Yağmur'un Ağzından*
***************************
[Not:Multimedia'yı ben editledim nasıl olmuş?]
Sevda-Bak cidden deftere falan baktıysan söyle lütfen.
Yağmur-Hayır bakmadım.
Sevda-Yahu o zaman nasıl biliyorsun?
Sevda yorgun gözüküyordu. Az önce öğrendikleri ona ağır gelmiş olmalıydı.
Yağmur-Ben de bilmiyorum Sevd-
O sırada Sevda'nın telefonu çalmaya başladı. Normal bir şekilde çalmıyordu. Sanki birisi çok tiz bir çığlık atıyordu.Sevda hızlıca telefonu açtı.
Bilinmeyen Numara-Uyuyanın göz perdesi açıldı. Artık uyandı. Onu kutsal Ekatrina seçti. Mesajdaki adrese gelin. Bahane yok. Sadece itaat edin. Yoksa çok kötü şeyler olur. Askerimiz Kolya ve ekibi binanın dışında duruyor. İstemediğimiz yalnış bir hareket yaparsanız mermi tam gözünüzden içeri girer. Kadın askerlerimiz doktor kılığında sizi izliyorlar. Onların kim olduğunu anlamak için bileklerine bakın. Nastyayı bulun. Hepinize birer mum verecek. Kadına ise oyuncak bir bebek. O onun çocuğu. 3 gün sonra verilen adreste olun. Saat tam 23.23'te. İyi şanslar.
Telefon yüksek bir sesle kapandı. Sevda'nın elleri titriyordu. O sırada telefona bir mesaj geldi. Sevda onu sesli bir şekilde okudu.
Sevda-Rumeli Hisarı, Balta Limanı Hisar Caddesi, No:5, 34470 Sarıyer/İstanbul
Ferman-Ne yapıcaz amınakoyiyim.
Yağmur-Gideceğiz.
Herkesin gözleri bana döndü. Sevda ağladı ağlayacaktı.
Efe-Yağmur sen delirdin mi?
Yağmur-Bu saçma bir soru.
Efe-Tamam haklısın. Delirdin zaten.
Sevda-Yağmur deli değil. Deli olsaydı bile buna deli değil ''akıl sağlığı iyi olmayan kimse'' denir. Bubile o kişininyüzüne söylenmez çünkü kişinin umudu daha da tükenir ve iyileşme umudu daha da azalır. Ben olsam ben de öyle hissederdim. Sonuçta zaten herkes bunun farkında.
Efe-Herneyse. Yani gidemeyiz oraya. Sonuçta bunların askerlerinin gerçekten dışarıda olduğunu bile bilmiyoruz.
O sırada doktor içeri hışımla girdi. Yatağımın yanına gelip konuşmaya başladı.
Doktor-Konuşmalarınıza kulak misafiri oldum Yağmur Bey. Gerçek olmayan ve bir avuç dangalağın milleti soymak için attığı bir yalana kanacak kadar aptal olamazsınız. Sizi bu hastaned-
Doktor cümlesini bitiremeden yüksek bir ses duyuldu. Doktorun sesi kesildi ve yere yığıldı. Birkaç saniye sonra nefesi kesildi. Gözünden bir mermi girmiş ve paralel taraftaki kulağının üstünden çıkmıştı. Ayakları ve elleri çarpık bir şekilde yatıyordu.
Yağmur-Gerçek olduğunu söylemiştim.
O sırada Sevda dikkatimi çekti. Eli yüzü bembeyaz olmuştu. Onun bir psikolog olması ruhsuz olduğu anlamına gelmiyordu. İster istemez ona acıdım,kolunu tuttum.
Yağmur-Sakin ol lütfen.
Gözünden birkaç damla yaş döküldü. Onu kendime çektim,sarıldım. Birkaç saniye sonra içeri 3 güvenlik görevlisi girdi. Sevda benden ayrıldı.
Güvenlik Görevlisi 1:Neler oldu burada?
Elimle kırık camı gösterdim. Sonra da sus işareti yaptım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
maNga Evi
FanfictionmaNga'nın İstanbuldaki evinde yaşadığı şeyleri anlatan komikli hikaye.