Bölüm -3 Hatıralar (1)

500 20 18
                                    

HATIRALAR -1

🫀

yemeğini bitirdikten sonra teyzeye veda edip arabasına atladığı gibi hız kesmeden yola devam etti .

Yan koltukta duran bir kaç eşya ve ajanda ona her şeyi hatırlatıcaktı . öyle olmasını istiyordu ,  madem melinay onca zaman aşkını sessizce haykırmıştı bunu öğrenmesinin tek yolu geçmişi kurcalamaktı .

yazlık eve vardığında kendi evine gitmek yerine melinayın evine doğru ilerledi . anahtarlar olmadığı için kapıyı çilingir çağırıp açtırmak zorundaydı .

Yaklaşık yarım saat ,  bir saatin sonunda kapı açılmıştı , çilingirci ona şüpheli gözlerle baksada umursamadı .

İçeri girdiğinde direk melinayın odasına çıktı

Her yer beyaz çarşafla kaplı olsa da odaya sinen ona ait koku hala kendini belli ediyordu  .

Başına giren sancı doğru yolda olduğunun işaretçisiydi .

Çarşafları kaldırıp bi kenara koydu çalışma masasına ilerledi ve çekmeceleri açmaya başladı . gözüne kestirdiği bir kaç eşyayı masanın üzerine doldurdu .

Kıyafet dolabına gidip içine bakındı . pek kıyafet yoktu ancak üst üste bir kaç kutu dikkatini çekti . ayakkabı kutusuydu ama içinde ayakkabı yerine tıpkı demir kutu gibi pek çok eskiye dair eşya vardı .

Bu kutulardan her ne çıkıcaksa yapbozun parçaları olduğu kesindi .
İçindekileri melinayın yatağının üzerine yaydı .

Çoğunlukla kağıt parçaları olsa da tarihler ona yol gösteriyordu .

Ajanda gibi düzenli değildi belki ancak ondan çok daha bilgilendirici oldukları kensin di .

Tarihleri takip ederek ilerlemekle zaman harcayamazdı eline ilk aldığı kağıdı hızlıca okudu .

İlk kutudan pek de fazla hafızasını canlandıran bişe olmasada diğer kutulardan illaki bi şeyler çıkıcaktır .

Güneş yavaş yavaş batarken yorgunluğu üzerine ağır gelmişti . melinayın yatağında oturur vaziyetteydi ancak uzansa daha iyi olabilirdi , belki biraz da gözlerini kapatsa çok daha iyi olurdu .

Ağırlaşan göz kapaklarını kaldımakla uğraşmadı ve kendini teslim etti

Saydam bir zemin üzerinde öylece dikiliyordu . Etraf zifiri karanlıktı ,adım attığı anda ayağına değen ıslaklık ürpermesine sebep oldu .

Etrafına bakındı ama kimse yoktu yere baktığında suyun hafifçe dalgalandığını farketti .

Daha dikkatli baktığında ise ayaklarının tam altında başka birinin daha duruyor olduğunu farketti , ayakları birbirine değmiyordu aralarında saydam bir duvar vardı ancak sesler duyulmuyordu .

Öylece yukarı bakıyordu ama o ona bakıyordu . dizlerinin üzerine çöktü ve onun dikkatini çekmeye çalıştı  . onu duymuyordu , gözünden düşen damla suyu titretiyordu onun dışında kendisi suyu sadece hissediyordu ne kadar yere vursa da su sadece onun göz yaşları ile dalgalanıyordu .

Damlaralar sanki bir saatin dakikası gibi düşüyordu .

Derin bir nefes alıp yüzünü suya soktu . parmak ucu kadar bile derinliği olmayan suyun öteki tarafına geçtiğinde onu gördü .

Suratı hala yukarı bakıyordu .

Onun baktığı yere baktı ancak küçük bir delikten çıkan cılız bir ışıktan başka bir şey görünmüyordu .

Işık sonunda olan bütün gücünü de yitirince etraf karardı .

Melinay gözlerini kapattı ve derin bir iç çekip tamamı ile yüzünü ona döndü,  gözlerini açtı.

"Unutma !"

Dedi kısı bir sesle

"Hatırla !"

"Bul Bizi !"

Dedi ve karanlığa gömüldü .

Derin bir soluk alarak uyandı ve uzandığı yerden karnını tutarak doğruldu .

Anlı boncuk boncuk ter olmuştu saçları ensesine yapışmış onu bunaltıyordu .

Üzerindeki yorganı güç bela çekip ayaklandı.

Çıplak ayakları zeminde sessizce ilerledi onurun sesini duyunca yavaşladı. Kısık ama duyulur bir ses tonu ile telefondakine talimatlar veriyordu .

Mutfakta yemek masasında oturuyordu , arkasından sessizce ilerledi ve ona sarılmak için hamle yaptı .

Kolları bir anda tutulunca neye uğradığını şaşırdı , Onurun ani tepkisi ve hala kollarını sıkan elleri onu hem şaşırtmış hem de korkmasına sebep olmuştu .

"Onur benim sakin ol "

Onur sanki aklına yeni gelmiş gibi kendini hızlıca toparladı ve kapıya doğru yürümeye başladı .

"Benim çıkmam lazım acil bir işim çıktı "

Melinay ağzını açıp neler olduğunu soracakken kapının kapanma sesi kelimeleri ağzına tıktı .

Akşam eve gelince illaki hesabını soracaktı ama şimdi kendisini de kızını da doyurmalıydı .

Mutfağa ilerledi ve dolabı açtı .

Dolabın her katına baktı ancak incirler yoktu .

"Aptal kafam dün bitirdin ya hepsini . halime bak aşermiyorum resmen çocuğumun rızkınıda sömürüyorum "

Söylene söylene başka meyvelerden atıştırırken aklında incirler ile elmasını yemeye devam etti.

"Tekrar " Biz Olana Dek Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin