on bir

652 63 69
                                    

Medya: delirmekkk xldöxksmdnmdkdkdk

🍷

"Choi Beomgyu! Bugün profesörle seansın var unutma!" Yanımdan geçen sekretere kafa onayı vermiştim. Titrek bir nefes alıp önüme döndüm. Tüm klinik beni konuşuyordu. Ne müthiş değil mi?

Hem Yeonjun ile olan samimi tavırlarım hem de profesör ile olan görüşmelerim herkesin ağzına sakız olmama yetmiştide artmıştı bile.

"İyi misin?" Yeonjun masada ellerimizi birleştirdiğinde kısa bir tebessüm bıraktım.

"Herkesin bana değişik bakması ve arkamdan konuşmaları canımı sıkıyor artık." Başımı eğdiğimde elini yanağıma koyup okşamaya başladı.

"Sıkma canını. Takma böyle şeyleri kim ne düşünürse düşünsün, onların öyle düşünmesi öyle olduğu anlamına gelmez." Küçük gülümsesine bende geri gülümsemiştim. Çok seviyordum onu. Nasıl gece gündüzsüz olamazsa, bende Yeonjun'suz olamazdım.

"Hadi gel odaya gidelim." Elimi tutup beni kaldırmıştı. Elini omzuma atmış ve yürümeye başladık.

Bizim koridora geldiğimizde koşarak gelen bir çocuk nefes nefese yanımızda durdu.

"Choi Beomgyu. Ziyaretçin var, ziyaret salonunda seni bekliyor." Çocuk gittiğinde Yeonjun'a döndüm. Kafasıyla onayladığında ziyaret salonuna gitmeye başlamıştık.

"Abin sanırım." Göz ucuyla ona bakıp onayladım. Abimden başka biri gelmiyordu zaten. Gelecek biri de yoktu.

"Ondan başka gelecek biride yok zaten." Acı bir gülümseme sundum. O ise kafasını eğmişti.

Uzun koridorları geçtikten sonra nihayet görüş salonuna gelmiştik. Yeonjun saçıma minik bir öpücük bırakmıştı. Salona girip gözlerimle abimi aradım ama yoktu. Arkamdan biri adımı seslenmişti. Arkama döndüğümde Hyunjin'i görmeyi beklemiyordum.

"Hyunjin?!" Koşarak ona sarıldığımda o da ellerini belime sarmıştı. Ayrıldığımızda karşılıklı sandalyelere oturmuştuk.

"Nasılsın?" Ellerini ellerimin üstüne koyduğunda gözlerinin içine bakarak gülümsedim.

"Nasıl olmam gerekiyorsa..ne iyi ne kötü." Burukça tebessüm bıraktığımda o da aynısını yapmıştı.

"Ee sen nasılsın?? Felix nasıl??" Ellerimizi ayırmadan sorduğum soruya ilk başta  kafasını eğmiş daha sonra gözlerimizi birleştirmişti.

"İyiyiz.." dudaklarını birbirine bastırıp kafasını tekrar eğdiğinde bişeyler olduğunu anlamıştım.

"Hyunjin..bana doğruyu söyler misin?" Gözlerimle bana bakması için çabaladığımda sonunda gözlerimizi buluşturmuştu.

"Felix, hafızasını kaybetti. İki gün önce hastaneden çıktık, beni hatırlamıyor bile..bana aşkla bakan gözleri şimdi bir yabancıymışım gibi bakıyor Gyu." Göz yaşları firar ettiğinde elimle sildim göz yaşlarını.

"Ne zaman oldu? Nasıl oldu bu Hyun?" Burnu çekip elinin tersiyle gözlerini ovuşturdu.

"Geçen hafta, alışveriş merkezinden dönüyorduk. Felix'in takıntılısı Minho ve adamları yolumuzu kesti, sayıca dört katımız kadarlardı. Ben birkaçını döverken gözüm Felix'e kaydı yerde yatıyordu, daha sonrasını hatırlamıyorum zaten. Sonra hastanede uyandım, yan tarafımda Felix vardı. Yerimden kalkıp yanına gittim ve saçlarını öptüm. O sırada beni itti ve 'sende kimsin?' dedi. Biraz afalladım ve şaka yaptığını düşündüm. Sonra 'Felix şaka yapıyorsun değil mi?' dediğimde yüzüne takındığı düz ifadesiyle kafasını olumsuzca salladı. Ben nolduğunu anlamaya çalışırken doktor geldi ve hafızasını iki yıl kadarını kaybettiğini söyledi. Geçen iki yılı hatırlamıyordu yani." Göz yaşlarını bilmem kaçıncı kez silerken bende dolan gözlerimi silmiştim.

"Şimdi nolucak? Ne yapacaksın Hyun? İki sene uzun zaman.." Başımı eğip ona sorduğumda cevap için hafifçe tekrar kaldırmıştım başımı.

"Hafızasının yerine gelmesini bekleyeceğim Beom. Ona yaşadığımız şeyleri tekrar yaşatacağım. Doktor bunun hatırlama sürecini daha da hızlandıracağını söyledi." Kafamı salladım. Ellerimi tekrar ellerinin üstüne koyup destek verircesine sıktım.

"Her şey düzelecek merak etme, Felix hızlıca herşeyi hatırlayacaktır eminim." Burukça gülümsemiştim.

"Neyse beni boşver. Sen napıyorsun? Hem şu meşhur Yeonjun ile de tanıştırsana beni." Hınzırca gülümsediğinde ben de kaşlarımı çattım. Hyunjin Yeonjun'u nereden biliyordu?

"Heyyy. Sen Yeonjun'u nerden biliyorsun??" Sahte kızgınlıkla ona baktığımda küçük bir kıkırtı bırakmıştı.

"Abinden alıyorum haberleri ben canısı." Bu sefer uzunca gülümsemişti. Ben ise yerimden kalkıp beni bekleyen Yeonjun'un yanına gittim.

"Yeonjun." Elimle kolunu tuttuğumda koridorda gezen gözleri bana dönmüştü.

"Efendim bebeğim." Ellerini yanaklarıma koyup gülümsemişti.

"Gelen abim değil Hyunjin'miş ve seninle tanışmak istiyor." Kafasıyla onay verip elimi tutmuştu. Beraber Hyunjin'in karşısındaki sandalyelere oturmuştuk.

"Vayy demek meşhur Yeonjun sizsiniz. Ben Hyunjin, Hwang Hyunjin." Gülümseyerek elinş uzattığında Yeonjun ise gergince gülümseyip elini sıkmıştı.

"Kardeşimi üzmüyorsun değil mi??" Hyunjin ellerini saçıma atıp karıştırdığında ben de göz devirdim.

"Aramızda sadece ay farkı var Hyun, ne ara kardeşin oldum?" Bu seferde o göz devirdiğinde Yeonjun ise bu hâlimize kıkırdamıştı.

"Görüş vaktiniz doldu." Görevli kadın başımıza dikildiğinde Hyunjin'e sarılıp el salladım.

"Kendine ve Felix'e iyi bak." Kafa onayı verip gülümsemişti.

"Sizde kendinize iyi bakın." Geri el salladığında gülümseyerek çıktık salondan. Bu hâlde olsa bile hâlâ gülümseyebiliyordu. Çocukluğundan beri hep güçlü biriydi zaten Hyunjin. Ona hayrandım..

"Noldu." Düşen suratımı ona çevirdiğimde kaşlarını hafifçe çatmıştı.

"Hyunjin'in sevgilisi Felix, hafızasını kaybetmiş ve Hyunjin'i hatırlamıyormuş Yeonjun, çok üzüldüm. Bu hâlde bile gülümseyebiliyor. Hyunjin gerçekten çok güçlü." Gözlerim dolduğunda Yeonjun beni durdurmuş ve sarılmıştı. O sarıldığında şiddetleşen göz yaşlarım onun mor sweatine akıyordu.

"Sakın birbirimizi unutmayalım olur mu Yeonjun??" Ayrıldığımızda alınlarımızı birbirine yaslamadan önce küçük bir öpücük bırakmıştı.

"Asla, asla." Tekrar sıkıca sarılmıştık. Ben bu çocuğu çok seviyordum, hemde çok.

"Seni çooook seviyorum." Uzunca alıştığım yaban mersini kokusunu içime çektim.

"Bende seni çooook seviyorum bebeğim." Bir eliyle saçlarımı okşuyordu. Bir buçuk ayın en güzel tarafıydı Choi Yeonjun. Hayatımın en güzel bir buçuk ayıydı.

Onu yüz milyon yıl kadar sevecektim. Zamanın sonuna kadar..

Uzun zaman sonra hellüüü. Yb atamıyordum😭😭😭 tüm yaratıcılığım gitmişti sorry😭😭😭

Neyse yazarınız hard Hyunlix shipper ve bu bölüm biraz Hyunlix oldu✌✌ bu arada Hyunjin olayına değinmek istiyorum. AMK ÇOCUK ADAM DÖVMEDİ YA DA ÖLDÜRMEDİ BU NE TEPKİ,!?!?!? JYPNİNDE YAPACAĞI İŞE SIÇİM EMİ!!

Ihhım artı olarak geçiş bölümüydü, bıraz sıkıcı olabilir.

Her neyseeeeeee bir dahaki bölümü hızlı atmaya çalışıcam görüşürüz🖐🖐

Mad-YeonGyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin