Deniz: Bir dakika ya ispatlayamazsın ki
Gökhan: Elimde video var Deniz. İstersen gel göstereyim.
Deniz: Kesin blöf yapıyorsun. Geliyorum. Neredesin
Gökhan: Sigara içilen köşedeyim tabii sen masum çocuksun bilmezsin buraları.
Deniz: Harika espriymiş gerçekten
Deniz: Neyse geliyorum
Sigara içmeme rağmen sık sık buraya gelip kafa dinlerdim. Çok fazla kişi uğramazdı ve etraftan da çok ses gelmezdi. Bu nedenle oldukça rahat ve huzurlu bir yerdi. Tabii sigara kokusunu saymazsak. Deniz gelene kadar videoyu açmış bulunmak için elime telefonu alıp galerime girdim ve videonun üstüne tıkladım.
Hilal'den bir aydır hoşlanıyordum. Yani öyle olduğunu düşünüyordum. Sürekli Deniz'le geziyorlardı ve Deniz'den gözümü alamıyordum. Her an Hilal'e sırnaşabilirdi. Aslında Deniz'in homoseksüel olması inanılmayacak bir şey değildi. Hiçbir kıza o tarz bir yaklaşımını görmemiştim ancak yine de onları her yan yana gördüğümde kıskanıyordum. Hilal'i.
Kafamın üstüne düşen gölge ile Deniz'in geldiğini anladım. Telefonu elimde sıkıca tutup ekranı ona çevirdim ve videoyu başlattım. Kaşları yavaş yavaş çatıldı ve dişlerini dudaklarına geçirdi. Her strese girdiğinde yaptığı gibi.
Elleriyle yüzünü sıvazlayıp öfkeyle soludu ve bir süre öylece bekledikten sonra gözlerini gözlerime sabitledi. "Ya bak lütfen bırak beni. Hilal istemiyor işte. Uğraşma önüne bak yalvarırım." İçim bir anlık vazgeçme isteğiyle dolsa da Hilal'in onları sadece beni caydırmak için söylediğine olan inancım buna anında engel olmuştu. Kafamı olumsuz anlamda sallayıp "Boşuna uğraşma. Söylediklerimi yap sonra gözlerinin önünde silerim videoyu." dedim ve saçlarını karıştırıp sınıfıma doğru ilerlemeye başladım. Saçları yumuşacıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Kokusu bxb Yarı Texting
Teen FictionÖnceki hesabım kapandığı için kitabın devamı buradadır. Gökhan: Bal gibi de yürüyorsun kıza çocuk yok karşında Deniz: Sen olayı baya yanlış anlamışsın be Gökhan Deniz: Benim gözüm kızlarda değil ki :D Gökhan: Ne diyorsun amk Gökhan: Gay misin? Deniz...
