Jimin'den en uzak köşeye oturup beklemeye başlamıştım gelmelerini gelip bizi burdan indirmelerini jimin bir anda ayağa kalktı. Ona bakmadan dışarıya bakmaya devam ettim.
Jimin yere uzanıp gökyüzüne bakmaya başladı. Olduğumuz kabinin üstü açık olduğu için harikulâde gözüküyordu. Kafamı kaldırıp bende yukarıya baktım.
Yıldızlar hiç olmadığı kadar çok ve parlaktı. Jimin'e baktığımda gözlerini kapamış olduğunu gördüm. Yüzünü incelemeye başladım bir süre ona baktıktan sonra yüzümü yukarı geri çevirip gözlerimi kapattım.
Sanırım sıra bana gelmişti. Jimin bugünden beri benden özür diliyordu. Korkak adımlarla kalktım yanına gittim. Ama gözlerini hâlâ açmıyordu. Kalbim sanki göğsümden fırlayacakmış gibi atıyordu.
Yanına yattığımda hâlâ gözlerini açmadı uyudu mu acaba ? Bir anda kafasının altına koyduğu ceketini aldı gözlerini açınca göz göze geldik. Ceketi bacaklarımın üstüne koyarak gözlerini tekrar kapattı.
Kolumu kafamın altına koyarak jimin'i izlemeye başladım.
"Özledim"
Dedi gözleri kapalıyken, kimi özledi ?
"Kokusunu özledim, bana bakışını, benimle ilgilenişini, beni sevişini..."
Sanırım annesini kastediyordu.Gözümden akan yaşı silerek sessizce ağlamaya başladım. O da bana döndü benim yaptığım gibi kolunu kafasının altına koydu.
"...sinirlenişini, gülüşünü, ağlayışını, korkmasını hepsini özledim..."
Neden bana bu acıyı yaşatıyordu. Niye bana vicdan azabı çektiriyordu ?!"...herşeyini özledim rose, herşeyini"
Diyince şaşkınca ona baktım. B-beni mi kastediyordu ?
"Evet seni özledim"
Dedi bana biraz daha yaklaştı.
"Beni affeder misin ? Çünkü bu saydıklarım benim yaşam kaynağım. Sen benim nefesimsin"
Gözlerine baktım.Bana yaklaştı, dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Ellerimi onun saçlarının arasına sokarak ona karşılık vermeye başladım. Benden ayrılınca gözlerimin içine baktı.
"Sana aşığım"
Güldüm.
"Bende sana, Park Jimin"
Bir anda dönme dolap çalışınca jimin sırıttı."Tam zamanında"
Diyip sırıttı
"Ne demek ? 'Tam zamanında'"
"Dönme dolap süreliydi biz şimdi barışmasaydıkta çalışacaktı."
Yani otomatik ayarlı! Jimin'in uzattığı elini tutarak kalktım.Aşığıya gelince jimin kapıyı açarak indi. Bende inince elimi tuttu. Birlikte yürümeye başladık.
"Nereye ?"
Dedim
"Eve gidiyoruz saat 2 oldu"
Onu onaylayarak önümüzdeki jimin'in arabasına bindim.O da binince sürmeye başladı. Kafamı arkaya yaslayarak yolu izlemeye başladım. Bir süre sonra araba durunca indik. Birlikte eve girdik benim odama girdiğimizde yatağıma yattım.
Jimin'de yanıma yatıp kollarını bana sardı.
"İyi geceler Yanlız Kraliçe"
Demesiyle hafif tebessüm ettim.
"İyi geceler Şövalye"
Jimin güldü."Şövalye mi ? 'O çocuk' ne oldu ?"
"Sen benim için 'O çocuk' değil şövalyesin...yanlız kraliçenin şövalyesi"
"Sevdim, zaten prensle prenses eskidi, yanlız kraliçe ve şövalye"
Gözlerimi kapatıp jimin'e sokuldum.Dışarıdan gelen kuş sesleriyle uyandım. Yataktan kalktım aklıma gelen kurguyla hızla ayağa kalkıp çalışma odama koştum. Kenardaki bir kalemi aldım aklımdakileri unutmadan yazmaya başladım.
'Yıllarca yalnızlığa mahkum edilmiş bir kız ve o kızı iğrenç yanlızlıktan çekip çıkaracak şövalye'
"Ne yapıyorsun ?"
Jimin'e baktım.
"Aklıma gelen kurguyu unutmadan yazmak istedim"
"Neyle alakalı ?"
"Asla söylemem"
"Neden ? Kurgunu çalıp birine söyleceğimi mi düşüyorsun ?"
Dedi gülerek"Tabii ki hayır sadece bir totem olarak düşün kitabımı bitirmeden kimseye okuyamam veya konusunu kimseye söylemem"
"Anladım, gel birlikte kahvaltı yapalım"
DediOnu onaylayarak, peşinden yürümeye başladım birlikte büyük masaya oturduk. Kenardan aldığım çubuklarımla yemek yemeye başladım.
"Rose bari bir ipucu versen merak ettim"
Dedi jiminOnun merak etmesi benim daha da çok hoşuma gitmişti.
"Asla söyleyemem kitap çıktıktan sonra ilk okunurken dinlersin"
"Hadi ama bana bile söylemeyecek misin ?"
Dedi dudak büzerek ona bakarak güldüm."Hayır"
Dememle şaşırdı
"Lisa bana yapınca işe yarıyordu"
Demesiyle gülerek dudağına minik bir öpücük kondurdum.
"Sen çok saf olduğun için yakışıklı sevgilim"
Jimin gülüp geriye yaslandı.
"Pekâlâ söyleme bakalım küçük hanım eninde sonunda öğrenirim ben"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~ALONE QUEEN~
Fanfiction'Sen yanlız olmayı seçmedin, onlar seni yanlız bırakmayı seçti.' -Jirose