Trafik Kazası

233 9 6
                                    

Ben Duru Gönültaş. 18 yaşında lise son ögrencisiyim.Eğlenceyi severim arkadaşlarımla vakit geçirmeyi,gülmeyi ve yine bir okul çıkışı saat arkadaşlarımla birlikte evime doğru yürüyordum. Hava soğuk ve karanlıktı. Soğuktan ellerim kızarmıştı ve muhtemelen burnumun ucu kızarmıştı. Birden kış ayının en soğuk gününü geçirdiğimizi düşündüm. ama bu konuda fazla durmadan arkadaşlarımla gülerek sohbet etmeye devam ettim. Sonunda evin olduğu caddeye geldiğimizde arkadaşlarıma veda edip karşı kaldırama doğru hızlı adımlarla yürüdüm. Bir an önce eve gidip ısınmak istiyordum bu yüzden aceleci davrandım ve bana doğru gelen taksiyi fark edemedim. Taksi durmak istese de yolun ıslak ve kaygan olması nedeniyle duramadı. Sonrası benim için karanlık...
Korna sesleri fren sesleri ve insanların telaşlı seslerini duyuyordum. Birden herşey kayboldu ve derin bir uykuya daldım...
Gözlerimi açtığımda her yerim ağrı içindeydi bir hemşire koluma serum bağlıyordu. Hiçbirşey hatırlayamıyordum. Korkuyordum, o anlık şaşkınlıkla doğrulup kalkmaya çalıştım. Ağrı tüm vücuduma yayıldı ve inledim. Hemşire hemen koşarak doktoru çağırmaya gitti. Ben hareket edemiyordum. Adım neydi? Kimdim? Kaç yaşındaydım ? hiçbirşey bilmiyordum. Hastahane odası çok temiz ve özenliydi. Özel bir hastahane de olmalıydım. Çok geçmeden odaya orta yaşlı gözlüklü bir doktor girdi ardından tanımadığım daha önce görmemiş olduğum bir adam. Belkide ailemden biridir. Bilmiyordum. Doktor "Günaydın" dedi gülümseyerek.
cevap vermedim. "2 gündür uyuyorsun" diyerek konuşmaya devam etti. Bu sefer karşılık verdim. "hiçbir şey hatırlayamıyorum" dedim. gözlerimle doktoru süzerken.
"sakin ol sadece geçici bir hafıza kaybı geçirdin ben doktor salih bir süre daha burada kalıcaksın hafızan yerine gelene kadar" dedi bana gülümseyerek. "bana neler hatırladığını söyler misin ? " dedi doktor sesini sakinlik tınısı kaplamıştı. Anında aklımı kurcaladım ve doktora dönerek "hiç, hiçbir şey hatırlayamıyorum" dedim. Ve gözlerimi duvara yaslanmış olan 19 yaşlarında gözüken adama çevirdim. " o kim ?" diye sordum doktora, doktorun konuşmasına fırsat vermeden " Ben Bedir trafik kazası geçirdin ve seni buraya getirdim" dedi. hiçbirşey demeden Bediri süzdüm. Saçları siyah ve dağınıktı. Gözleri buz mavisi denecek kadar açık bir mavilikteydi. Kaslı bir vücuda sahipti. Kasları giymiş olduğu siyah bluzu kasıyordu. Altına lacivert pantolon giymiş. çok güzel görünüyordu. Doktor salim odadan çıkarken bedir yanıma yaklaştı. Yatağın kenarına oturdu. "beni tanıyormusun ?" diye soru yönlendirdim. " Hayır, ama sırt çantandaki okul kitaplarından yaşını ve ismini öğrendim Duru Gönültaş" dedi. Adım Durumuymuş, kendimi bile bilmiyordum merakla etrafımda ayna aradım ama yoktu. "18 yaşındasın" dedi. "liseli" dedi gülerek. Kendisi kaç yaşındaydı acaba ? ona aldırmadan "peki ya ailem ? bir ailem var mı ?" diye sordum. Yüzünde bir tebessüm oluştu. "aileni bilmem ama kimliğini yanında taşımayacak kadar sorumsuz birine benziyorsun. Üzerinde kimlik çıkmadı" dedi gülerek. Yüzümü buruşturdum alay etmesinden hoşlanmadığımı göstericek bir ifadeyle. Bunu yapmam tam anlamıyla gülmesine sebeb oldu. "su verebilirmisin ?" diye sorduğumda afallayarak hemen oturduğu yerden kalktı. Muhtemelen ters bişi söylememi bekliyordu. Yatağın yanındaki sürahiden su koyarak bana uzattı. Aldım ve içmeye çalıştım. Vücuduma saplanan ağrılar dolayısıyla yüzümü buruşturdum. Bunu farkedince suyu içmemde yardımcı oldu. "teşekkürler" dedim. gülümseyerek "önemsiz" dedi. Bu kişi beni tanımıyor ve bir yabancı neden bana yardım ediyordu. "Beni tanımadığını söyledin öyleyse tanımadığın birine niçin bu denli yardım ediyorsun" diye sorduğumda birşeyler gizliyormuşçasına afalladı. Uzun bir süre bakıştıktan sonra " seni öylece bırakamazdım hafızanı kaybetmemiş olsaydın çoktan giderdim." dedi. Bu söylediği mantıklı geldi. "ben dışarı çıkacağım sen dinlen " dedi bana onaylarcasına başımı salladım. Kapıya yaklaştığı sırada " ha bu arada bana ayna bulabilirmisin ?" diye sorduğumda tebessüm ettiğini hissettim. Nedenini bile sormadan "Tabi" dedi ve odadan çıktı. Bende sanki hiç uyumamışım gibi yorgun olduğumdan uykuya daldım...

[KA-YIP]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin