Dördüncü Bölüm.| 🌺

7 1 0
                                    

Hoş geldin. ✨

Ayağına beton dökülen hayallerinin atladığı bir kıyı, battığı dibini gördüğün bir dünya.

Buydum, ayağıma beton dökülüp bir suyun içine atılmış en dibi görmüş ve o korkuyla hâlâ ayağımdaki ağırlıklarla yüzüyordum.

Dip, acıtıyordu. O kadar acıtıyordu ki, fiziksel değildi ama ruhuma attığı çiziklerin sızısı hiç geçmeyecek gibiydi.

O beton ailemdi.

İki gün önce yaşanan olaylar, benim üzerime yeni kıyafetler alıp eve dönmem ile sonlanacak sanıyorduk.

Lâkin dün, bir kaç magazin programı ben ve mekandan benimle ayrılan Güzey'in fotoğraflarını yayınlayıp konuşarak işi daha tuhaf bir boyuta sürüklemişlerdi.

Umut, bu olayları kendi halledebileceğini söylese de benim meselem olduğunu söylerek kendim halletmek istediğimi söylemiştim.

Asiye Hanım, olaylardan sonra beni arayarak şirketinde çalışan bir avukatın numarasını vererek yardıma ihtiyacım olduğu an aramamı istemişti.

Şuan için izinsiz yayınlanan fotoğraflarımı şikayet etmek olası bir durumdu, çünkü şirket özellikle o gün orda bulunan tüm havuzda olduğum fotoğrafları sildirmişti. Büyük ihtimalle, biz arabaya binerken çekilen bir kaç fotoğraf kısa sürede yayılmıştı.

Kendimi kötü hissetmemin diğer bir nedeni, fotoğraflarda tek olmamamdı.

Daha önce çıktığım bir çocukla da kameralara yakalanmıştım ve bunun hakkında bir çok yorum yapılmıştı ama bu aynı şey değildi. Güzey ile aramda öyle bir ilişki yoktu, antrenörüm ile aynı fotoğraf karesinde olmam bu şekilde yorumlandığı için ayrı bir sinirliydim.

Güzey'i ise aramamış veya mesaj atmamıştım. Tepkisini bilmiyordum, özür dilemeli miydim? Ben çekmedim ki fotoğrafları neden özür dileyeyim.

Üzerimdeki pijamaları üzerimden çıkararak yatağımın üzerine katlayarak bıraktım.

Dolabın içinden, yeşil düz bir t-shirt ile siyah yüksek bel kot pantolonumu çıkararak üzerime geçirdim ve uzun saçlarımı da terlediğim için sıkı bir at kuyruğu yaptım. Başım ağrayacaktı, belki de saçlarımı kesmeliydim.

Asiye Hanım'ın mesaj olarak attığı numarayı ararken, bir yandan da ismini unutmamak için kendi kendine mırıldanıyordum.

Telefonun açıldığını belirten ufak bir sessizlik ile karşıdan gelen neşeli kadın sesinin mırıltısını işittim. “Aden Hanım?” Görmeyeceğini bilsem de, alışkanlık olarak yüzüme ufak bir tebessüm iliştirdim. “Evet. Afra Hanım değil mi?”

“Evet, evet. Annem arayacağınızdan baya emindi.” Annem? Tabi gerizekalı Aden. Kadının adı Afra Kuyudan ne bekliyodun hala çocuğu olmalarını mı?

“Neden aradığımı da az çok biliyorsunuzdur o zaman.” Karşı taraftan gelen ufak bir soluk ve arkadan gelen başka bir ses işittim. “Evet evet biliyorum, fotoğraftaki kişi kuzenim de zaten biliyorsunuzdur belki. Ben müsaitseniz size konum atayım, görüşelim.” Onu onaylayarak telefonu kapattığımda, mesaj da gelmişti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 26, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

NEFES BATAKLIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin