~2.BÖLÜM~

223 30 106
                                    

~Keyifli Okumalar~🦋

Onur Can Özcan = Ayyaş 🌼

Gözgöze geldik. Onun burda ne işi var diye düşünemeden edemedim. Hazal da fark etmiş olacak ki bana baktı ağzını oynatıp "Murat'ın burda ne işi var?" Diye sordu bende dudağımı büzüp " Bilmiyorum ki en son eski okuldaydı." Diye söyledim.

Murat benim eski sevgilim ve çok kötü biri burda olduğundan en ufak bir fikrim dahi yok. Zaten onun yüzünden okulumdan atıldım.

Sınıfa göz gezdirip baktığımda sabahki hazal'ın yakışıklı bulduğu ve sürekli göz göze geldiğimiz çocukta burdaydı ve Murat'ın arkasında oturuyordu.

"Kızım kendini tanıtsana." Öğretmenin söylediğinden sonra ona dönüp kendimi tanıtmaya başladım. " Ben İnci Yıldırım 18 yaşındayım ve Mardinliyim." dedim. " Tamam siz şimdi boş olan yerlere geçin. Sonra sınıf öğretmeniniz uygun bir yer bulur." Hazalla kafamızı salladık.

Sınıfa tekrar döndüm ve şansa bakın ki Murat'ın yanıyla Sabahki çocuğun yani tek boştu. Ben Murat'ın yanına asla gidemem. "Hazal sen Murat'ın yanında otursan o şimdi yine beni rahatsız eder." Dediğimde Hazal kafasını sallayıp " Aslında o yakışıklı çocuğun yanında ben oturmak istiyordum ama senin için o Murat'a katlanacaz el mecbur." Şuan ona sıkı sıkı sarılmak isterdim ama yeri değil galiba teneffüsten sonra sarılıcam.

Hazal Murat'ın yanına oturmak için hamle yapıcaktı ki Murat onun kolunu tuttu ve kulağına bişey söyledi. O da onun kulağına bişey söyledikten sonra sıraya oturdu. Bende sabahki çocuğun olduğu sıraya oturdum. Murat arkasını dönüp bana baktı ve "Diğer ders yanımda Hazal'ın değil senin oturmanı bekliyorum." Diyip göz kırptı bende "Çok beklersin." Dedim.

Ders kimyaydı ve ben kimyadan nefret ederim kim severki Öğretmen "Emir 13. Soruya sen cevap ver." Dediğinde adını yeni öğrendiğim yanımda oturan çocuk ayağa kalkmadan cevabı verdi hatta hocanın yüzüne bile bakmaya tenezzül etmedi. Hoca sinirlenip " Ne kadar terbiyesizsin ben senin öğretmeninim ondan ziyade senden büyüğüm ayağa kalk! Ve düzgün cevap ver."

Emir öğretmenin söylediklerini duyduktan sonra sinirle ayağa kalkıp " hoca haddini aşma benimle doğru düzgün konuş." Diye sinirle konuştuğunda hoca tek laf bile etmedi. Genelde ben böyle bişey yapsaydım önceki okulumda şimdi değil çoktan atılmıştım. Bu okulda herhalde kimse kimseye saygı duymuyor.

Emir'e baktığımda oda bana bakıyordu. "Ne kadar kabasın." Diye söylediğimde kaşlarını çatıp "Ne dedin sen" herhalde sağır galiba "Duymadın galiba çok kabasın dedim." Diye tekrarladığımda "Sanane" off çattık ya deli mi ne "Ergen" diye söylendiğimde sıraya gömdüğü kafasını tekrar kaldırarak "Kendinle karıştırdın galiba" tipe bak ya bi de bilmiş bilmiş konuşuyor. "Hayır kendimle falan karıştırmadım. Ergenlikte mastır yapmışsın karıştırmam imkansız." Tam ağzını açıp bişey söyliyecekti ki zil çaldı. Ne çabuk tenefüs geldi böyle.

Bir kaç kız ve erkek Emiri çağırdı. O da kafasını sallayıp "Siz gidin ben sonra gelirim." Dedi. Telefonunu çıkarıp kurcalamaya başladı. O sırada Hazal kalktı ve yanıma geldi. Bende kitaplarımı çantama koyup telefonumu çantadan çıkardım.

Tam kalkıp gidecektim ki Murat geldi ve Emire "Ordan kalk bu ders ve bundan sonra ki tüm dersler incinin yanında ben oturacam bir daha onun yanında oturma!" Diye bağırdığında emir kalkıp "Sen kim oluyorsun da beni ordan kaldırıyorsun sıkıyorsa gel kaldır!" Diye kükredi. "Murat git burdan lütfen ben senin yanında oturmak istemiyorum hem senin ne işin var burda niye geldin?"

GECE MAVİSİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin