Mad-YeonGyu

on iki

"Galiba aradığımız diğer iki çocuğuda buldum Jimin!" Profesör sevinç nidalarıyla eşine birşeyler anlatıyordu. Diğer iki çocuk kimdi ve bizimle alakaları neydi?

"Kim o şanslı diğer ikili?" Bay Park gülümseyerek eşine sorduğunda Bayan Kang ise yanına gitmiş ve kendi sandalyesinde oturan eşinin omuzlarına masaj yapmaya başlamıştı.

"Choi Soobin ve Kai Kamal Huening." Duyduğum iki isimle olduğum yere çivilenmiştim. Nasıl yani? Soobin ve Kai ne alakaydı?

"Bulacağını biliyordum güzelim." Bay Park eşinin elini öptüğünde bende boğazımı temizleyip aralık olan kapıyı tıklattım.

"Gir." Sesini duyduktan sonra yavaş adımlarla girdim odaya.

"Hoşgeldin Beomgyu. Gel otur." Bayan Kang hızlıca oturmam gereken yeri gösterdiğinde yanına gidip oturmuştum.

"Beomgyu? Choi Beomgyu. Kim Taehyung'un kardeşiydin değil mi?" Bay Park ayağa kalkıp odada dolanıp önümde durmuştu. Abimi nereden tanıyordu ki?

"Evet. De abimi nereden tanıyorsunuz?" Bana bakıp gülümsediğinde ben istifimi bozmadan hâlâ sorumun cevabını bekliyordum.

"O benim en yakın arkadaşım." Dediği kafama dank etmişti. Abimin sürekli bahsettiği Park Jimin, hastanenin sahibi Park Jimin'miydi yani?

"Şimdi hatırladım..abim sizden çok bahsediyordu." Küçük bir gülümseme sunduğumda o ise genişçe gülümsüyordu.

"Bana siz diye hitap etmene gerek yok Beom. Artık abi-kardeş sayılırız. Ne de olsa en yakın arkadaşımın kardeşisin." Gülümseyerek elini omzuma koyduğunda bende hafifçe başımı salladım.

"Neyse görüşürüz Beom." Bay Park bana el sallayıp eşini öptükten sonra odadan çıkmıştı...İş daha da garip bir hâl almaya başlamıştı. Bay Park buranın sahibi ve Profesör Kang ile evli. Ayrıca abimin en yakın arkadaşı. Ve en önemlisi Yeonjun, Hyuka, Soobin ve benim için bir planları vardı. Burnuma iyi kokular gelmiyordu.

"Beomgyu daldın gittin. Başlayalım istersen?" Bayan Kang sandalyesine oturmuş beni izliyordu. Birşeyler anladığımı çaktırmamalıydım.

"Peki.."

💎

"Nasıl yani şimdi senin abin ve Bay Park yakın arkadaş mı?" Soobin sorarcasına baktığında kafamla onayladım.

"Bu yüzden abim buraya gelmem için bana ısrar etmişti." Taşlar tek tek yerine oturuyordu.

"Ve asıl önemli olan, diğer aranan ikilinin siz olması." Dediğimle üçü bir gözlerini fal taşı gibi açmıştı.

"NE!?" Hyuka cırladığında yüzümü buruşturdum. Hyuka hâlâ söylenmeye devam ederken göz ucuyla Soobin'e baktım. Düşünceli gibiydi.

"B-ben anlamıyorum, neden biz??" Soobin ellerini saçlarına götürdüğünde Hyuka ise boş boş yere bakıyordu.

"Ben nedenini biliyorum." Üçümüz bir elleriyle oynayan Yeonjun'a baktık.

"Biz diğerlerinden farklıyız. Onların hastalıkları bipolar, şizofreni, narsizm felan. Ama biz? Beomgyu rüyalarında geleceği görüyor, Hueningkai geçmişi görüyor, ben sinirlendiğimde ateş saçıyorum, Soobin insanların rüyasına girebiliyor...biz normal değiliz." Mantıklıydı hemde baya mantıklıydı.

"E şimdi ne olacak. Normal değiliz diye oturup bize bişey yapmalarını mı bekleyeceğiz?" Kai'ın dediğini onayladım. Oturup bize bişey yapmalarını bekleyemezdik.

"Ama ben şunu anlamıyorum. Neden konuştuklarını bize duyurmak istiyorlar?" Elimi saçlarıma götürüp kaşımıştım.

"Sence?? Tabiki herşeyin farkında olmamızı istiyorlar. Biz bu olayları çözene kadar da yapacakları hamleyi fark etmememizi sağlayacaklar." Yeonjun bana uzunca baktığında onaylayan bir iki mırıltı çıkarmıştım.

"Bence tek değiller bu işte başkalarıda var." Uzun süreli sessizliğini bozan Soobin'e baktığımda hüzünlü görünüyordu, keza Kai'da.

"Kötü şeyler olacak hissediyorum." Yeonjun elimi tutup konuştuğunda bende dolan gözlerimi elimin tersiyle silmiştim.

"Hemen üzülmeyelim. Bir plan kurmalıyız. Madem onların bir planı var, bizimde olmalı." Üçümüzde Kai onaylamıştık.

"Ama bu planı burada yapamayız. Hâlâ izleniyoruz." Yeonjun'u onaylayıp ayaklandık.

"Ben galiba gözetlenmediğimiz bir yer biliyorum." Kai utangaçca söylediğinde nereden bahsettiğini az çok anlamıştım.

"Banyo..evet evet orada gözetleneceğimizi sanmıyorum." Hızlıca banyoya girdiğimde diğerleride peşimden girmişti.

"Evet planımız nedir?" Hyuka'nın sorusuna Soobin bana bakarak konuşmaya başladı.

"Beomgyu, abim ve Bay Park yakın arkadaş demiştin. Bence abinin ağzını aramalıyız." Soobin'i onayladım.

"O iş bende." Yeonjun ve Kai ise hâlâ düşünme modundaydılar.

"Yeonjun hyung sende olabildiğince Bayan Kang ve Bay Park'ı izlersin. Kimlerle konuşuyorlar? Gizli bir yerleri var mı? Eminim bir ortakları vardır." İlk defa bu kadar ciddi ve güzel bir konuşma yaparken görüyordum Kai'ı. Ve bu biraz garibime gitmemişde değildi.

"Evet mantıklı ama izleniyoruz. Çok dikkatlı olması gerekli." Evet izleniyorduk..izleniyorduk..tabi ya eğer izleniyorsak bir izleme odası olmalıydı değil mi?

"Eğer izleniyorsak illaki bir izleme odası olmalı." Hınzırca bir gülüş attığımda diğerlerininde jeton düşmüştü.

"Tabi ya. Nasıl aklıma gelmedi! İzleme odasının yerini biliyorum. Bu odanın tam altı." Yeonjun'un dediğiyle hepimiz bir aşağıya bakmıştık.

"Ve kimseye görünmeden nasıl gideceğimizide biliyorum." Gülümseyerek konuştuğunda hepimiz birbirimize bakarak gülümsemiştik.

Onlar bir savaş başlatıyorsa bizde katılırdık.

🎧

Bayadir bolum atamadim biliyorum uzgunum👉👈😔

Bizim dortlu isi cozucek gibi ama daha bilmedikleri cok sey var ve kaos gibi kaos geliyoreee😀😍❣

Yakin zamanda atarim belki bolum seviyorum siziii😘😘