20

853 75 190
                                    

"Kuroo, nintendom nerde benim ya."

Eğilerek başımı halıya koyup döne döne koltukların altına baktım. Söylenerek kalkarken çıplak üstündeki mutfak önlüğüyle salona giren Kuroo'ya baktım sorgulayarak.

"Sakladım ben onu."

Çatık kaşlarımla ona baktığımda dudağını büzdü.

"Yemek yemeden alamazsın nintendonu."

"Ya ama-"

"Şşşt, itiraz yok. Bi deri bi kemik kalmışın zaten, bol bol beslicem seni."

"Besliycez demek istedin heralde."

Elindeki tavayı oğlunun kıçına vuran Kuroo'nun annesine baktım endişeyle. Keskin bakışlarla Kuroo'ya baktı.

Birdiler, iki oldular amk.

"Git üstüne bişiler giy artist, hasta olup damadımın başına bela olcan sonra."

"Yaa anne çocuk muyum ben?"

"Sus, götünü kesmiyim. Kenma gel mutfağa yavrum."

"Şey, ben yemesem olur mu? Akşam çok yemiştim zaten." dediğimde Kuroo yanıma gelip burnumu sıktı.

"Nintendonu unut o zaman kocacım."

Bayan Kuroo şeytani sırıtışıyla beni kahvaltıya çağırırken yutkundum, Allah'ım ölmek için çok gencim ben.

Kuroo omuzlarımdan tutup ittirerek mutfağa götürürken direnmek için çok geç kaldığımı anlamıştım. Omuzlarım mağlubiyetimle beraber çöktü. Masanın etrafındaki sandalyelerin birini çekip otururken Bayan Kuroo kaşığı kaldırıp suratıma yaklaştırdı.

"Gel bakalım benim şirin damadım, aç ağzını bakim."

"A-Ama Bayan Kur-"

"Sus kız, anne diyceksin bana. O ne öyle samimiyetsiz sekreterler gibi."

Şokla açılan gözlerimi Kuroo'ya diktiğimde omuz silkti, istemeden de olsa ağzımı açıp verdiği lokmayı çiğnedim.

"Nası, beğendin mi?"

"Evet Baya- öhm, annecim." son anda götü kurtararak gülümseyince Bayan Kuroo yanaklarımı sıkmaya başladı.

"Oyyyş nası da yakışırmış ağzına, aslan oğlum benim."

"Ya anne, ben de varım burda." Kuroo isyanla gözlerini kırpıştırarak dudak bükünce Bayan Kuroo kafasına vurdu.

"Sen sus bakim eşek sıpası."

Zafer kazanmış gibi Kuroo'ya sırıtıp dil çıkardım.

"Ama annee, bana dil çıkartıyo."dedi işaret parmağını bana dikerek.

Bayan Kuroo kafasını bana çevirince ağzıma bir lokma tıkıştırıp beğenen sesler çıkardım.

"Mmmh, çok güzel olmuş. Bayıldım."

"Annen sana kurban olsun, Tetsurou az bak da örnek al eşini. Nasıl da terbiyeli püğ, maşallah. "

Elhamdülillah.

Gergince gülümserken Kuroo 'bunun hesabını gece dürerim ben ama' dercesine bana bakıyordu. Ona 'hele bi dene, annen ağzına sıçar' bakışlarımla cevap verdim, nasıl yaptığımızı sorgulamayın.

Sadece bir gece kalıp dönmeyi planladığımız Tokyo'da ikinci haftamıza girmiştik bugün. Kuroo'nun annesi de bizi ziyarete geliyor, çeşit çeşit yemekler yapıyordu.

çocukluk arkadaşım // kurokenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin