Bölüm 12

20.9K 1.3K 957
                                    

Dün Jungkook'un hırıltılarıyla uykuya dalmış yine onun hırıltılarıyla uyanmıştım.

Elimi karnıma sararak biraz tavanı izlemiş
biraz yatakta dönmüştüm, şu sıralar Jungkook'un da benimde elim hep karnımdaydı neden koyduğumu bilmiyordum ama iç güdüsel olduğunu düşünüyordum.

Ani bulantı dalgasıyla fırlayarak tuvalete koşmuştum, dün akşam fazla bir şey yememiş bu yüzdende hiçbir şey çıkartamıştım bu daha kötüydü öyle zorlanıyordumki bu acı ciğerlerime bile vuruyordu. Son zamanlarda bu bulantıları fazlasıyla yaşamaya başlamıştım

Jungkook çok kısa sürede yanımda bitmişti, İtmek istesemde gitmemişti.

Bir an yanımdan ayrılmış sonra su dolu bardakla geri dönmüştü.  Bardağı kenara koyup sırtımı sıvazladı. Hiçbir şeyin çıkmayacağına emin olduktan sonra yorgunlukla arkamdaki duvara yasladım.

Gözlerim çoktan dolmuş damlalar bir bir akmaya başlamıştı, kıpkırmızı olduğuma emindim.

Jungkook vücudumu duvardan çekmiş kendine yaslamıştı.

"Soğuk aşkım yaslanma" diye mırıldanırken su bardağını dudaklarıma dayamıştı. Beklediğimden sakindi hatta mutluydu bile, kılıma bir şey olsa ortalığı kaldıran eşim sakindi.

Uzattığı sudan bir yudum aldım, su içmeye bile mecalim yoktu gözlerim baygın baygın tavana bakıyordu. Suyu kenara koyduktan sonra arkadan iki belini karnıma sarmış orayı okşamaya başlamıştı.

"İlk belirtiler sanırım" sesi öyle heyecanlı öyle çocuksuyduki onun heyecanına ortak olmak istemiş ama yeterli gücü kendimde bulamamıştım.

Terlediğimden kahlüllerim alnıma yapışmıştı, kahküllerimi kaldırıp önce soğuması için üflemiş sonra öpücük kondurmuştu.

Yeni kalkmış olmama rağmen kendimi öyle halsiz hissediyordumki, kolumu kıpırdatacak halim yoktu.

Sırtım göğsüne yaslı olduğundan sert ve hızlı kalp atışlarını hissediyordum, gülümsediği için gergin olan dudaklarıyla açıkta kalan omzuma ve boynuma öpücükler bırakıyordu. Deltasının sakin ve huzurlu olduğunu hissediyor onun bu huzuru benimde vitamı etkiliyordu.

Biraz o banyoda öylece durmuş sonra beni kucağına alarak tekrar yatağımıza dönmüştük. Başım dönsede ses etmedim.  Gözlerimi kapatıp öylece bekliyordum sadece.

Yanıma yerleşti ve karnımı açarak sıra sıra öpücükler kondurmaya başladı. Öyle hevesliydiki yalnızca bulantı diyip hevesini kırmak istemiyordum ama içten içede sonunda hamile olduğumu biliyordum. Olmamam imkansızdı.

"Sadece bulantı"

Dedim sesim güçsüz çıkmıştı, hemen öğrenmesini istememiştim. Lisaya verdiğim sözü tutmaya çalışıyordum.

"Sadece bulantı değil, çocuğum karnına sığamadı rahatsızlığını belli etmeye çalışıyor"

Kıkırdadım ama midem çalkalanınca susmuştum hemen. Yanıma yerleşip beni kolları arasına almış eli hemen karnıma gitmişti. Salgıladığı feromonlarla kendimi daha iyi hissetmeye başlamıştım.

"Burda dinlen ben buraya kahvaltı getirmelerini söyleyeceğim." Dedi daha iyi olduğuma emin olduğu anda ayaklanmıştı ama hemen durdurdum onu

"Oda beni boğuyor bahçede kahvaltı yapalım"

"Nasıl istersen" dedikten sonra geri dönüp beni kucağına aldı. Sanki hiçbir şey taşımıyor gibi rahattı oyuncakmışım gibi zorlanmıyordu.

JİKOOK/HİGHERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin