LUCİFER'ın KISKANÇLIĞI

1.2K 65 6
                                    


Marcus geldi geleli 3 gün geçmişti. Bu 3 günde onunla çok iyi anlaşmıştık.  Bana her konuda yardımcı oluyor dersler hakkında bilgiler veriyordu.  Hatta yumruklarımı geliştirmek için dövüş sanatlarına bile çalışıyorduk.

Akşam, Kleo ile birlikte  hazırlanıyorduk.  Bana bir süprizi olduğunu söylemişti.  Burada olan biten herşey bana süpriz gibi geliyordu orası ayrı tabi..

Bir süre sonra hazırlanmıştık ve okuldan dışarı çıkıp havalanmıştık.

Ormanın derinliklere doğru geldiğimizde, terkedilmiş bir şato'nun önünde durmuştuk.  "Süprin'in bana terkedilmiş bir şato almakmı?" Diye sordum. Kleo ise gözlerini devirip kapıyı açtı.   İçeri girdiğimizde terk edilmiş şato'dan eser yoktu.  Tamamen bar gibi dizayn edilmişti.  Bütün okul buradaydı melekler iblisler  Camael bile.  Kleo beni onun oturduğu masaya götürdü. Biraz konuşup eğlenirken Marcus elinde içki bardağı ile yanıma geldi.

"Biraz yalnız kalalım mı?" Diye sordu.  Ve elinde duran kadehi bana uzattı. Bende kadehi aldım ve olur anlamında kafamı salladım.   Birlikte kalktık ve herkes birazcık uzaklaşıp camın önünde durduk. "Nasıl burası dünya üzerinde olan barlardan daha güzel değil mi?" Diye sordu. İçkiden bir yudum aldım. Hayatımda içtiğim en güzel içki olabilirdi. "Barlardan güzel mi bilemem ama, bu içtiğim en güzel içki olabilir." Diye cevap verdim. Biraz gülüşürken etrafa göz gezdirdiğimde Luciferla göz göze geldik. Elinde duran viski bardağını sıkıyordu.  Onu böyle görmek canımı çok sıksada revirde hemşireye söylediği cümleyi unutmamıştım.

Bi süre Marcus ile sessizce içki içtikten sonra, dans müziği çalmaya başlamıştı. Marcus elimde duran bardağı alıp kenara koydu ve beni elimden tutarak  Lucifer'ın önüne doğru götürdü ve kolunu belime sardı.  Bi süre dans ettikten sonra, Lucifer yanımıza gelip "Konuşmamız gerekli" dedi.  "Tabi dinliyorum seni." Dedim ona bakarak.  Lucifer ise "başbaşa konuşmamız lazım." Dediğinde Marcus "şuan biz eğleniyoruz görmüyor musun." Diye sordu.  Lucifer bu cümleye çok sinirlenmişti hızla eğildi ve beni omuzuna alıp götürmeye başladı.  "Lucifer herkes bize bakıyor dur" desemde beni dinlemiyor elbisem açılmasın diye  eteğini tutup merdivenlerden yukarı çıkıyordu...

Beni yere indirdiğinde balkon gibi bi yerdeydik. "Ne yaptığını sanıyorsun Lucifer." Dediğimde dağılmış saçlarını düzeltiyordu. "Sana diyorum Lucifer. Neden beni dinlemiyorsun." Diye bağırdım tekrardan.  Lucifer sonunda bana bakıp "Karşımda onunla gülüp eğlenmene dayanamıyorum! Anastasia bilerek yapıyorsun." Diye bağırdı.  "Neden seni kıskandırmak için yapayım ki?" Diye sorduğumda Lucifer güldü.  Bana iyice yaklaşıp alınlarımızı birbirine bastırdı "sana olan hislerimi biliyorsun çünkü." Dedi. Şok olmuştum. Lucifer'ın bana karşı duygularımı vardı yani?

"Anastasia iyi misin?" Diyerek Marcus içeri girmişti.  Onu görünce Lucifer geri çekilmemişti ama ben çekilip "iyiyim bi sorun yok.  Geliyorum şimdi." Dedim.  Marcus kısaca kovulduğunu anlamıştı.  Geldiği yoldan geri gitti "Lucifer.  Bunu konuşmamız gerekli ama burada değil." Dedim.  Lucifer ise kafasıyla beni onaylamakla yetindi.

Son kez ona baktım ve herkesin yanına aşağı kata indim...

                 ^^^^^^^^^^^^^^
Ertesi sabah sınıfta oturmuş, etrafı inceliyordum.

Kleo yanıma telaşla geldiğinde "Sana bir iyi bir kötü haberim var." Dedi.  Şaşırmıştım. "Önce kötü sonra rahatlamak için iyi haberi ver." Dedim.  Kleo derin bir iç çekip  "marcus herkese senin Lucifer ile balkonda öpüştüğünü anlatmış." Dedi. Şok olmuştum elimle ağızımı kapatıp "şaka mı yapıyorsun sen? Aptal herif!" Diye söylendim "dur dinle.  İyi yanı bunu Lucifer duymuş ve Mimi ondan ayrılmış." Ona  tuhaf tuhaf bakıyordum.  "Ne yani iki kişinin ayrılması iyi bir haber mi?  Gerçi Mimi işin içindeyse iyidir tabi" dedim. 

Marcus sınıfa girmişti.  Hızla yerimden kalkıp ona doğru yürüdüm. "Sen nasıl birisnde benim Lucifer ile öpüştüğümü söylersin!" Diye bağırdım.  Marcus o kadar uzun boyluydu ki şuan yüzüne değil göğüsüne bakıyordum.  Marcus ona uzattığım parmağı indirip "Olanı söyledim tatlım.  Neden bu kadar gerginsin ki?" Diye sordu ve gülümsedi. "Seni aptal herif!" Diye bağırdığımda beni boğazımdan tutup ileri itti.

"Sen beni kandırıp onunla beraber oldun! Senin gibileri bu muameleyi hak ediyor." Dediğinde üzerime iyice eğilmişti.  Lucifer'ın bu sahneyi görmesi şuan için çok iyi bişeydi.  Marcus'u omuzundan kendine doğru çevirip  "Ne yaptığını sanıyorsun sen!" Diye bağırdı ve  Lucifer Marcus'un üzerine atlayarak onunla birlikte camı kırıp aşağı düştüler.  Kleo birden havalandı ve kırılan camdan dışarı uçtu bende onu takip ettim.  Bu sırada bahçede ki herkes Lucifer ve Marcus'un kavgasını izliyordu.

Lucifer Marcus'a her yumruk attığında alevler çıkıyordu. İblislerde bu hareket ile birlikte coşuyordu.  Marcus'ta  eline ne geçerse Lucifer'a onunla saldırıyordu.  Yukarıda ölümcül bir kavga yaşanırken aşağısıda pazar yeri gibiydi. İblisler melekler birbirlerine girmişlerdi ve hepsi öldüresiye dövüşüyorlardı.

Kleo beni kolumdan çektiğinde "Burdan gitmeliyiz yoksa ceza alacağız." Dedi. Onu dinlemeyip Lucifer'a doğru uçtuğum sırada, Mimi bana saldırdı.   Lucifer bunu yukarıdan görmüş olacak ki Marcus'a alev fırlatarak onu uzaklaştırdı, ardından bana saldıran Mimi'ye saldırdı.  Onu okulun bir duvarına savurduktan sonra yanıma doğru gelip "iyi misin?" Diye sordu.   Onu kafamla onayladığım an Marcus Lucifer'ın kafasına odun ile vurdu ve Lucifer oldukça uzağa savruldu.  "Marcus lütfen dur!"Diye bağırmama rağmen beni duymadı ve Lucifer'ın üzerine doğru ilerledi. Peşinden koşup önüne geçtiğimde Lucifer "çekil bebeğim... canım kardeşim tekrardan geldiği hücresine geri dönmek istiyor." Dedi ve Marcus'a çok sağlam bir yumruk indirdi.  Marcus'un yüzünden bir kaç kırık sesi gelmişti ve yüzüme azda olsa kan sıçramıştı....

Etraf çığrından çıktığında okul muhafızları devreye girdi. Kavga eden tüm iblis ve  melekleri yakalayıp elektirik gibi bir enerji ile tutuklamışlardı.  Ben Kleo ve bi kaç kişi dışında herkes tutuklanmış bahçede bekletiliyordu. Lucifer ağızı yüzü kan içinde Marcus'a ölümcül bakış atarken Marcus'ta aynı bakışları ona atıyordu.  Ama onunda yüzü kan ve morluklardan gözükmüyordu.

"Şimdi onlara ne olacak?" Diye sordum Kleo'ya "Hepsi mertebelerinden eksi yiyecekler ve bu mevzuniyet sürelerini etkileyecek." Dedi.  "Peki Lucifer ve Marcus?" Omuz silkti Kleo "Onlara hiçbir şey olmayacak. Bu kavganın utancı onlara yeterli" dedi.

Bi süre süren konuşma sonunda herkesin kelepçesi açıldı ve serbest kaldılar...

Bu kavganın benim yüzümden çıkmış olması okulda muhteşem bir dedikodu malzemesi olacak kendime muhteşem düşmanlar edinecektim..

İyi okumalar arkadaşlar.. DÜZENLENMİŞ BOL LUCİFERLI BİR BÖLüm

ŞEYTANLAR VE MELEKLER OKULU.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin