LUCİFER VE PLANI

707 48 13
                                    


Lucifer'dan önce uyanmıştım. Onu rahatsız etmeden yataktan çıktım ve gerindim. Üzerime Lucifer'ın gömleklerinden birtanesi giydim. O uyurken üzerini örttüm ve, Lucifer'ın çalışma masasına doğru ilerledim.

Masanın üzerinde çizilmiş bir çok resim, alınmış birçok not vardı. Lucifer'ın zekasının yanında el beceriside çok güzeldi çizdiği resimler harikaydı. Kendine has bir yazı stili vardı. Ben notların üzerinde yazanları okumaya çalışırken, Lucifer arkamdan yaklaşıp "Günaydın... harika bir uyku çektim." Dedi ve omuzumu öptü. Bende ona doğru dönüp yanağını öptüm "Günaydın." Baştan aşağı beni inceleyip ıslık çaldı "Her sabah bu görüntü ile uyanacaksam seni burdan kaçırmam gerekli." Diye ekledi. Ona gülümsedim, "Kaçmak eğlenceli olabilir." Dedim.

Lucifer üstünü giyinip, "Kahvaltıdan sonra, bahçede buluşalım. Konuşmamız gerekli." Dediğinde bende üzerimi giyinmiş saçlarımı düzeltiyordum. "Tamam ne hakkında?" Diye sordum. Lucifer yeni yaktığı sigarasını üfleyip. "Seninle bir antlaşma yapmıştık hatırlıyor musun? Bana bir iyilik borçluydun. Artık birlikte olduğumuza göre, o borç sayılmaz." Dedi ve sigarasından bir nefes çekti. "Herneyse. Kahvaltıdan sonra konuşuruz bebeğim." Dedi. Bende çok uzatmadan kafamla onu onaylayıp odadan çıktım......

*******

Kahvaltıdan sonra, Lucifer'ı bahçede bekliyordum.  Asla ama asla söylediği zamanda söylediği yerde olmuyordu..

Ben Lucifer'ı beklerken, kulede gördüğüm muhafızlardan iki tanesi yanıma yaklaştı.  Onları kaşlarımı çatıp bakarken bana içlerinden biri"Abel.. sizinle görüşmek istiyor."  Dedi.  Bende her zaman ki bilmiş tavrımla "Tamam gelsim görüşelim" dedim.  "Efendi Abel, sizinle kulede görüşmek istiyor." Dediğinde arkada bir geçit açıldı.  Bende sonuçta babam en fazla ne olabilir ki diye geçidin içine girdim.

Tabi o sırada arkamdan bana "Anastasia hayır!" Diye bağıran Lucifer'ı duymadım...

Kuleye geldiğimizde, babamın odası zannettiğim yere girdim.  İçerisi okulu tamamen görebilicek, büyüklükte camlarla kaplıydı, kocamandı ve çok ferahtı....

"Kızım.. Hoşgeldin." Dedi babam ve bana kollarını açtı.  Ne kadar sarılmak istemesemse ona sarılıp "Ne konuşacağız. Okulda işlerim var." Dedim.  Babam ise gülümseyip, "işlerin biraz bekleyebilir, otur dinlen." Dedi ve bembeyaz koltuğu bana gösterdi. 

Koltuğa oturdum ve babamın anlatacaklarını dinlemeye çalıştım.  Ama aklım Lucifer'daydı.   "Anastasia kızım. Seninle görüşmek istememin sebebi. Erkek arkadaşın sandığın adam yüzünden." Dedi. Ses çıkarmadım ama Lucifer'dan böyle bahsetmesi sinirlerime dokunmuştu. "Seni ve güçlerini kullanarak, okulu yıkmaya çalışıyor.  Sen ise saf bir sevgi ile ona bağlısın." Dediğinde olduğum yerden kalkıp "Lucifer asla böyle birşey yapmaz! O korkak değil" diye bağırdım.  Kapıda bekleyen, iki muhafız hızla içeri girdiğinde babam onlra durması için eliyle işaret yaptı.  "Ah benim güzel kızım. Bunu yaptığım için bana teşekkür edeceksin." Dediğinde muhafızlarına bir el işareti yaptı.

Bi anda ellerimden bağlandım ve zorla ayağı kaldırıldım.  Deli gücümle ellerimi ayırmaya çalışıp bağırıyordum ama bu ikisi benden çok daha kuvvetlilerdi. Kollarıma girerek beni yürütmeye çalıştılar ama yürümemek için gayret gösteriyordum.   Muhafızlar sinirlenerek beni havaya kaldırdı ve bir yere götürmeye başladılar..

Lucifer'ın ağızından;

Kahvaltı bitmişti, Anastasia'yayı bekletmemek için salondan çıktığımda Anael beni yanına çağırdı.  "Lucifer Lucifer, Lucifer..... yine cehennemde vukuatlar çıkmış." Dedi ve kollarını göğüsünde birleştirdi.  Ben ise onu pek fazla takmıyor, camdan dışarı bakmaya çalışıyordum. "Beni duydun mu?" Diye tekrar sordu Anael. "Cehennemde herhangi bir sorun yok.  Benim iblislerim, meleklerin kadar azmış değiller." Diye cevap verdim.  O sırada da camdan Anastasia'ya bakıyordum.  İki tane kule muhafızı ile bir geçitten geçiyordu. 

Anael önümde durmuş beni tutmaya çalışırken onu kenara itip, dışarı koştum ve ona "Bebeğim hayır!!! Onlarla gitme." Diye bağırdım.  Ama çok geçti Anastasia o iki orospu çocuğuna kanmış o geçitten geçmişti.....

Anastasia;

Muhafızlar beni kulenin en tepesine çıkarmış, parmaklıkları olan bir odaya hapsetmişlerdi.  Bağırıyor çığlık atıyor babama lanetler savuruyordum.  Ama nafile hiçbir etkisi olmuyordu.

"Burdan çıkamazsın." Diye bir kadın sesi duydum arkamda.  Ona doğru döndüğümde,  tıpkı Kleo'ya benzeyen ama ondan biraz daha olgun bir kadın bana doğru yaklaşıyordu.  "Sssen Lilith olmalısın." Dedim.  O ise kafasıyla beni onayladı "Sende Abel'in kızı Anastasia olmalısın." Dedi.  Parmaklıklardan uzaklaştım ve onun olduğu yöne gittim. "Kleo.. o benim en iyi arkadaşım." Diye saçma sapan bir cümle kurduğumda Lilith bir anne şefkati ile yanağımı okşadı "Biliyorum...  ama o benim yaşadığımı bilmiyor." Dedi.  Yüzü düşmüştü yatağına doğru ilerledi ve oturdu.  "Baban beni buraya hapsetti ve yıllardır buradan çıkmadım." Diye tısladı.  "Peki bir yolu yok mu? Yani bir çözümü?" Diye sordum.  Lilith ise kafasını olumsuz şekilde sağa sola salladı...

Yerimde duramıyordum. Lucifer delirmiş olmalıydı. Diye düşünürken "Lucifer..... lütfen beni duy." İçimden geçirdim.  Bir kaç dakika bekledikten sonra "Anastasia.. neredesin lanet olsun!" Diye bir ses duydum. Kalbim heyecandan yerinden çıkacak gibi atıyordu. "Lucifer babam.. beni kuleye hapsetti.. yanımda lilith var" dedim ve Lilith'e baktım. Mumla aydınlatılmış çalışma masasında kitap okumaya başlamıştı. "Lanet olsun... tamam bi kaç gün idare etmek zorundayız.. gelip seni ordan alıcam ve o kuleyi başlarına yıkıcam söz veriyorum." Dedi. 

Daha sonrasında konuşmadık. 

Lilith kitabını okurken, bende yatağımda yatıyordum.   "Lilith. Sana birşey danışabilir miyim?" Diye yatağımdan kalktım.  Lilith ise sorucağımın özel birşey olduğunu anlamış olacak ki eliyle sessiz olmam için işaret yaptı.  Yanına yaklaşıp "Lucifer... babam bir plandan bahsetti. Onun ne olduğunu biliyor musun?" Diye fısıldadım.  Lilith yutkunup etrafına baktı ve aynı benim gibi fısıldamaya başladı "Lucifer.. aslında buradaki herkesi kurtarmak istiyor." Dedi.  Anlamamıştım. "Yani, bu okulda tutulan öğrenciler zorla ailelerinden alınmış ruhlar... başlarındakiler ise dünyaya iyilik yayacaklarını sanan ama yaymayan bi kaç deli melek." Dedi. Çok şaşırmıştım. "Peki Lucifer bunu nasıl yapacak?"  Diye sordum tekrardan.  "Senin gücüne ihtiyacımız var.  Eğer o gün geldiğinde, Lucifer'a yardım edersen burada ki bütün melek ve şeytanlar kurtulacak." Dedi.  Elimle ağızımı kapattım ve derinlemesine düşünmeye başladım.

"Peki Lucifer benimle.." demeye kalmadan Lilith kaşları çattı.  "Sakın öyle düşünme.. Lucifer net biridir yalancı değildir... Ve bilinenin aksine kimseyi kandırmaz." Dedi. Ondan bir şüphem yoktu ama insan böyle bir ihtimali düşünmeden edemiyordu. Ah insan dedim pardon..

"Ona ulaşabildin?" Diye sordu Lilith. Gözlerimle onu onayladım "Lucifer'ı nereden tanıyorsun?" Diye sorduğumda. Aldığım cevap kanımın çekilmesine sebep olmuştu. "O benim. Oğlum." Dedi elimle ağızımı kapatıp "Nasıl yani Lucifer adem'in oğlu mu?" Diye sordum. Lilith ise kafasını olumsuz anlamda salladı ve yukarıyı işaret ederek "Onun oğlu." Dedi ve gülümsedi. Kim olduğunu anladığımda sustum ve gülümsedim. "Herneyse. Yatalım artık ve Lucifer'ın burayı alt etmesini bekleyelim" dedi Lilith ve sabahlığını çıkararak yatağına uzandı.

Bende camın önüne oturdum ve okulu izlemeye başladım.

Umarım Lucifer. Herşeyin iyi olmasını sağlar......

İyi okumalar.... sizce Lucifer kuleyi alt edebilicek mi??

ŞEYTANLAR VE MELEKLER OKULU.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin