Sakın geç kalma

317 22 2
                                    

C: Bilmiyorum

Be: Ne demek bilmiyorum hoşlanıyormusun hoşlanmıyormusun.

C: Ya ne bileyim oğlum onu görünce kalbim uyuşuyor. Dizlerimin bağı çözülüyor. Kendimi dünyanın en güçsüz insanı gibi hissediyorum.

Beh: Oğlum bunlar aşk belirtileri lan!

Be: Evet!

C: Öylemi gerçekten.

Be: Tabiiki oğlum düm düz aşk lan bu

C: Emin değilim. Ben hayatımda hiç aşık olmadımki. Nereden anlayacağım bunu.

Beh: Bak sen bize güven.

Öylemiydi gerçekten. Tüm gece onu düşünmemin,onu görünce mutlu olmamın,onun yanında kendimi iyi hissetmenin nedeni bu muydu acaba.

C: Bence bu aşk değil

Be: Ne demek aşk değil

C: Yani bu kadar çabuk olamaz

Beh: Bence beş ay gayet yeterli bir süre

C: Hadi diyelim bu gerçekten aşk. Onun bana aşık olup olmadığını nereden bileceğim. Benden nefret ediyor.

Be: Bana kalırsa Cemre sana aşık

Beynimi zonklatan bu cümle neredeyse yere düşüp bayılmama neden olacaktı

C: Ne saçmalıyorsun sen. Ne dediğinin farkındamısın

Beh: Bence Berke haklı. Fark etmedinmi son zamanlarda sana çok yakın davranıyor. Sana birşey olduğu zaman onun canı yanıyor.

C: Ama benim yanımda mutsuz oluyor. Ve zaten bana aşık olsa bile onu kendim gibi büyük bir sorunla başbaşa bırakmak istemiyorum. Yani ben büyük bir sorunum. Hareketlerim,davranışlarım. Cemrenin hayatını bir kabusa çeviririm buna hakkım yok.

Be: Bana bak Deniz kulaklarını aç ve beni iyi dinle. Sen bir gün yaptığın hatanın farkına varacaksın. Ama samanlıkta kunduraysa vur anam eşşeğim oynasın.

C: Ne demek lan o?

B: Bilmem😕

Beh: Yapacağın edebiyata s*çayım Berke. Bak Deniz Sen bir gün yaptığı hatanın farkına varacaksın ama bunu anladığında artık geri dönüşü olmayan bir yola girilmiş olacak. Anladınmı beni. O kız hayatı boyunca seni beklemeyecek. Cemre gururlu bir kız. Elbette ona talip olan başkaları olacak. Sen gideceksin yalvaracaksın yakaracaksın ama sana geri dönmeyecek. O yüzden lütfen geleceğini etkileyecek bir karar vermeden önce. İyi düşün ve lütfen geç kalma.

C: Başım ağrıyor eve gideceğim.

Beh: Tamam görüşürüz.

Arabama doğru ilerledim. Kapıyı açtım koltuğa oturup anahtarı çevirdim. Havuzdan dolanarak evden çıktım. Kendi evime geldiğimde. Merdivenleri çıkarken bir an gözümün önüne Cemre geldi. Sarı saçları,mavi gözleri insanı etkiliyordu. Odama girip kapıyı kapattım kendimi sırt üstü yatağın üzerine attım. Öylece düşünmeye başladım

7 saat saat sonra saat 22: 54

Gözlerimi açtığımda gecenin karanlığı odamı sarıp sarmalamıştı bile. Kalkıp ışığı açtım ve geri yatağıma uzandım. Saate baktım saat neredeyse gece on bir olacaktı. Geç kalma,geç kalma,geç kalma. Uyku boyunca bu söz beynimin içinde gezindi. Kulaklarımı tırmaladı. Odadan çıktım ve büyük salona indim. Başıma büyük bir ağrı saplandı. Ama öyle böyle değil. Biraz yerimde durup elimi başıma koydum gözlerimi kıstım. Yere baktığımda benim bölgemin yanında bir gölge daha gördüm. Kısık gözlerimi açtım daha net görünüyordu artık. Arkama döndüm. Karşımda üzgün bir halde beni izleyen Cemre'yi gördüm. Ayaklarım boşaldı sanki tutunamadım. Yere düşmek üzereydimki yanımdaki askılığa tutunup ayakta kalmayı başardım. Öylece bana bakıyordu. Çatıya düşen yağmur damlalarının sesleri odanın içinde gezinirken sadece beni izleyen mavi gözlere odaklandım. Askılığı bıraktım yanına doğru ilerledim. Karşısında durdum. Sağ elimi kaldırdım yanağına doğru. Tam dokunacakken bir adım geriye çekildi. Tekrar yanına gittim ben ona gittikçe o benden uzaklaştı. Sanki ileri giderken geriye doğru yol alıyordum. Her attığım adımda ondan daha çok uzaklaşıyordum. Koşmaya başladım ona yaklaştım. Daha hızlı koştum aramızda bir metre falan vardı.

Parlak geceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin