~ALONE QUEEN~

1.5

"Anneniz tam olarak nerde ?"
Dedim merakla lisa'ya bakarak, mezarlığa gelmiştik yoksa anneleri ölmüş müydü ?
"Bak orda"
Gösterdiği yere baktım.

Jimin mezarın önünde çökmüş elindeki çiçekleri de mezar taşının kenarına koymuştu. Yanlarına doğru yürümeye başladım. Jimin'in yanına çökerek ona sarıldım o da acıyla gülerek ellerimi tuttu.

"O biz daha çocukken öldürüldü."
Diyince korkuyla yüzüne baktım. Lanet olsun! Mezar taşına baktım. Mezar taşının üstündeki resim yerle bir olmamı sağladı.

'Park Sun Yeon'

Ölümüne baktım 2009 b-bu o tarihti. B-benim lanet annem jimin'le lisa'nın annesini öldürmüştü! Gözümden akan yaşı silerek ayağa kalktım.

"Chaeyoung neler oluyor ?"
Dedi lisa, ona döndüm.
"B-ben üz-üzgünüm"
Diyerek koşmaya başladım. Neresi olduğunu umursamadan sadece koşmaya başladım. Hiçbirşeyi umursamadan koşmaya devam ettim.

Nereye varacağımı bilmeden koşmaya devam ettim. Sadece herşeyden uzaklaşmak dünyadan soyutlanmak kaybolmak jimin'le tanışmadığım günlere dönmek hatta daha dünyaya gelmediğim zamanlara dönmek istedim.

Bir süre sonra durup etrafa baktım. Burnumu çekerek kendimi kumların üstüne attım derin nefesler almaya başladım. Biz birlikte olamazdık! Bunun tüm suçlusu annem. Yine dediğini yaptı yine onun istediği oldu !

"Seni çok seviyorum jimin..."
Dedim ağlayarak
"...ama dünya beni sevmiyor"
Diyerek daha çok ağlamaya başladım. İstediğin eski Chaeyoung'sa işte burdayım anne!

•••••

Eve girdim, jimin oturduğu yerden kalkıp yanıma geldi yüzümü elleri arasına aldı.
"Bebeğim iyi misin ?"
Jimin'in ellerini ittim, kraliçe koltuğuma oturarak bacak bacak üstüne attım.

"Yeterince iyiyim"
"Gidince çok korktuk"
Lisa'nın dediğiyle güldüm.
"İlgilenmiyorum"
"Chaeyoung neler oluyor ?"
Dedi jimin

"Amma salaksınız sizinle oynadım. Parmağımda oynattı sizi bunu fark edemeyecek kadar salaksınız"
"Yalan söylüyorsun!"
Dedi lisa bağırarak
"İstediğini düşün pek umrumda değil"
Diyince jimin lisa'nın önüne geçerek bana baktı.

"Beni seviyor musun ?"
Evet, deliler gibi...
"Hayır aksine...senden nefret ediyorum"
"Yalan söyleme bana!"
Diye bağırdı. Ona bakmadan ileriye bakmaya başladım. Şimdi olmaz rose şimdi ağlayamazsın!

"Seni seviyorum"
Dedi dolu gözleriyle
"Ben sevmiyorum"
Diyerek ayağa kalktım.
"En hızlı şekilde evimi terk edin. Yeniden 'Yanlız Kraliçe' olmak istiyorum."
Merdivenleri çıkmaya başlarken lisa'nın ağlama sesleri canımı yakıyordu.

Odama girdim sinirle bir sağa bir sola gitmeye başladım.
"Lanet olsun sana anne! Lanet olsun senden nefret ediyorum!"
Dedim sessizce ağlarken
"Neden ? Neden öldürdün o kadını ? Niye beni öldürmedin ? Neden hep bencil olmak zorundasın ?"
Ağzımı kapatıp sessizce hıçkırdım.

"Neden bana yardım ettiniz Bayan Park !? Bıraksaydınız orda geberseydim şuan ne sizin ne de çocuklarınız canı yanıyor olurdu."
Diyerek kandime vurdum.
"Tüm suç benim! Dünyada bu kadar insan varken neden annemin öldürdüğü kadının çocuğuna aşık olduysam!"

"A-annemi..."
Hızla arkamı döndüm.
"J-jimin"
Dedim korkuyla, acıyla güldü.
"...Annemi senin annen mi öldürdü ?"
"B-ben özür dilerim"
Sinirle yanıma gelerek kollarımı sımsıkı tuttu.

Bir anda beni sarsmaya başladı. Elleri kolumu öyle bir sıkıyordu ki hayatım boyunca canım hiç bu kadar yanmamıştı.
"Neden ?! Neden onların yaptığı bir hata yüzünden biz acı çekmek zorundayız ?"
Diyince yüzüne baktım.

"A-annenin bir suçu yok, onun tek suçu benim gibi bir laneti kurtarmak"
"S-sen Rose'sin"
Dedi dolu gözleriyle
"Ben Rose'yim"
Diyince gözünden bir damla yaş aktı.
"Sorumluluk al !"
Diye bağırdı.
"Verebileceğim bir canım kaldı"
Dedim ağlayarak

"Ben sadece kalbini istiyorum!"
Diyince gözlerine baktım.
"Beni sevme jimin, ben bir katilin kızıyım"
"Ama sen suçsuzsun"
"Bende susarak bir suçlu oldum"
"Seni seviyorum..."
Diyince gözlerine baktım.

"...gitmemin tek sebebi, senin bizim imkansız olduğumuzu düşünmen. Bana dönersen her zaman bu kalbim senin olacak"
Diyerek kollarımı bırakıp gitti.
"Bende seni seviyorum"
Dedim odadan çıkmasıyla, en iyisi bu...sevgilim.

Balkonuma çıkarak dışarıya baktım bir süre sonra jimin arkasından da lisa çıktı. Lisa hâlâ ağlıyordu, jimin onu elinden çekiştirerek arabaya bindirdi.

Diğer tarafa geçti arabaya binmeden önce bana baktı sonra arabaya binerek gitti. İşte yine
yanlızsın...'Yanlız Kraliçe' (!)