Ver elini Amerika!

25.Bölüm "Deja vu..."

Havlumu omzuma atıp, elimdeki şişenin kapagını açtım. Abartmıyorum, soluksuz tüm şişeyi bitirdim.

"Antremandan sonra boş musun güzellik?" Ölümcül bakışlarımı gözlerine diktigimde, korksada geri adım atmadı.

"Bırakın artık şu muhabbeti, aradan 1 hafta geçti unutmadınız mı?" Büşra elini dudaklarına götürüp öpücük attı, ardından tek gözünü kırparak kendini mekik aletinin kenarına yasladı.

Bunun anlamının asla oldugunu farketmiştim. Ulan altı üstü Bartunun kardeşi bana yürüdü. Böyle diyince bir problem yok ama Bartunun kız kardeşi bana yürüdü diyince, ne bileyim totom kalktımı desem kızlarında beni begendigi için, garipleştim mi desem, anlatacak kelime bulamıyorum yahu!

"Erkeklerin önünü zor kesiyordum, başımıza şimdide kızlar çıktı" homurdanan abime gözlerimi devirdim. Egosu zarar gördü tabi, ortamda ben varım şimdi.

"Berili mi kıskandın? Hayal et bir mekana gidiyorsun, Berilin kestigi çocuk seni kesiyor. Tepkin ne olurdu?" sag ayagımın üzerine yüklenip bu soruyu soran Isaac'e yürü koçum dogru yoldasın bakışımı attım, ama tabiiki anlamadı cahil.

"Öyle birşey olamaz."

"Neden olmasın?" Abim bilmiş bir tavırla Isaac'e döndü.

"Yanında.Ben.Varken.Erkek.Gözgöze gelmek. Beril?" Her bir kelimeyi heceleyerek, baskı ve imayla Isaac'e cevap vermesiyle elimdeki şişeyi kafasına fırlatmam bir oldu. Malesef tuttu.

"Adı üstünde, hayal et diyorum Berkay." Abimin inadını bildigim için soguma hareketlerine başladım.

"Edemem Isaac. Hayal falan Edemem." idare edemem anne , idare edemem.. Aklıma bu videounun gelmesiyle istemsiz olarak sırıtmaya başladım.

"Hoşuna gitti bakıyorum?" Melisanın bana imayla bakmasına karşılık sırıtmayı kesip gözlerimi kısarak bakmaya başladım.

Hala herkeze söyledigi için atarlıydım. Yahu eger ben sana birşey söylediysem, sana söylemişimdir. Eger onlarında bilmesini isteseydim, adı üstünde onlara söylerdim dimi ama?

Cevap vermedigimi görünce bıkkınlıkla nefesini verdi.

"Hala küsmüyüz?" dediginde tek kaşımı kaldırdım. Benim niye haberim yok?

"Küs degiliz. Daha öncede söyledim sana diyorsam, başkasının bilmesini istemiyorumdur." yaptıgı kelebek hareketini bırakıp arkama geçti.

Yerde oturur pozisyonda bacaklarım birleşik ileri uzanıyordum. Sırtımdan ittirerek esnememe yardımcı oldu, itiraz etmedim.

"Özür diledim Bee, yapma böyle." Türkçe konuşmaya başlamızla Büşrada yerde sürünerek yanımıza geldi.

"Ya kızçeler öpüşün barışın artık!" bıkmış bir vaziyette bunu söylemesiyle Taylor'un ukala bir bakışla bize dönmesi bir oldu.

"Öpüşmek? Berkay erkekleri bilmem ama kardeşinin senin yanında kız kesmesini engelleyemessin." Şaka yaptıgını bilmesem şuan üzerine şimşek mcqueen tarzında dil çıkararak uçmuş ve onu öldürmüştüm. Melisa geri çekildiginde başımı sallayarak teşekkür ettim.

"Berkay, şu salak arkadaşını susturacakmısın yoksa ben mi susturayım?" Berkay, Taylor'la olan bu hallerimize alışmıştı artık. Çöpçetanlıklarım sayesinde baya birlikte dolanmıştık ve multu haber Emily'le çıkıyorlar! Bir ara size çıkma maceralarını anlatırım.