel Kulesinden aşağı düşüşünüz olurdu."

Polislerin birbirine baktığını gördüm.Sanki inanmak istiyorlar da, onlara verilen emirler bunu engelliyor gibiydi.

"Lütfen, eğer siz götüremezseniz ben gideyim.Diğerlerine bulamadık dersiniz."

Lütfen Tanrım...Lütfen izin versinler...

"Tamam.Ama seni biz götüreceğiz.Tekrar kaçmanı göze alamayız." dedi ortadaki sarışın olanı.

Marinette onlara gülümseme sunduğunda, hem eridiğimi hem de kıskandığımı hissettim.Hayır, hissetmedim bence kesinlikle eridim ve kıskandım.

"Merak etmeyin.Eğer başkanla anlaşamazsak söz veriyorum götürürsünüz beni."

Herkesin gözleri şaşkınlıkla açılırken ben Marinette'in ne yapmak istediğini anlamıştım.Hiç götürülemeyecekti çünkü Başkan şehrine bağlı bir insandı.Ve savaşı duyunca büyük ihtimalle savaşı bitirmesini isteyecekti, Marinette'den.Çünkü savaşı çıkaran kişiler ormal bir insan değildi.Güçleri vardı ve içlerinde zamanı durdurabilen birisi varsa durdurur, saniyede Başkanın tüm askerlerini öldürürdü.Düşününce de...Umarım karşı tarafta böyle birisi olmaz.

"Tamam.Gidiyoruz o zaman."

"Bekleyin."

Marinette, Bridgette denen kıza sarıldı ve ona bir şeyler söyledi.Ardından ise koşarak buraya doğru gelirken, Nino'nun kolarını açtığını, fakat Marinette'in bana sarılması büyük hayal kırıklığına uğradığını gördüm.

"Seni özledim."

Gülümsediğini hissederek söylediği şeye bende gülümsedim.

"Bende seni güzelim...Bende seni..."

"Hayırsız evlat!Bizi özlemedin mi?" diyen Luka ile kıkırdadı, gülüşüne öldüğüm.Beni bırakıp yanağıma utanarak öpücük bırakırken şuan cennette olup olmadığımı düşünüyordum.Sanırım, hayattayken cenneti yaşamak buna deniyor.

| Gece | Adrinette (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin