6

46 7 3
                                    


Yeni bölüm geldii 💜

Zamanım azdı. Gözünü korkutsam yeterdi zaten. Eğer otopside onunla ilgili bir şey çıkarsa tutuklanırdı.

Sonucu görene kadar ona zarar vermeyecektim. En azından fiziksel olarak...

Odaları teker teker inceledim. Her an gelebilirdi.

Elime aldığım kalem ile kağıda "KATİL!" yazdım ve buzdolabına asıp, eve girdiğim camdan tekrar çıktım.

Yağmur yağıyordu. Montumun şapkasını kafama geçirip yürümeye başladım.

Sokağın kenarından doktor çıktı. Beni görünce durdu. Ona bakmadan adımlarımı hızlandırdım. Beni izlediğini biliyordum. Tam yanından geçerken kolumdan tutup beni duvara yasladı.

"kimsin sen?"

Ne yapıyordu bu?

"ne dediğini anlamıyorum. Canımı acıtıyorsun lütfen kolumu bırakır mısın?"

Çok sinirli görünüyordu.

"senin sorunun ne? Geçenlerde beni takip ettiğini anladım bu yüzden evime gidemedim ve şimdi de evime girip kağıtlara bir şeyler yazıyorsun. Evimin yerini nereden biliyorsun? Kimsin sen?"

Siktir! Evinde kamera mı varmış?

Önce suratına bir yumruk geçirdim. Sonra da bütün gücümle karnına tekme attım. Yere düşünce, eğilip konuşmaya başladım.

"Sen beni tanımıyor olabilirsin ama ben senin nasıl bir pislik olduğunu çok iyi biliyorum! Katil piç! "

Polis kimliğimi gösterdim.

"bence çok kaşınma."

Kalktım ve yanından geçip gittim. Bu onu, evine not bırakmama kıyasla daha çok korkutmuştu.

Yüzümü ve mesleğimi biliyor olması beni biraz gerse de, karakola gidip bunları anlatacak kadar cesur olmadığını bildiğimden bunu pek sorun etmedim.

Yorulmuştum. Eve gittiğim gibi uyuyacaktım.

                               ...

2005

Sessizce kitabımı okuyordum.

Annemin dönmeyeceğini biliyordum ama elinde market poşetleri ile içeri girip gülümseyerek

"kızım canın istemişti ya, bak çikolata da aldım."

Demesini her şeyden çok istiyordum.

Gözlerimin dolduğu sırada kapının açılma sesini duydum.

Koşarak kapıya doğru gittiğimde, babamın geldiğini gördüm. Yüzümdeki gülümseme bir anda yok olmuştu. Bunu fark eden babam

"N'oldu? Başka birini mi bekliyordun? Beğenemedin mi beni?"

Deyince, korkudan dilim tutulmuştu.

Sinirlendi ve elini saçlarıma dolayıp, beni yerde sürükleyerek salona götürdü. Pantalonundaki kemeri çıkarttı ve gelişigüzel vurmaya başladı.

Canım acımıyordu artık. Alışmıştım çünkü. Fiziksel olarak acı hissetmesem de ruhum kan ağlıyordu...

2018

Yine terler içinde uyandım. Psikolojik bir tedaviye ihtiyacım vardı. Yarın ilk işim bir psikolog bulmak olacaktı.

Yıllardır geçmişim rüyalarıma giriyordu. Psikoloğa gitmek için geç bile kalmıştım.

...

Odaya yayılan melodi ile gözlerimi araladım.

Jin arıyordu. Uykulu bir şekilde telefonu açtım.

"lütfen yeni uyandım deme. Öğlen oldu hâlâ uyuyor musun gerçekten? "

Son cümlesini duyduğumda gözlerim kocaman açıldı. Gerçekten öğlen olmuştu.

"cidden çok uyumuşum.. Bir sorun mu var? "

Beni duymazdan gelip, derin bir nefes aldı

"bir arkadaşım ile dışarıdayım, bize katılmak ister misin?"

Bir işim yoktu. Teklifini kabul ettim ve hazırlanmaya başladım.

...

Yaklaşık iki yüz metre ilerideki bir kafede beni bekliyorlardı.

Yanlarına geldiğimde kulaklığımı çıkartıp, gülümseyerek ikisine de selam verdim ve yanlarına oturdum.

"merhaba ben Jimin!"

Tatlı ve sempatikti. Uzattığı elini sıkarak

"ben de Mia. Memnun oldum."

Yüzündeki tebessümü kocaman bir gülücüğe dönüştürünce gözleri kısılmıştı.

"eee ne istersiniz?"

Jin'in sorduğu soru ile ikimiz de Jin'e döndük.

Jimin garsona seslenip menüyü istedi.

                                 ...

İçeceklerimizi içtikten sonra biraz sohbet edip kafeden çıktık.

"beni çağırdığınız için teşekkür ederim. Artık gitmem gerekiyor birkaç işim var.. Tanıştığımıza memnun oldum tekrardan."

Dedim. İkisinin de yüzü düşmüştü. Aslında, ilk defa ben de birileriyle beraber vakit geçirmek istiyordum.

"işin çok önemli mi? İyi anlaşmıştık, gitmeni istemiyorum."

Jin kafasıyla Jimin'in söylediğini onayladı.

"tanıdığınız bir psikolog var mı?"

Şaşırmışlardı ama hemen toparlandılar

"ben psikoloğum."

Şaşkınlığımı belli etmeden gülümsedim

"randevum ne zaman doktor bey?"

Jimin'e tedavi olmak için gitmiş saymıyordum kendimi. Ağzımdan en ufak bir şey kaçıramazdım. Eğer reddetseydim ona güvenmediğimi düşünürdü ve ben bunu da istemiyordum.

"yarın senin için uygun mu?"

Psikoloğa gidecektim ama randevuyu bu kadar kısa sürede alabileceğimi, hiç düşünmemiştim.

"teşekkür ederim. Yarın görüşürüz."

İkisine de sarıldım ve eve doğru yürümeye başladım.

İçimde tuhaf bir his vardı. İstemsizce gülümsüyordum. Jin'i ilginç bir şekilde çok sevmiştim. Sanki yıllardır tanışıyor gibi hissediyordum.

Bu alışık olduğum bir his olmadığı için adının dostluk mu yoksa aşk mı olduğumu anlayamıyordum.

7. Bölüm daha uzun olacak sadece vote istiyorum kırmayın beni. 💜

GOOD KILLER | KIM SEOK-JİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin