9. gridir her şey, gri

3.3K 344 278
                                    

"gördüm zamanı gördüm boşluğu gördüm gençliklerini
gördüm gridir zaman, gridir her şey, gri.
...
gördüm de söylüyorum sonsuzluk her yerdedir.
öpüştükçe öpüştükçe düzeliyoruz."İlhan Berk
—————————

mood: zayn - outside
the neighbourhood - daddy issues

————————

Jungkook'un yeni ev bulma arayışları, aradığı evi bulması ve taşınması göz açıp kapama süresinde geçip gitmişti sanki.

İki odalı, sevimli bir daire tutmuştu kendine. Önceki eviyle karşılaştırıldığında stüdyoya biraz daha uzak kalıyordu ancak arabasıyla on dakikadan fazla sürmezdi yine de. Eski evleri eşyalarıyla birlikte geldiği ve şimdiki evi ise eşyasız olduğu için müşteriler arasındaki kısa sürede mobilya alışverişine çıkıyor, evine gidip eşyaların sorunsuz bir şekilde geldiğinden emin oluyor, iş çıkışlarında eski evinde toparladığı eşyalarının her seferinde bir kısmını arabasına yükleyerek yeni dairesinin yolunu tutuyordu.

Sonunda her şeyi hallettiğinde epey yorulmuştu hepsini küçük bir zaman dilimine sığdırma konusunda ısrar ettiği için, ancak yorgunluğuna değdiğinden emindi. Son zamanlarda hiç uyumadığı kadar rahat uyumuştu ilk gece yeni evindeki yeni yatağında ve tüm yorgunluğu silinip gitmişti. Kısa zamanda yaptıklarından son derece memnun sayılırdı. Mobilya seçimi gibi konularda zorlanmış olsa dahi zevkine uygun ürünleri bulduğunu düşünüyordu ve kalan ıvır zıvırlarla ise daha sonra ilgilenebilirdi. O an için aciliyeti olan her şeyi tamamlamıştı.

Kapısı çaldığında yeni evinin ilk misafirleri olan Yoongi ve üniversiteden arkadaşlarıyla oturuyordu.

Türlü içecekler ve abur cuburlarla doldurduğu masa gözle görülür bir şekilde boşalmıştı akşam süresince. Uzun süredir bir araya gelemediği arkadaşlarını ne kadar özlediğini de gülmekten karnı ağrımaya başladığında hissetmişti. Kendini öyle işe boğmuş ve nefes almasına izin vermemişti ki son zamanlar, ihtiyacı olan şeyin ne olduğunu bile kavrayamamıştı sanki. Ve yeni evine taşınıp bir devri daha gerisinde bırakmanın verdiği rahatlama ile birlikte kendine daha fazla vakit ayırması gerektiğini fark etmişti. Kapıyı açmaya giderken gelenin sessiz olmalarını söyleyecek yeni komşularından biri olduğundan emin sayılırdı çünkü gereğinden fazla ses yaptıklarını ve seslerini biraz daha düşük volümde tutmaları gerektiğini biliyordu, ancak kapıyı açtığında karşılaştığı yüz ne kadar yanıldığını gösteriyordu ona.

Karşısında duran Jimin son derece stresli görünüyordu. Yaklaşık on beş dakika kadar önce başlayan yağmurun etkisiyle saçları ve üzerindeki kıyafetler ıslanmıştı. Onu bu şekilde görmek aklına anında kötü şeyler sokmuştu Jungkook'un, başka türlü onun kapısında belireceğini düşünmüyordu. Sanki bilinçsizce bir hareketmiş gibi elini ona doğru uzattı ve kolunu tuttu yumuşakça.

"Jimin hyung? Bir şey mi oldu?"

"Merhaba, Jungkook."

"Her şey yolunda mı? Ne işin var burada?"

Jimin cevap vermek için ağzını açsa da devamını getiremedi önce. Jungkook bakışlarını ona kilitlemiş, ağzından çıkacak kelimeleri beklemekteydi merakla. Konuşamıyor olmasıysa canını daha çok sıkmaktan başka bir şeye yaramıyordu. "Annene mi bir şey oldu? Sana mı?" İki eliyle kollarını tutarak onu hafifçe geriye çekti ve herhangi bir şeyi var mı anlamak için onu kontrol etmeye kuruldu ancak Jimin kollarını çekti üstünden ve başını salladı olumsuzca.

paint me , jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin