ÖZLEM

979 86 77
                                    

Harry Draco gittikten sonra koltukta biraz oturup düşündü. Draco neye karar verecekti? Vereceği karar sadece kehanetle mi ilgili olacaktı yoksa kendi hisleri ilede ilgili olacakmıydım Harry uzun bir of çekip ayağa kalktı. Ayağa kalktı kalkmasına ama ne yapacaktı ki?

Aslında bir gün erken gidebilirdi. Andromeda buna sevinirdi. Ted'lede fazladan vakit geçirmiş olurdu. Hızla yatak odasına ilerledi ve dolaptan sırt çantasını çıkardı. Içine gece giymek için pijama takımı ve Ted'e aldığı bir kaç oyuncağı koydu. Gelirken giymek içinde bir pantalon ve swet koymakla yetindi. Asasını ve evin anahtarınıda çantaya koydu ve unuttuğu bir şey varmı diye etrafına bakındı.

Unuttuğu bir şey olmadığına emin olunca evden çıkıp koruma büyülerinin kapsamadığı alana kadar yürüdü. Cisimlenme alanına gelince etrafına kısa bir bakış atıp biri olup olmadığını kontrol etti. Kimsenin olmadığına emin olunca ise gözlerini kapadı ve Andromeda'nın evine cisimlendi.

Andromeda tahmin etttiği gibi onu büyük bir mutlulukla karşıladı. Ted ise vaftiz babasını görünce heyecanla ellerini çırpıp ona doğru yürümeye başladı. Harry Ted'in daha fazla yürümesine izin vermeden kucağına aldı. Kucağına alır almaz bir yandan gıdıklayıp bir yandan öpmeye başladı Ted'i. Ted kahkalarla gülerken hem Hary'den kurtulmaya çalışıyordu hemde vaftiz babasına daha sıkı sarılıyordu. Onu özlemişti. Harry muggle dünyasına taşınınca Ted'le haftada bir kez anca görüşebiliyordu. Ted'i yanına almak istesede Andromeda'yı yanlız bırakmak istemiyordu bu yüzden bunun konusunu hiç açmamıştı.

Harry Ted'i gıdıklamayı bırakınca Ted derin bir nefes aldı ve ona daha sıkı sarıldı. Harry kucağındaki Ted ile koltuğa geçip oturdu. Onları  yaşlı gözler ile izleyen Andromeda gözlerinden akan yaşı fark ettirmeden sildi ve mutfağa Harry 'nin en sevdigi yemekleri yapmaya gitti.

Harry sırt çantasından çıkardığı oyuncakları Ted' e verdi ve onlarla oynamasını izledi. Gözleri Ted'de olsada aklı bambaşka yerdeydi. Draco'yu şimdiden özlemesi normalmiydi? Özlemin yanındaki korku da ona hiç yardımcı olmuyordu aslında.

Derin bir nefes alıp müzedeki anlarını düşünmeye başladı.

Flashback

Harry Draco'ya muggle'ların uzaya nasıl çıktığında bahsediyordu. Draco Harry anlattıkça daha da şaşırıyor ve ağzının aralanmasına engel olamıyordu. Harry Draco'nun aralık dudakları ile ne kadar tatlı olduğunu düşünürken arkasındaki bir hanımefendiye çarptı. Dönüp ondan özür dilesede kadın sanki çok büyük bir suç işlemiş gibi kendisini azalıyordu.

" Ah şu gençlik akılları bir karış havada. Sen hiç önüne bakmazmısın oğlum. Yaşlı başlı bir kadınım ben. Biraz dikkat edin yahu. Ailen sana hiç öğretmedimi önüne bakarak yürümem gerektiğini hm? "

Harry duydukları karşısında ne diyeceğini bilemeyerek utançtan kızarmış yanakları ve şaşkınlıktan aralanmış dudakları ile kadına baka kalmıştı. Neyseki Draco Harry'nin bu hâline daha fazla dayanamamış ve duruma müdahale edip kadına haklı oduğu ile ilgili birkaç cümle söyleyip göndermişti. Kadın gittikten sonra Draco hala şaşkınlıkla etrafına bakınan Harry ile daha fazla dayanamamış ve kahkasını koyuvermişti. Harry Draco'nun kahkahası ile kendine gelmiş ve çatık kaşları ile gülmemesi ile ilgili biraz homusrdanmıştı, kendisini dinlemeyen Draco ile hızla yürüyüp müzeden çıkmıştı. Draco ise kıkırdamalar eşliğinde peşinden gitmişti.

Lost On You ~drarry~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin