8.Önce Özlem Sonra Kırgınlık

73 10 73
                                    

18.02.2000

Küçük çocuk heyecanla merdivenlerden aşağıya koştu. Annesinin yavaş ol uyarılarını umursamadı. Bahçe kapısından evin önüne çıktı. Arkadaşını kapının önünde gördüğünde içindeki heyecan daha da büyüdü.

"Jinyoung!"

Heyecanla bağırdığın da arkadaşı ona döndü.

"Jackson!"

İki küçük çocuk birbirine koştu. Vücudu arkadaşına göre kısa ve minikti. Kavuştuklarında beklemeden birbirlerine doladılar minik kollarını. Minik bedenli ağlamaya başladığından arkadaşı daha da sıkı sardı kollarını diğerine. Aynı yaşta olmalarına rağmen ikisininde düşünce tarzı tamamen farklıydı.

"B-bir daha b-beni b-bırakma se-seni ç-çok ö-özledim."

Kucağında ki minik bedeni biraz kendinden uzaklaştırdı. Yüzünü avuçları arasına alıp baş parmağıyla göz yaşlarını sildi.

"Söz veriyorum bırakmayacağım."

Küçük olan hemen kocaman gülümsedi. Göz yaşlarını dindirip kollarını tekrar arkadaşına sardı.

"Seni çok seviyorum Jinyoung."

"Ben de seni Jackson bende seni."

~ şu an ~

Jackson hala olduğunu yerde şaşkınlıkla duruyor Jinyoung'a bakıyordu. Jinyoung camı açması için kulbu gösterdiğinde transdan çıkıp camı açtı.

Jinyoung içeri girdiğinde gergince gülümsedi ne yapacağını tahmin ediyordu. Büyük ihtimalle birazdan ağlamaya başlıyacak diye düşündü ama tahmini doğru çıkmadı.

Yüzüne yediği yumrukla hafifçe geriye savruldu. Acıyla inledi.

Tam ne yapıyorsun diyecektiki Jackson'ın ağlama seslerini duydu. Jackson'a baktığında yerde oturmuş ağlıyordu. Hızlıca eğilip onu kolları arasına aldı. Şimdi Jackson Jinyoung'ın kucağında ağlıyordu. Kollarını Jinyoung'ın boynuna sardı. Kokusunu duymak istiyordu. Bir yandan ağlıyor bir yandan ona kızıyordu.

"N-nerdeydin? se-seni ç-ok ö-özledim aptal,
S-senden nefret e-ediyorum"

Jinyoung yavaşca sırtını ovuyordu. Jackson'ın ağlaması yavaşlarken kafasını Jinyoung'ın boyun girintisine soktu. Ne kadar zaman geçsede kokusu hala aynıydı. Biri sorsa o kokuyu tarif edemezdi. Eşsiz bir kokuydu onu sakinleştiren huzur bulmasını sağlayan bir kokuydu.

Dakikalarca birbirlerine sarıldılar Jackson'ın göz yaşları duralı çok olmamıştı. Jinyoung Jackson'ın kalçalarından tutarak ikisini de oturdukları yerden kaldırdı. Jackson bir bebek gibi kollarını ve bacaklarını Jinyoung'a sardı. Kafası boyun girintisindeydi.

"Eskisi gibi birlikte uyuyalım mı?"

Jinyoung'ın kulağına fısıldadığı şeyle hızla kafa salladı.

İkisi içinde karşısında ki kişi ilk taşındıkları halleriydi. 4 yaşında ki masum halleri.

~
Jackson sabah uyandığında hemen gözlerini açtı. Yanında kimseyi göremediğin de çok korktu hepsi rüya mıydı?

Hızlıca aşağıya indi. Annesini gördüğünü anda aniden bağırdı.

"Anne Jinyoung nerede?!"

"Jackson lütfen bir sabah da bağırma."

Jackson dudaklarını büzüp kaşlarını çattı.

Saudade/JinsonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin