Hunji'nin Bakış Açısı
"Artık günleri saymıyorsun değil mi?"
Bahçedeki hastaları izlerken duraksayıp, soruyu soran Seokjin'e döndüm, "Sen sayıyorsundur diye umuyordum."
"46 gün 12 saat 37 dakika."
Güldüm, "Fazla detaycıymışsın."
"Öyleydim."
Yeniden bahçeye döndüm. Her köşeye konumlandırılmış, bahçeyi pür dikkat izleyen gardiyanlara tek tek baktım. Beni mi izliyorlardı yoksa bana mı öyle geliyordu?
"Bir gariplik yok mu sence de?" diye sordu Seokjin.
Ona bakmadan omuz silktim, "Ne gibi?"
"Chanyeol, Baekhyun, Hoshi, Jaemin, Taehyung..tanıdığın hiç kimse burada değil. Uzun zamandır."
Gözlerimi bahçede gezdirdim, gerçekten de hiçbiri yoktu. Hatta normal zamandakinden daha az hasta vardı ve hiçbirini daha önce görmediğimi biliyordum.
"Ama neden?" diye sordum kendi kendime.
"Senin için geliyorlar." dedi Seokjin ve birden kayboldu. Başımı sağıma çevirdiğimde bana yaklaşan bir gardiyan olduğunu görüp ayağa kalktım.
"Biraz erken geldin ama olsun." dedim yapmacık bir sevimlilikle. Gardiyan yüzüme bile bakmadı. Beni kolumdan tuttuğu gibi asansöre çekiştirdi.
Gardiyanın yanında hareketsizce beklerken göz ucuyla asansör ekranına baktım. Normalde yukarıya, odaya çıkmam gerekiyordu ama gidiş yönü farklı hissettiriyordu. Az sonra kapılar açılınca yanılmadığımı anladım.
Yarısı camlarla kaplı duvarları olan bir koridor vardı karşımda. Gardiyan ittirince kendimi o koridorun içinde buldum. Karşılıklı aynaların arasında kalan kendime baktım, sonsuz tane yorgun Hunji vardı.
"Bir tane yetmiyormuş gibi." dedim mırıldanarak. Gardiyan bir kez daha ittirince yüzüm asıldı, "Çok kibarsın, teşekkürler."
Metal bir kapının önünde durduk. Bütün detayları inceleyebilmek için etrafıma dikkatlice bakındım, "Doktorla mı görüşeceğim?" diye sordum gardiyanı incelerken.
Cevap vermedi. Onun yerinde kalın yeleğinin cebinden kelepçe çıkarınca korku içinde irkildim, "Onlara gerek yok. Buradan kaçacak değilim—"
Gardiyan beni kolayca ittirdi ve ellerimi önden kelepçeledi. Kelepçeye bakakalırken defalarca kez yutkunup sakin olmaya çalıştım. Seokjin'in yanımda olmaması çok kötüydü.
"İçeri gir." dedi gardiyan buz gibi bir sesle, "Burada bekliyorum."
Gardiyan metal kapıyı açarak ittirince içeri girdim. Kapı yankılanan bir sesle arkamdan kilitlendi. Girdiğim odada sadece bir masa ve masanın karşı tarafında oturan birisi vardı. Başını iyice eğdiği için yüzünü göremiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
victory «book 2»
Fanfiction‼️Önceki Kitap: Memory TW : yaralama, ölüm, silah kullanımı, madde kullanımı ✐03.10.2021