back to you

24-"unutulmaz gece"

+18 smut içeren bir bölümdür. Yaşı küçük olanlar yada rahatsız olacaklar okumasın lütfen.

-

Sabah uyandığımda Taehyung'u göremediğim için çok korkmuştum. Gerçi sabah sayılmazdı çünkü öğlen ikide uyanmıştım. Bu sıralar uyumayı çok seviyordum. Onun yatağında uyanmıştım ve kokusuyla uyanmak çok hoş hissettirmişti. Keşke her sabah kokusuyla uyansam diye düşünürken yan tarafımdaki komidine bıraktığı tepsiyi görmüştüm.

Benim için sandviç ve portakal suyu bırakmıştı. Ve açık mavi kağıda yazılmış bir not. Yugyeom meselesini hallettiğini ve yemeğimi bitirmemi yazmıştı. Ben de merakla leziz sandiviçimi yerken Taehyung'a yazmıştım. Uyandığımı ve Yugyeom ile ne yaptıklarını merak ettiğimi söylemiştim. Sandiviç için teşekkür etmeyi unutmamıştım. O ise akşam yemeğe çıkmamızı teklif etmiş, telefonuma bakmamı ve eve gitmemi çünkü annemin meraktan çatladığını söylemişti. Gerçekten öyleydi. Tam 28 kere aramıştı. Bunun yanında babam, hoseok, Yoongi ve Jimin'den bir çok cevapsız arama vardı.

Onları merakta bırakmamak için kahvaltımı yaptıktan sonra ortalığı toparlamış, Taehyung'un odasını birazcık karıştırmış -anlayamadığım bir şekilde kilitli bir oda vardı- ve eve dönmüştüm. Annem bana ulaşamayınca direkt Jimin'i aradığını söyledi. Jimin ise benim Taehyung ile olduğumu anladığı için onlarda kaldığımı söylemişti. Ama o da çok merak etmişti.

Annemlere açıklama yaptıktan sonra Hoseok, Jimin ve olaylardan yeni haberi olan Seokjin ile görüntülü grup konuşması yapmıştık. Onlara her şeyi anlatmıştım. Yugyeom'a bayağı bir küfür etmişlerdi. Bense ağlamamak için kendimi zor tutmuştum. Ağlarsam Seokjin'in hiç düşünmeden buraya geleceğini bildiğim için ağlamadım.

Hoseok ise Taehyung'un onun işini bitirdiğini söylüyordu. Jimin de aynı şekilde düşünse de bana çok üzülmüştü ve sürekli kendisini suçlamıştı. Ona saçmaladığını söylemiş ve konuyu kapatmıştım ama gözlerinin dolduğunu ve bu konuyu kafasına taktığını biliyordum.

Ardından özlediğimiz için bayağı dedikodu yaptıktan sonra gülüşerek telefonları kapatmıştık. Sonrasında ise Taehyung ile akşam yemeğe çıkacağımızın aklıma gelmesi ile annemlerin yanına inerek Hoseok hyung ile yemeğe çıkacağımızı söylemiştim. İlk başta annem karşı çıkacak gibi olsa da Hoseok'un yeni bir sevgilisi olduğunu söyleyince izin vermişti. Belki bir ihtimal onlarda kalabileceğimi, merak etmemesini söylemiştim. Hala benim için kötü düşünüyordu biliyordum. Ama takmamaya çalışıyordum. Çünkü Taehyung böyle öğretmişti. Benim Taehyung'um.. Güzel sevgilim..

İzin almam ile koşarak neşe ile yukarı çıkmıştım. Akşam 7'de beni alacağını söylemişti. Saat şu an 5'di. İşten çıkmasına bir saat, beni almasına ise iki saat vardı. Ama hazırlanmam lazımdı. Bu akşam Taehyung'un karşısına en güzel halimle çıkmak istiyordum. Aklıma gelen fikir ile kendi banyoma doğru koştum. Kapıyı kilitledikten sonra üzerimdekileri çıkarmaya başladım. Hepsini kirli sepetine attıktan sonra aynada kendime baktıktım. Sonra ise uzamaya başlayan siyah saçlarımı karıştırdım. Ardından daha fazla oyalanmadan duşakabine girip suyu açtım. Gelen soğuk su ile irkilerek geri kaçtım.

"Siktir.."

Ardından suyun akışını izleyerek ısınmasını bekledim. Çıkan buhar ile ısındığını anlayınca ilk önce elim ile kontrol ettikten sonra vücudumu suya daldırdım. Su çok sıcaktı ve ben böyle seviyordum. Kaynayan suda yıkanmayı küçüklüğümden beri seviyordum. Ellerim ile uzanıp saçlarımı geriye attım. Çilekli şampuanıma uzanıp elime döktüm. Ardından saçlarıma sürüp ellerim ile yedirmeye başladım. Burnuma dolan koku ile hafifçe gülümsedim.