8. Bölüm ♧ Sevmek ve Sevilmek

95 32 6
                                    

Ben geldimmm^^ Bölüm aralarını çok açtığımın farkındayım :( Bu aralar sınavlarıma yoğunlaştığım zamanlar.. :(
İnşallah diyelim diğer bölümleri kısa sürede atarım :) ( Şimdi söz vermiş olmayayım da ^^)

Neyse kısa kestim. Keyifli okumalar...

8. Bölüm : Sevmek ve Sevilmek

"Merhaba sırdaşım ben geldim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Merhaba sırdaşım ben geldim...

Biliyorum şimdi ne anlatacağımı merak ediyorsun değil mi? Bugün anlatacaklarım öncekilerden çok farklı.. Bugün ben bir şey fark ettim. Bir aydınlanma yaşadım inanır mısın? Günlerdir sana söylediğim , hakkında bahsettiğim kişi var ya, sanırım ben ona aşık olmuşum. Hem de kendim bile inanamazken. Nerden biliyorsun diyeceksin şimdi? Aşkı nerden biliyorsun, daha 4.sınıfa giden bir çocuksun diyeceksin bana. Haklısında.  Ama içim öyle demiyor. Şu an bile sana yazarken ellerimin titriyor, onun hakkında sana hep bir şeyler anlattıkça kalbimde bir güneş yumağı var ve anlattıkça o yumak büyüyor ve içimi ısıtıyor.

Yanımda oturan sıra arkadaşım anlattı birde, nasıl bir duygu diye. Sonra o geldi gözümün önüne, gözleri, sesi doldu kulağıma. Anladım artık. Ondan hoşlanmamın ötesindeydi bu artık. 

Mutlu musun? Ben çok mutluyum biliyor musun? Sevdiğim biri var. O seni seviyor mu diye sorarsan eğer, bilmiyorum. Onu sevdiğimden bile haberi yok. Anlatır mıyım peki, sanmıyorum. Ama olsun mutluydum ben. Sende mutlu ol. Sen benim sırdaşımdın ama artık daha önemli bir yer alıyorsun kalbimde. Sırdaştan ötesin artık benim için. Her gün sana yazacağım. Olurda bir gün yazamazsam anla ki, ben artık yokum. Buralardan gitmişim, umudumu kaybetmişim demektir. 

Evet çok zekisin. O artık gitmiştir demektir...

Bu kadar yeter annem ile babamın yanına gitmem gerek, biliyorsun yoksa buraya gelecekler, seni bulmalarını istemiyorum. Yarın görüşürüz...."

5 Mayıs günü yazılmış bir yazı. Çocukluktan kalma hevesle , heyecanla yazılmış bir günlük. Ellerim ile günlüğümün sayfalarına dokunurken  çok fazla eskidiğini artık belli ediyordu. Eğri  bozuk yazılan el yazısı, sayfalarda oluşan lekeler, çok yıpranmıştı.. Sayfaları çevirdikçe yazdıklarıma bakarak anılarımı tazelemeye devam ediyordum. Son sayfaya geldiğim zaman tarih haziranı gösteriyordu, yollarımızın ayrıldığı zamanı.

 Yazdıklarımı okumaya çekindiğim sırada kapının ardında beliren ayak seslerini duymam ile birlikte günlüğümün kapağını kapatıp hızlı bir şekilde çekmeceye koydum. Ayak sesleri kapımın önünde durduğu zaman gelen kişinin kim olduğunu biliyordum ama yine de gizli okuduğum günlükten dolayı heyecana kapılmıştım. Kapı bir kere tıklatılıp açıldığı zaman Duygu başını gösterdi.

" Uyumadın mı?" Kapıdan içeriye girmemiş bana bakmaya devam ederken başımı iki yana salladım.

"Uyku tutmadı. Gelsene?"

Milyonda BirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin