Multi ile okuyoruz...
Ruggero komadayken,ben hergün ölüyordum...
O bombadan sadece birkaç ay önce,bana birşey demişti.
Ölüm bizi ayırana kadar...
Ayırıyor muydu?Ölüm bizi ayırıyor muydu?Ruggero ölecek miydi?Rol aldığımız dizide bana ne diyordu?Siyah Juliet..
Romeo,Siyah Juliet'ini bırakacak mıydı?Çocuklarını yetim bırakacak mıydı?
Sol,olan şeyleri hissetmiş gibi,ağlamayı asla bırakmıyordu.Luna,
geceleri korkuyla ağlayarak uyanan Matteo'yu kollarında uyuyarak rahatlatıyordu.Valentina,Giovanna ve Carolina bana destek oluyorlardı,ama asla Ruggero'nun yeri dolmuyordu.Bir aydır komadaydı,doktorlar umudu kesmişlerdi,ama ben onun için özel bir yer yaptırmıştım,orada uyutuluyordu.Hergün onu görmeye gidiyordum.Hatta bazen yanında uyuyordum.Kalp atışlarını çok az duyuyordum,o da makine sayesindeydi.
Yine odasına gitmeden önce,bu sefer-bir aydır ilk defa-aynadan yüzüme baktım.
Beyaz olan tenim bir vampirinki gibi soluk beyazdı.Gözlerimin altı simsiyahtı.Büyük,ışıl ışıl olan gözlerimin artık feri yoktu.
Dudaklarım kupkuru ve bembeyazdı.Saçlarımda sayamayacağım kadar beyaz vardı.Kendimi takmadım ve yine Ruggero'nun yattığı yere gittim.Bay ve Bayan Pasquarelli de oradalardı ama bu sefer ikisi de ağlıyordu.
"Babacığım,ne oldu?"
Dedim onlara yaklaşarak.
"Tıbbi olarak artık Ruggero'nun..."
Kekeledi,titreyen bir nefes aldı.
"Ruggero'nun fişinin çekilmesi gerekiyormuş!"
Dedi ve hıçkırdı.
Şokla ellerim saçlarıma geldi ve ruhumdaki acıyı dindirmek uğruna onları yolarcasına çektim.
Ruggero'yu,benim Ruggero'mu,ölüme mi sürükleyeceklerdi?
Başka bir umut yok muydu?O beni bırakamazdı,değil mi?Bileğimdeki dövme sızlıyordu.Gözlerime dolan yaşlar kendilerini kuru yüzümden aşağı bırakırken,saçlarımı daha da acı verici şekilde çektim,ama kalbimdeki acının yanına bile yakaşamıyordu.
Bay ve Bayan Pasquarelli de birer yanına geldiler ve bana sarıldılar.Bir süre boyunca o şekilde ağladık.Belki birkaç dakika,
belki de saatlerce...Ama asla anlamadım.Ana gelip anne ve babasını alırken,Sol'ün süt annesinin geldiğini söyledi.Süt annesi...Stresten sütüm kesilmişti.Hiç iyi değildim.
Onlar çıktıktan sonra,Ruggero'nun yanına oturdum.
"Neler oldu bize Ruggero?Neler oldu bize ha?Neler oldu..."
Diye hıçkırmaya başladım.
"Ben sensiz ne yaparım,hiç mi düşünmüyorsun?Peki çocuklarımız?Matteo her gece ağlayarak uyanıyor!Luna ona bakmaktan okula gitmiyor artık.Sol...Sol'ümüz...Güneşimiz...
Ben artık kızımızı emziremiyorum biliyor musun?Süt annelerin eline bırakmak zorunda kaldım onu.Saçlarım beyazladı.Sen ölürsen...Benim ruhum da ölür Ruggero.Lütfen...Lütfen geri dön...
Bunu bize yapma...Bunu ailemize yapma...Geri dön lütfen...
Artık dayanamıyorum!"Diye haykırdıktan sonra ağlayarak elini tuttum.Hem gözyaşları içinde hıçkırıyordum,hem de Ruggero'nun elini tutuyordum.
Kapının açılmasıyla birkaç adam girdi içeri."Bayan Pasquarelli,artık gitmeniz lazım."
"Hayır!"
Diye itiraz ettim.Ama onlar beni tutmaya ve çekmeye başladılar.
"HAYIR!HAYIR BIRAKMAM!BEN ONU BIRKAMAM!BIRAKAMAM!
RUGGERO!"Dedim elini daha da sıkı tutarak.
"SENİ BIRAKMAYACAĞIM AŞKIM!SENİ ASLA BIRAKMAYACAĞIM!
ASLA GİTMENE İZİN VERMEYECEĞİM!ASLA!"Ama kalbimde hissettiğim bir acıyla insan olduğuma küfrettim.
Gözlerim kapandı ve kendimden geçtim.●●●
Neler oluyor yaa?
Arkadaşlar,hayatın gerçekleri bunlar.
Yazarımız deli ama,bir o kadar da haber izleyen bir insan.
Neyse bays😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vahşet
Randomİsimden anlayın işte hajsndsn Şaka şaka Uzun zamandır bu kitaptayım ve ilk kitabım. Bitti 😊😊😊 Küfür içeriklidir. ~30 Eylül 2020 / 31 Ağustos 2021~