Bölüm 7

1K 14 1
                                    

Meriçle buluşacaktım, ne olduğunu bilmediğim bir mekanda, ışıklı falan bi yer gibi ama bilmiyorum. Beni birazdan almaya gelecek Meriç, yakın olduk, arkadaş olduk ama bilmiyorum. Bir kaç gündür Mervede kalıyorum, Anıl aradı dün gece sarhoştu boş yaptı, özür diledi ama sarhoştu.
Yüksek bel beyaz şort ve beyaz büstiyer giymiştim, boynumda yıldız olan minik bir kolye vardı. Telefonumu ve çantamı alıp evden çıktım. Gelir birazdan zaten,
Saçlarım tepeden at kuyruğuydu rahatız etmemesi için bu şekilde yaptım. Meriçin beyaz siyah evoque' sini görünce ayağa kalktım. Yanına yürüdüm, gülümsedi. Kemerimi taktım ve bakışlarımı ona çevirdim.
"Selam." Dedi,
"Selam." Dedim, sanki birbirimizden utanıyor gibiydik, ben öyleyim zaten. Gaza bastı,
"İyi misin?" Diye sordu bakışlarını bir saniye yoldan bana çevirip.
"Gibi,"
"Bana iyi geliyorsun." Diye ekledim.
Gülümsedi.
Gülümsedim.
Üzerinde beyaz bisiklet yaka tişört ve siyah pantolon vardı yakışmıştı.
~
Mekana girdik, tahminim gibiydi, kırmızı ışıklarla süslenmiş orta yaşlı dayıların geldiği, hepsinde sigara olan bir mekan. Bilerek istedik, amaç eğlenip kafa dağıtmak zaten. Boş bir masaya oturduk, rahat ve bir o kadar gerici bir ortamdı burası. Karşı karşıyaydık, kaşlarımı kaldırdım etrafa baktım ve Meriçe ortama yakışmış ve dikkat çekiyordu garson yanımıza geldi. Meriç bana gülümsedi.

''Ne alırsın?'' diye sordu, dudağımı yaladıktan sonra garsona döndüm ne istediğimi bilmiyordum. Meriçe ve sonra yine garsona baktım, aklıma güzel şey gelmişti, ''Tekila.'' dedim hızla, ''Tekila mı?'' dedi, Meriç şaşkındı, ''Bende tekila isteyecektim.'' dedi, gülümsedim. Garson gitti, Meriç sigarasını yaktıktan sonra dudaklarını araladı, onu izliyordum bir nefes çekti ve dudaklarından uzaklaştırdı, yutkundum. Gözlerini sehpadan bana çevirince yere baktım. ''Ne o? İzliyordun.'' gülümsedim, inkar etmeyeceğim. Sigara uzattı, ''İster misin?'' dedi, hayatımda iki kez içip bırakmıştım ama bu gece unutma gecesi.

''Neden olmasın?'' dedim sigaraya uzanırken, dudaklarımın arasına koydum ve Meriçe uzanıp yakmasını bekledim, çakmağı alıp ateşle yaktı. Of  Meriç lanet olsun otururken bile etkiliyorsun beni. Tekila gelmişti, kalkıp Meriçin yanına oturdum. Anlam veremiyor gibi bana baktı, gülümsedim her zamanki gibi, hep birbirimize gülüyoruz bu iyi bir şey olsa gerek. Hala bana bakıyordu lafa girdim.
"İlginç bir şey deneyeceğiz , ne de olsa sen ayrıldığın kız arkadaşını bende Anılın cümlelerini unutmaya geldim." Dedim, hızla.
"Hiç ciddi bir ilişkim olmadı." Diye düzeltti beni.
"Sevindim." Ne! "Senin adına." Diye ekledim. Güldü.
"Sadede gel." Dedi, haklı.
"Emin değilim." Dedim,
"Söyler misin?" Dedi. Tuzu işaret parmağıma aldım ve dudaklarımı yalayıp tuzu sürdüm tıpkı ruj sürer gibi. Meriç serseri ve çapkınca bir gülüş attı kafasını sağ çevirip, gülümsedim.
"Hazır mısın?" Diye sordum.
"Fena." Dedi a' yı uzatarak, gülümsedim alttan alttan. Önce limon damlattı ağzına yutkundu.
Elleri çenemi tuttu ve kendine doğru yaklaştırdı, dudaklarımı araladım. Bir kaç saniye sonra dudaklarını dudaklarımla kapatmıştı. Diliyle tuzu diline aldı ve bitince uzaklaştı, dudağımı yaladım. Ardından tekilasını içti, sırıttım.
"Sıra sende." Dedi, kafamı salladım ve onu izledim, benim yaptığımın aynını yaptı. Ellerimi ensesine götürdüm ve hafifçe kendime çektim, dudaklarını hissettim, tuzu dilimde hissedene kadar devam ettim ve bitince uzaklaşıp içeceği içtim.
"Çok iyi." Diye fısıldadım.
"Ne iyi?" Dedi,
"İçki." Gülümsedi.
"Mi yoksa bu yaptığımız mı?" Diye sordu?
"İkiside." Dedim sırıtıp.
~
Eve girdim, beni Merveye eliyle teslim etmişti, ayakta duramıyordum. Galiba sarhoşum. Net sarhoşum.
"Kızım ya bu ne koku?" Dedi Merve beni yatağa yatırıp.
"O nerde?" Dedim.
"Kim?" Dedi,
"O işte... yakışıklı." Dedim, Merve sırıttı.
"Sanat eseri..." diye ekledi.
"Nerde?!"
"Ay dur kız, bıraktı gitti seni." Dedi ben bağırınca.
"Off." Gözlerimi kapattım dinlenmeleri için, ama açtığımda sabah olmuştu.

Yataktan kalktım saate bakmadan, banyoya girip soğuk suyu açtım ve üzerimi çıkarıp girdim. Soğuk su tenimle temas edince irkildim ama alışmıştım, titriyordum ama yine alışmıştım, içten içe titresem de alışıyordum. Kendimi titremediğime, üşüşmediğime ikna etmeye çalışıyordum, başarıyorum. Her yerime sabun sürdüm, dün tekiladan sonra biraz içkiyi fazla kaçırmıştım, Meriç o kadar fena içmedi, ama oda sarhoştu son hatırladığım dudaklarımızdaki tuzdu. Su başımdan aşağı akarken parmaklarımı dudağıma götürdüm, gözlerim hala uykusuzlukla acıyordu, aniden çok erken yakınlaştık Meriçle, tamam belki sadece takılıyoruz ama dün pekde öyle değildi. Bunu ben istemiştim ve pişman değilim, durulanıp suyu kapattım, tertemiz olmuştum dünkü kokuyu attım üzerimden. Havluyu alıp kurulandıktan sonra yanıma getirdiğim siyah iç çamaşırlarımı giyip banyodan çıktım. Merve işe gitmişti çoktan. Bende annemlere gidecektim bugün, anlatmayacağım ama annemle konuşup sohbet etmek istiyorum, diyeceklerim var. Kaldığım odaya girdim, yatağın sağ tarafındaki komodine yürüdüm, yatağın köşesine oturdum ve yüzüğü elime aldım, avucumda inceledim bir süre. Paris, nikah, Anıl hepsi aklıma geldi. Yüzüğü takmadığımda bana trip attığı, adam bana dokundu diye adama yumruk attığı, tüm kıskançlıkları aklıma geldi.  En sonda da kalbimi bir cam misali nasıl kırdığı.

Arabaya bindim ve motoru çalıştırıp hızla gaza bastım, camımı yarım açtım ve havayı içime çektim. Siyah bağlamalı deri elbise giymiştim diz kapağıma gelen çizmeler hava katıyordu. Trafik neredeyse yoktu, buna alışık değildim ama gaza daha fazla bastım. Az kalmıştı, anneme Anılın yaptığını gidip şikayet etmek yerine bu oyuna son vermek istediğimi söyleyeceğim, biliyorum o kabul etse bile Anıl var, babam var, babası var kısır döngü gibi gider bu bu şekilde ama halledebileceğime inanıyorum, inanmak zorundayım daha doğrusu. Sola ve ardından sağa döndüm.

Kapıyı açtılar, kadına gülümsedim ve içeri girdim. Annem verandada oturmuş kitap okuyordu. Usulca yanına oturdum. Beni fark etmişti, kadına seslendi ve ikimize de kahve istedi. ''Kızım?!'' sesinde öfkeyle karışık bir ton vardı. Boş boş ona bakıyordum, makyajım şiş gözlerimi kapatmıştı ''Efendim?'' dedim dümdüz karşıya bakarak, iç çekti annem o sırada. Sinirliydi. ''Ne olduğunu biliyorsun.'' dedi, sinirle sağa baktım ve yine anneme. ''Anne, oyun bu evcilik.'' dedim, sert çıkan sesime aldırmadan. ''Ama sen yapmıyorsun bile.'' dedi, ''O eve bile gelmiyor, bende Merveyle kaldım bi kaç gün.'' dedim. ''Ah, Ece.'' dedi, gelen kahveyi yudumladım. ''Bilmediğin çok şey var.'' dedim bir anda, kaşlarını çattı annem ve bana baktı, ''Ne?'' dedi, nefes aldım ''Güneş hanım, misafirleriniz var.'' dedi, kadın kafamı o tarafa çevirdim, kapıdan babam, Anıl ve biri girdi. Hızla ayağa kalktım ve anneme baktım gülümsüyordu. ''Ben gidiyorum.'' dedim, ve hızla verandadan kapıya yürüdüm. Anıl yanından geçmeme izin vermişti, ama arabaya binerken kolumu sertçe tuttu, ona baktım dişlerini kasıp gevşetiyordu. Kaşlarımı kaldırdım, ''Ne?'' dedim sinirle kolumu çekip. ''Ne oluyor?'' dedi, normaldi sesi. ''Anıl, konuşmasak daha iyi.'' arabanın kapısını açacakken bileğimi yakaladı bu kez. ''Söyle.'' dedi, yükselen soğuk sesiyle. ''Burada olmaz, konuşmak istemezsin.'' dedim, bileğimdeki elini bıraktı. ''Söy-le.'' dedi heceleye heceleye, ''Pekala... neden yaptın?'' dedim, kaşlarını çattı. ''Sen...'' dedi eliyle beni işaret edip, ''Gördüm.'' dedim, dişini sıktı. ''Unut gitsin, sarhoştum.'' dedi, gülümsedim. ''Pekala.'' dedim ve kapıyı açtım, eliyle kapıyı kapadı. ''Bak, bakarız kameradan bakarız ama cidden sarhoştum Ece, bilmiyordum ne yaptığımı, lütfen.'' dedi, kafamı ağırca iki yana salladım ''Bir şey kalmadı, bu oyun burda bitti ayrıca takma bu kadar." dedim, meydan okur gibi bana bakıyordu. ''O o kadar kolay değil, bilmiş.'' sırıttım, suçlu ve güçlü. ''Göreceğiz.'' dedim, ''Göreceksin.'' diye düzeltti. ''Bitti mi?''

.

DEVAM EDECEK..

TUTKUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin