selam gereksiz,
bugün senden daha çok felix hakkında düşündüm. onunla yeni tanıştığımız zamanlar, senin için felix'le aramı açmayı bile denemiştim, o geldi aklıma. sonra bana o kadar kızmıştı ki yerin dibine girmiştim. senim hiçbir şeyden haberin yoktu sanırım. çok eskide kaldı. felix kesinlikle unutmuştur. ben unutamadım. fakat o olaydan sonra felix'le aramızdaki bağ güçlendi. her zaman beni korudu. onun da korunmaya ihtiyacı vardı, sen zaten koruyordun. bana gerek yoktu. yine de felix her zaman çok sevdi beni. aramızda sen yoktun. onunla hep güzel arkadaşlar olduk. senle de tekrardan olmak isterdim, sanırım gerek kalmadı. sanırım beni seven güzel arkadaşım, felix'im varken, sana gerek kalmadı. biz birbirimize tutunduk. birbirimize güvendik. birbirimizi sevdik. senle hiçbiri olmamış gibi hissediyorum. sahi, biz kendimize hiç 'arkadaş' demedik ki zaten. olmaması gereken, 'isimsiz' bir bağ. iğrenç. felix ile hâlâ arkadaşım. aramız yavaştan eskisi gibi güzel oluyor yavaştan. doğum günümü kutlamayı unuttuğunda o kadar değersiz hissetmiştim ki felix'le aylarca konuşmadım. o da hiç sormadı zaten. konuşa konuşa hallettik zamanla. şu an iyiyiz. senle hiç olmayacak. zaten sen de artık felix'e aşık değilsin sanırım. artık dostuna aşık değilsin. arkanızı toplamam gerekmiyor. neden hâlâ benimle konuşmadığını bilmiyorum. ama gerek kalmadı. sana ihtiyacım yok. artık özlemiyorum seni. kendinden o kadar soğuttun ki adını bile duymak istemiyorum. sana bir veda notu yazmayacağım. hiç yoktun çünkü. kendine iyi bakma. yaşadıklarımı yaşa, hissettiklerimi hisset, acı çek. tanrı'mdan en büyük dileğim bu. benim tanrı'm merhametli. sen olmasan da en azından tanrı'm var, felix'im var. ailem var. kurtuldum. iyileştim. ben kendime yeterim. sana ihtiyacım yok. sahip olduklarıma şükrediyorum. mutlu olmayı öğrendim. eski jeongin değilim, güven bana. son bir kez güven. seni özlediğim günler de olacak elbet. ama artık acıtmayacak. siktir olup gitmek isteyen sendin, ben değil. şimdi cehenneminde yan hwang hyunjin. iyileştim.
