Bölüm 19

19.2K 1.3K 459
                                    

Arkadaşlar bölüm görünüyor mu? İki kez düzelttim çoğu kişide görünmüyormuş


Kral Jeon kızgınlığa girmişti...

Jimin yoğun delta feromonlarının hakim olduğu sarayın koridorunda bir ileri bir geri gidiyor ne yapacağını düşünmeye çalışıyordu.

Dün kızgınlığının ilk günüydü ve zar zor Jungkook'u kızgınlığa birlikte girmeye ikna etmişti, sadece bir kez birlikte olmuşlardı ve bu...

Çok sertti.

Çok çok sertti, Jungkook'u kendisinin ikna etmiş olmasına rağmen Jimin bile bundan pişman olmuş sayılırdı çünkü Jungkook hem çok seri hareket etmiş hemde her girişinde en derinlerine saplamıştı kendisini.

İlk rahatlamadan sonra deltanın bilinci yavaş yavaş kendine geldiğinde odadan atmıştı kendisini, sadece karşı odaya kadar geçebilmiş ardından kapıyı kilitlemişti.

Şimdi ikiside acı çekiyordu, Jimin yoğun feromonlarla başa çıkmakta zorlanıyor kurdunu sakinleştirmek için elinden geleni yapıyor, bir yandanda elini şişmiş karnına koymuş bir sorun olmadığını anlamaya çalışıyor sorumsuz davrandığı için kendine kızıyordu.

Jungkook ise deltasının ağır baskılarına daha fazla dayanamamış kendini yatağa bırakmıştı. Teri tüm vücudunu aydınlatıyordu, kasıklarından başlayıp tüm vücudunu saran bir alev vardı sanki.

Pençeleşmiş elleri yüzünden parçalanan yatak örtüsünde kıvrandı biraz daha, hemen dışarı çıkmak vitasını almak ve onu içeri çekmek istiyordu. Duvarlarını genişletip, kendini en dip noktalarına vurmak, dudaklarını vücudunun her bir yanında gezdirmek, feromonlarını kokunun tam kaynağından solumak istiyordu, Jungkook, vitasını zevkten ağlatmak ve ağlayışını üstünde onu becerirken izlemek istiyordu.

Sonra aklına karnındaki minik yavrusu geliyor vicdan azabından tüm bedenine iğneler batmasına sebep oluyordu. Nasıl kontrolünü kaybetmişti anlamıyordu, ya çocuğuna bir şey olduysa, Nasıl başa çıkardı bu azapla?

Zorlukla ayağa kalkıp kendini odanın içindeki banyoya attı ve kapıyı kapattı vitasının acı feromonlarını solumak hiç iyi gelmiyordu. Banyonun altına girdiği gibi buz gibi suyu açmış, bir umut iyi gelmesini bekliyordu.

Park Jimin ise feromonların yoğunluğunun azalmasıyla birlikte koridorda volta atmayı bırakmıştı. Biraz duraksamış ardından resmen kapıya yapışmıştı.

"Jeon! Jungkook!" Kapıya vurup sesini duyurmaya çalıştığında herhangi bir ses alamamakla birlikte tekrar bağırdı "Jungkook kapıyı açar mısın?"

Bu kadar telaş yapmasının bir sebebide saray çalışanlarının cariye önerisinde bulunmasıydı. Tabii Jimin hemen hadlerini bildirmiş ve onları sonra ilgilenmek için zindana attırsada feromonların ağırlığının dağılması, aklında tekrar kötü tilkilerin dolaşmasına sebep oluyordu.

Ya gizlice odaya birini aldılarsa, ya odanın balkonuna merdiven dayayıp içeri bir cariye soktularsa?

Jimin aklına doluşan düşüncelerle ağlamak üzereydi bir elini karnına sardı bebeğinden destek almak için. Hayır artık Jungkook'a güveniyordu o asla Jimin'i üzecek bir şey yapmazdı.

Ama kızgınlıktaydı, bilinci sürekli gidip geliyordu gözünden sakındığı bebeğini bile sonradan fark etmişti.

Jimin derin bir soluk alıp alt kata inmeye başladı. Karşısına kimsenin çıkmamasıyla dahada sinirlendi çalışanlar feromonlara dayanamayıp dağılmış olmalıydı. Sonunda bir muhafız görmesiyle dikkatini çekmek için bağırdı.

JİKOOK/HİGHERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin