(Bu bölüm Doruk'tan)
Ailemi arkamda bırakmak ne kadar zor olsa da; diğer yarım, babam o itlerin elindeyken bu mutluluk oyununa devam edemezdim. İçimden bir ses bu sefer Bulut'un uslu duracağını söylüyordu. Arabaya doğru ilerlerken telefonumun çalmasıyla elimi cebime attım.
Utku arıyordu.
"Doruk buraya biraz hızlı gel kardeşim. Planda ufak bir değişiklik yapacağız."
"tamam"
Arabayı çalıştırdığımda içimden bir ses ufak bir sorunumuz olduğunu söylüyordu. Ve bu sorunun ne olduğunu tahmin edebiliyordum.
Kısa mesafeli bir yolculuktan sonra Utku'ların evine geldim. Beril hamile olduğu için bugün Nazlı'nın yanında kalacaktı. Daha sonra da biz gelene kadar Bulut'un yanına geçeceklerdi. Şu an bulunduğumuz yer plan yapmak için oldukça iyi bir mekândı. İçeriye girdiğimde kara kara düşündüğü çok belli olan bir Utku ve her zamanki gibi rahat takılan bir Ateş'le karşılaştım.
"dinliyorum"
Önce Ateş başladı.
"Bulut'un rüyası hakkında tereddütlerimiz olduğunu biliyorsun... "
"ve?"
Tam da tahmin ettiğim gibi. Bulut'un her ne hikmetse doğru çıkan rüyası, bizim çocukları şüphelendirmişti. Tabi ki planda değişiklik yapmak isteyeceklerdi. Ancak bir sorun daha olduğu belliydi. Utku bu sorunu yumurtlamak için söze girdi.
"Bulut bize rüyasını anlattıktan sonra çok düşündüm. Nasıl oldu bilmiyorum ama bir şekilde gördükleri kişiler gerçek çıktı. Buna Okan da dahil."
"kısa kes Utku"
"dün Bulut'un Okan hakkında söylediklerinden sonra aklıma bir şey geldi. Daha doğrusu bir gün. Geçen hafta Okan buraya geldi"
"ne amaçla?"
"tuhaf olan yanı da burası. Eve gelip korktuğunu ve kendini güvende hissetmediğini söyledi. Gerçekten felaket durumdaydı abi! Benden bir bardak su istedi. Gidip getirdim ama sanki bir anda bütün korkusu geçmiş ve rahatlamış gibi bir hale girdi. Daha sonra sadece kardeşi için endişelendiğini söyleyip suyu içmeden gitti."
"ve sen bu durumdan şüphelenmedin öyle mi?"
"aslında kafama takıldı. Ancak o an gidiş planını hazırladığım için çok fazla düşünemedim. Biraz da köstebek olduğu için endişelendiğini düşündüm. Ama dün eve geldiğimde tam da o günü hatırladım. Sanki bir işaret gibiydi. Eve gelip salona baktım ve tam o anda Okan'ın bize geldiği gün aklıma geldi. Daha sonra salonu dip bucak aradım..."
"ve bir şey buldun..."
Kafasını sallayarak elini cebine attı ve böcek aygıtını gösterdi. Kafamdan aşağıya buzlu su dökülmüş gibi hissediyordum. Tek çıkış kapım da koca koca taşlarla kapanmıştı sanki.
"eve böcek yerleştirmiş. Bu da demek oluyor ki planın her aşamasına hakimler. Hatırlayın... daha iki gün önce tam burada neler yapacağımızı konuştuk. Bulut gözümü açtı resmen! Eğer dün size gelmeseydik, Okan size uğramasaydı, Bulut onun son kişi olduğunu farkedip bizi şüpheye sokmasaydı belki de aynı planla oraya gidip üçümüz de ölmüş olabilirdik. Hatta dur! Kesinlikle ölürdük! Tanrım ! ben nasıl olur da Okan'dan şüphelenmem!"
"O orospu çocuğunu doğduğuna pişman edeceğim! "
Ayağa kalkmaya yeltenirken Ateş ve Utku omuzlarımdan tutup beni tekrar oturttu. Daha sonra Ateş söze girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SADİST 2
Teen Fictiontam da işler yoluna girdi derken bu da neyin nesi? mutlu sonun mutsuz hikayesi yeniden karşınızda. SADİST2