"Ney ney ney? Bi daha söyle bakim."
Göz devirdim, aynı şeyi milyonuncu defa açıklamak zorunda kaldığım için sinirlenmeye başlamıştım. Elimle başımı ovuşturarak birkez daha tekrar ettim.
"Üniversite sınavı diyorum, başvurular başladı diyorum. Ben de giricem sınava diyorum, kıt mısın amk?"
Kış mevsimi daha yeni bitmişti ve bu Mart ayının yedisinde başvurular başlıyordu. Geçtiğimiz aylarda ne zaman boş vaktim olsa bunu ders çalışmak için kullanmıştım. Kuroo'dan ve bizimkilerden de yardım almıştım. Sayısal derslerim iyiydi fakat sözellerden sadece İngilizce'yi yapabiliyordum.
Kuroo oturduğu koltuktan aşağı doğru kayarak kendisini yere bıraktı, başını kanepeye yasladı. Elleriyle kapattığı suratını açıp bana baktı.
"Ama neden?"
"Ne demek neden be! Bunca zaman inek gibi çalışıp duran kimdi?"
"Ama sen ders çalışmayı ya da ödev yapmayı sevmezsin ki, üniversitede de bol bol yapman gerekicek bu ikisini. Hem ben ikimize de bakarım gitmene gerek yok."
"Saçmalama Kuroo, ömrümün sonuna kadar sırtımı sana dayıycağımı mı sanıyorsun?"
"Aynen öyle sanıyorum, nişanlın değil miyim ben senin? Gül gibi geçinir gideriz işte."
"Hadi şimdi sadece okula gidip geliyosun, sen meslek sahibi olunca nolucak peki? Tüm gün evde oturup temizlik ve yemek mi yapıcam?"
"Kulağa kötü bi fikir gibi gelmiyo aslında."
Kendime çektiğim bacaklarımı koltuktan sarkıtarak dirseklerimi dizimin üstüne yasladım.
"Bak, ben de bi işe yaramak istiyorum tamam mı? Bütün gün evde oturup tembellik yapmak istemiyorum. En azından meslek sahibi ol-"
"Şu an aynı annem gibi konuşuyosun Kenma."
Kuroo dediği şeyle panikleyerek bana baktı.
"Y-Yani demek ist-"
"Biliyorum Kuro, o gün Tokyo'dayken duymuştum zaten sizi."
Şok olmuş gözlerini kırpıştırarak bana baktı.
"Sen.. ne?"
"Annen haklı, eğitimimi tamamlamam şart. Bunu tamamen kendi iyiliğim için yapıcam. İyi olmamı istemiyo musun yoksa?"
"İstiyorum tabi ki de." dedi iç çekerek.
Yerde emekleyip yanıma yaklaştı, başını dizlerime sürterek kocaman açtığı gözlerini bana dikti."Ama sen başka üniversiteye gidersen ben napıcam? Senden ayrı kalırsam çok mutsuz olurum." dedi dudaklarını büzerek.
Bacak arama sürtünüp durduğu için dediklerini anlayamıyordum, ne hakkında konuşuyorduk ki biz?
"O zaman yanına gelirim."
"Ne, sen ciddi misin?"
"B-Ben, hayır yani evet ama..."
"Yaşa be!"
Ah, inanamıyorum sana Kenma. Cidden tam bir kafasızsın.
Kendi kendime kızarken Kuroo etrafta koşturup zıplıyordu, kanepenin üstüne çıkıp şarkı söylemeye başlayınca dayanamayıp güldüm. Eline aldığı televizyon kumandasını sanki bir mikrofonmuşçasına kavramış, tiz sesiyle bağırıp duruyordu.
"Kız, sen de gel yanıma çabuk!"
Yanına gidip uzattığı elini tutarak kanepenin üstüne çıktım. Beraber el ele tutuşup zıplayarak saçma sapan şarkılar söylüyorduk. Kuroo kumandayı elinde çevirip televizyondan slow bir şarkı açtı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
çocukluk arkadaşım // kuroken
FanficKenma Kozume ve Tetsurō Kuroo, çocukluk arkadaşlarıdır. Fakat Kenma Kuroo hakkında hiçbir şey hatırlamamaktadır. [ANISI OLMASA SILERDIM. NOLUR OKUMAYIN😭] sadece smutu okumak isteyenler icin : 7(kuroo dogum gunu seks) 12(dc 7 dakıka yerıne 2 saat...