Sabah uyandığımda ilk önce beni sıkıca saran kollardan kurtulmaya çalıştım. Yoksa boğulabilirdim!
Tam kafamdakini bulamadım ama böyle bişi işte
Bakugou nun yoğun kokusu tüm vücudumda gezerken ben hala o kolların arasından çıkmak için çırpınıyordum. Aslında boş ver! Şuan çok rahatım. Boğulsam bile sorun yok!
Ben tam kıpırdanmayı kesmişken bu sefer Bakugou hareketlenmeye başladı. Gözlerimi kapattım ve tepkisini bekledim. Saçlarımı öptü ve daha ne kadar sıkı olabilirse o kadar sıkı sarıldı bana. Tamam düşününce evet şuan sevgili gibiyiz... Hatta neredeyse her zaman sevgili gibiyiz! Ama ne yapabilirim? Bizde böyle anlaşıyoruz. Aa!
Bakugou biraz daha durduktan sonra acıkmış olacak ki beni bırakıp kalktı. Bende oyunumu bozmadan biraz bekledim ve yavaşça kıpırdanmaya başladım. Uyanmak için gözlerimi açtığımda Bakugou aç bir ayı gibi çantayı karıştırıyordu. Bu haline kahkaha atmaya başladım. O merakla bana döndüğünde ne yaptığını anlamış olacak ki o da gülmeye başladı.
Sakinleştiğimizde çantaya doğru uzandım. İçini biraz karıştırdıktan sonra Bakugou nun aradığı şeyi buldum. PİRİNÇ! Açlıkla elimdeki ne uzandığında elimi arkaya doğru çektim. O an o kadar kendini kaptırmıştı ki elimi çekince direkt yere düştü! Salak ya! Önüne mama kabını koyar gibi pirinci koyduğumda pirince saldırdı. Evet saldırdı! Neyse ki üstünde küçük çubuklardan vardı ve elleriyle yemedi.
Onu gülerek izlerken bende acıktığımı fark edip çantadan kendime de yiyecek bir şeyler çıkarttım. Tam yiyecektim ki Bakugou nun çoktan bitirdiğini gördüm.
" Yavaş hayvan! "
Güldü ve göz devirdi... Şu hareketi beni öldürüyor. Tamam kardeşim, canım, kankam da... Çok yakışıklı be!
Saçmalamaya başladığımı fark ettim ve hemen kafamdaki düşüncelerimi hayali ellerimle savuşturdum. Bakugou o sırada üstünü değiştiriyordu. Ona arkamı döndüm üstünü değiştirdiğini belirten bir kaç ses çıkartınca önüme döndüm ve çantamdan kıyafetlerimi çıkarttım. Ne yapacağımı anladı ve hızlıca çadırdan çıktı. Üstümü değiştirdikten sonra yanına gittim ve toparlanmaya başladık.
Çadırı kapatırken bir anda dengemi kaybettim ve çadırın üstüne düştüm! E tabii düşerken kendimle beraber Bakugou yu da çektim. Asıl amacım ona tutunmaktı! Ama kendisi nasıl bir kafayı yaşıyorsa kendini direk saldı. Bakugou nun üstümden kalkmasını beklerken gülmeye başladığını duydum.
" Ne gülüyorsun be! Eziliyorum burada?! "
B" Benim ne suçum var! Kendin çektin beni üstüne! "
" Sus konuşma aa!"
Güldü ve üstümden kalktı. Bana elini uzattı. Tam tuttum kalkıyordum ki... Elimi bir anda bırakınca yeniden çadırın üstüne düştüm! Sinir hastası olacağım yemin ederim! Gülüyor bir de?! Ciddi kalmakta bir savaş veriyordum. O kadar komik duruyordu ki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bakugou X Reader - Bizim -
FanfictionBakugou bu kurguda bize karşı soft bi karakter. My hero academia dan Bakugou ile hayal et kitabıdır! *********************************** Seni seviyorum, dedim. Bağırdım. Seni çok seviyorum dedim. O ise her seferinde daha büyük gülümsedi. Her seferi...