Romanlarda okurdum aşkı, sevdayı bir gün bende diğer yarımı bulup, bende aşık olacaktım. Böyle hayaller kurar, bu hayalimi hep çocukluk aşkımla gerçekleştirmek isterdim.
Yeşil gözlü çocuk, saklambaç oynadığım, birlikte saklandığım, küçücük kalbimin atmasını sağlayan... Söz vermiştim, eğer büyüğünce karşılaşırsak onunla evlenecektim. Şimdi ise o sözümü tutamıyordum, artık kalbim bir başkasına aitti.
Çocukluğumda kalbim Cengiz için nasıl atıyorduysa şimdi ise Mirhan için atıyordu. Bir farkla, şimdi diğer yarımı bulmuş gibiydim, kalbim sanki asıl sahibi bulmuştu.
Kalbim ilk defa yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Heyecandan yerimde duramaz olmuştum, ayağa kalkıp odanın içinde dolaşmaya başladım."Deli gibi âşık oldum, inanamıyorum ben Mirhan'a âşık oldum." Bu sözleri kendime tekrar edip durdum.
Aynanın karşısına geçip kendime baktım, yanaklarım kızarmış, gözlerim içi gülüyordu. Onu düşündükçe, ismini andıkça gülmeye başladım, o kadar mutluydum ki ama sonra aklıma rüyam geldi, gülümsemem birden soldu.
Ya ona bir şey olduysa, nasıl nefes alırdım. O anda gözümden yaş akıp yanağıma düştü. Onun için döktüğüm ilk gözyaşımdı, mutluluktan olması gerekirken öyle olmamıştı.
Sakin ol Liya, kötü düşünme o iyidir, öylesine bir rüya işte kendimi telkin edip durdum.Biraz toparlanıp yengemin yanına geçtim.
Yengem Eslem'in nasıl olduğunu sormuştu, iyiymiş diye geçiştirdim. Yengeme yalan söylemek beni üzse de ona Mirhan'dan bahsedemezdim. Biraz sohbet edip kafamı dağıtmıştım, amcamlar daha gelmemişti. İlk defa onlarsız bir akşam geçirmiştim. Yiğit'in yeri bile belliydi. Az konuşur bize fazla katılmazdı ama bu akşam onun bile yokluğunu hissetmiştim. Yengemden izin isteyip odama geçtim. Biraz ders çalıştım ona çalışmak denirse tabi aklım hep ondaydı.
Annem bil bilse kızının âşık olduğunu nasıl şaşırırdı, küçükken hep kızardı bana erkeklerle arkadaş olduğumda. Daha küçüksün zamanı gelince seninde arkadaşların olacak sevdiğin olacak ama sadece zamanı geldiğinde derdi.
Zamanı gelmişti ben âşık olmuştum. Biraz büyükten sonra annem erkek gibi kızsın sen bu gidişle evde kalırsın derdi. Kabul biraz sinirliydim ani parlayan, direk tekme tokat dalan bir kızdım. Bu davranışlarım köye tekrar taşınınca biraz fazlalaşmıştı.
Çünkü dedemin gözüne girebilmek için hep erkek çocuğu gibi davranırdım, sırf bana biraz tebessüm etsin diye, futbol oynar erkeklerle kavga ederdim. Onun gözüne girebilmek için her şeyi denedim ama o hiç bir zaman beni torunu olarak görmedi.
İlk zamanlar sırf erkek olmadığım için beni sevmez derdim, sonra erkek kardeşim oldu onu da sevmedi. Sorun bizim cinsiyette değildi, sorun annemi sevmemesinden kaynaklıydı. Hâlbuki biz onun oğlunun çocuklarıydık, sevdiği oğlunun, onun hatırı için bile bizi sevmedi. Şimdi duysa benim aşık olduğumu kim bilir bana neler yapardı?Annem yanımda olsaydı aşık olduğumu ona anlatırdım. Mirhan'ın yeşil gözlerini, onlara baktıkça kendimi gördüğümü, o gülümseyince içimde uçuşan kuşları, kalbimdeki hava fişekleri, anne senin melek kızın sevdalandı derdim.
Aşktı işte bunlar, insanı tamamlayan kalbinin diğer yarısını bulan. Ah Eslem ne kadarda doğru demişti. Âşıktım ben, peki karşılığı var mıydı? Daha bilmiyordum.
Ama gözlerinde gördüğüm sevgi yalan olamazdı, oda bana karşı bir şey hissediyordu.***
Sabah erkenden kalktım, gece boyunca kötü rüyalar görmüştüm, bir an önce Mirhan'ı görmem lazımdı. Üstüme bir şeyler geçirip evden çıktım. Evdekileri haber bile verememiştim, kesin merak edeceklerdi ama mecburdum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elma Şekeri
RomanceÇocukken küçücük kalplerinde filizlenen bir aşk... Bu aşkın yeniden doğmasını vesile olan bir elma şekeri... Şekerler ülkesinde yaşayan şeker kız ve şeker oğlan... "Geçmişim,çocukluğumun, geleceğim gözümün önünde tek tek ölüyordu. Oysa ben vuslatı b...