piçkuroosu : hayret engel kalkmis
kenma : bişi sorcam
piçkuroosu : sor tabi hayatimin anlami
kenma : iki dakka yavşamadan dur aq
biz senle önceden tanışmış mıydıkpiçkuroosu : ehe ;)
kenma : ne gülüyon oç cevap versene
piçkuroosu : ne o merak mi ettin beni
kenma : kaynatma da cevap ver
beni tanıyorsun dimipiçkuroosu : evet cok iyi hem de
ama sen hatirlamiyosun tch boyle kaderin cilvesine sokimkenma : dur lan isyan etme hemen
sıfatın aşırı tanıdık geliyo ama bi türlü çıkaramadımpiçkuroosu : bak bi teklifim var
kenma : sormaya korkuyorum ama
piçkuroosu : benimle bulusursan sana her seyi anlatırım
kenma : yok sağol almim
piçkuroosu : hadi ama kedicigim soz cok yavsamicam
kenma : iyi nerde buluşcaz
piçkuroosu : amk karsinda oturuyorum
in kapinin onunekenma : tm
Sabah kalkınca ilk işim bu mala yazmak olmuştu. Hava daha aydınlanmamıştı. Gece tuhaf bir rüya gördüğümden uyuyamamıştım. Siyah saçlı küçük bir çocuk benimle konuşuyordu. Sonra birisi gelip beni götürüyordu. Nedense o çocuğu Kuroo'ya benzetmiştim.Üstüme ince hırkamı alıp annemi uyandırmamaya çalışarak dışarı çıktım. Kuroo kapının önündeki çimlerin üstünde oturuyordu. Yanına gidip kafasına vurdum.
"Hadi anlat bakalım."
"Ah, ne vuruyorsun ya. Gel çatıya çıkcaz."
"Napıcaz lan çatıda."
"Lan gel görürsün."
Kolumdan tutup yan apartmana doğru sürüklemeye başladı. Uykulu olduğumdan tepki vermekte zorlanıyordum. Asansöre binip en üst kat düğmesine basmıştı bile. Burası da daracıkmış amk. Başımı kaldırsam şu sapıkla dip dibe gireceğim resmen.
Kapılar açılır açılmaz kendimi dışarı attım. Fakat gördüğüm manzarayla dilim tutulmuştu. Gündoğumu bu kadar güzel miydi lan?
Arkamı Kuroo'yu çağırmak için dönücekken gözüme bir fotoğraf ilişti.
Ben küçükken oturduğumuz ev yandığı için ne bebeklik ne de çocukluk fotoğrafım vardı. Ama bu çocuklar, cidden bize benziyordu. Fotoğrafı elime alıp iyice incelemeye başladım. Arkamdan yanaşan Kuroo konuşana kadar incelemiştim.
"Ne kadar tatlıyız dimi?"
"Ben, bunu hatırlamıyorum."
"Annem kapı ağzından çekmiş gizlice. Küçükken seninle en iyi arkadaştık Kozume. Her günümüz beraber geçerdi. Birlikte mahallenin serserilerini bile dövmüştük."
Gülümseyerek anlattığı şeylerin tek bir kelimesini bile hatırlamıyordum.
"Madem bu kadar yakındık, seni neden hatırlamıyorum?"
Derin bir nefes verdi, manzaraya doğru döndü. Kollarını teras pervazına yasladı.
"Sen on yaşındayken bir yangın çıktı. Eviniz tamamen yanıp kül olmuştu. S-Senin.. öldüğünü sandım."
Gözleri dolarken yavaşça yanına yaklaştım. O yangın da babamı kaybetmiştim. Bunu biliyordum fakat Kuroo'ya dair hiçbir anım yoktu. Elleriyle oynarken konuşmaya devam etti.
"Baban sanırım içeride kilitli kalmıştı. Sen ise ortalıkta yoktun. Kaybolmuştun. Annen deliye döndü, bütün ekipler seni aradı. Bir süre seni bulamadık. Sonra meğerse ikinci katın yanındaki ağacın üzerine düşmüşsün. Bilincin kapalıymış."
Duyduğum şeylerle şoka girerken kendi babamı bile hatırlamıyor oluşum canımı yakmıştı. Annem bana hiçbir zaman bunlardan bahsetmemişti.
Burda ne sikim dönüyordu?
"Seni bırakmak istemedim ama annenin psikolojisi pek iyi değildi. Anneanlerde kalmışsınız bir süre sanırım. Ordan taşınınca sizden bir daha haber alamadım."
Kuroo acı bir gülümsemeyle bana bakıyordu şimdi.
"Ben.. üzgünüm, hiçbirini hat-"
"Hatırlamıyosun evet. Hafızasını kaybetmiş biri nasıl hatırlayabilir ki."
"Ne?"
"Siz dördüncü katta oturuyordunuz Kenma. Ağacın üzerine düşünce bilincin kapanmış, bir şekilde hafızanı kaybetmiş olmalısın. Baban seni kurtarmak için pencereden ağacın üzerine koymuş sanırım. Seni kurtarmak için gerekli tek yol buydu galiba."
Ayaklarım titriyordu, yavaş yavaş aşağı kaydığımı hissettim. Bunca zaman migren için aldığım ilaçlar aslında ne içindi? Annem bana neden bir şeyler anlatma gereği duymamıştı ve ben elin yabancısına neden bu kadar güveniyordum?
Yere oturunca kafamı ellerimin arasına alıp sakinleşmeye çalıştım.
Düşün Kenma, düşün.
Hatırladığın en eski anı neydi? Eski mahalleni hatırlıyor musun? Çocukluk anılarını? Kuroo'yu? Hatırlaman gerek düşün.
Başıma giren ağrıyla dişlerimi sıktım. Baban, evet babanı düşün. Nasıl görünüyordu? Sana futbol oynamayı öğretti mi? Seni bisiklete bindirdi mi? Baban nasıl bir insandı Kenma?
Nefes alış verişlerim hızlanmaya başlamıştı. Kuroo'nun yavaşça yanıma çöktüğünü hissedebiliyordum. Kafamı kaldırıcak halim yoktu. Gözyaşlarım yüzünden görüşüm bulanıklaşmıştı.
Hiçbir şey hatırlayamamaktan nefret ediyordum.
amk olaylar nereye vardı lan ben sözde mizajj yapcaktım
bu arada Kenma hikayede 18 yaşında ve annesiyle yaşıyo Kuroo da 19 yaşında Kenma'nın karşısındaki apartmanda tek başına yaşıyo ehe ;)
sanırım biraz saçmaladım ama olsun
neyse hadi görüşürüz kediciklerim 😚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
çocukluk arkadaşım // kuroken
FanfictionKenma Kozume ve Tetsurō Kuroo, çocukluk arkadaşlarıdır. Fakat Kenma Kuroo hakkında hiçbir şey hatırlamamaktadır. [ANISI OLMASA SILERDIM. NOLUR OKUMAYIN😭] sadece smutu okumak isteyenler icin : 7(kuroo dogum gunu seks) 12(dc 7 dakıka yerıne 2 saat...