Oy verin organ mafyasıyım ben böbreklerinizi satarım 🧘♂️
•
Pow Seonghwa
Mutfağa girip patatesleri ocaktan aldım ve masaya götürdüm. Yeosang patates kızartmasını çok seviyordu bunu bildiğim için bolca kızartmıştım.
Bir kaç dakika içinde San'ın yardımı ile masayı hazırlamıştık. Yeosang salona girdiğinde yüzü kıpkırmızıydı. Utangaçlığını yiyim senin amk.
Joong ve ve diğerlerinin de gelmesi ile masaya oturmuştuk. "Abi sen Wooyoung'a neden kızmadın. Kaşım hala acıyor..." Yeosang şımarıkça konuştuğunda Joong hafifçe Yeosang'ın başına vurdu.
"Yani abi valla ben içmedim gazozuma alkol katmışlar bunlar."
Joong başını bir iki kere sallayıp çorbasını içip masadan kalkmıştı. Jongho da peşinden kalkıp ikisi salondan ayrılırken masada Wooyoung, San, ben ve bebeğim kalmıştık.
Yeosang patates kızartmasını ağzına attığımda hissettiğim duyguları asla anlatamazdım ama size görseli göstereyim.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Yani sizi bilmem ama ben bu görüntü karşısında bir ilahi söylemek isterim.
"Siktir."
"Salyanı sil salyanı." San koluma vururken dudağımın kenarını sildim. Sikeyim çok güzeldi.
Yeosang düşen patatesi alıp kenara koyarken başka bir patatese daldırmıştı çatalını. Fakat patatesler kızarmış olduğu için çatala gelmeyinceye çatalı bırakıp eli ile aldı ve ağzına attı.
Parmaklarını yalarken gözlerimi devirdim. Hayır tabiki şu an onu odama götürüp ters yatırıp... neyse. Sakinim.
"Woo bu gün ne oldu biliyor musun?" Bakışlarımı zorla Yeosang'ın parmaklarından çekip San'a çevirdim. Woo tek kaşını kaldırıp baktığında San işaret parmağı ile Yeosang ve ikimizi gösterdi.
"Bu ikisini mutfakta öpüşürken bastım." Wooyoung'un içtiği su boğazına kaçarken deli gibi öksürmeye başlamış, Yeosang ise yediği patates boğazına takılmıştı.
Hızla suyu ona uzatıp, oturduğum yerden kalktım ve yanına geçip bir iki kere sırtına vurdum.
Hala deli gibi öksürürken elimi alnına götürüp bir iki kere oluşturdum. Suyu içip bırakırken kaşlarını çatıp bana baktı. "O bebeklere yapılır Hyun-Hwa." "Sende benim bebeğimsin?"
