Hep birlikte şöminenin başında oturup kahvelerimizi içiyorduk. Deniz benim yanımdaydı
Ce: Teşekkür ederim
C: Ne için
Ce: Her şey için
C: Bacağın daha iyimi
Ce:E yürüyebiliyorum ya o bana yeter
C: İyi o zaman
Yanlışlıkla Deniz'in üzerine kahve döktüm
C: Ahh! yandım
Ce: Hiii özürdilerim yanlışlıkla oldu
C: Önemli değil ahhh!
Ya: Cemre yaktın adamı
M: Git bi merhem falan birşeyler sür bari
Ce: Tamam gel merhem sürelim
C: tamam
Vitrinin üzerindeki merhemi aldım lavaboya gittik
Ce: Çıkar tişörtünü
C: Eminmisin? Cazibeme dayanamazsın bak
Ce: Ya hadi çok konuşma çıkar
C: Tamam sen bilirsin
Deniz tişörtünü çıkardı. Gözüm zehirli yılan dövmelerine takıldı. Gerçekten çok havalıydı. Bir süre dövmelerini izledim Deniz'in. Gayet kaslı bir vücudu vardı karın kaslarının gerçek olup olmadığını ayırt etmek çok zor. Keşke dokuna bilsem. Kafamı kaldırmamla gözlerimizin buluşması bir oldu. Hay allah kahretsin rezil oldum.
C: Söylemiştim sana
Ce: Ben şey... Iıı dövmelerine gözüm takıldıda
Deniz bana yav he he bakışı attı. Daha fazla konuşmayıp merhemi elime sürdüm. Sonrada denizin yanığına sürdüm.
Ce: Acıyormu
C: Fazla değil
Ce: Özürdilerim yanlışlıkla oldu gerçekten
C: Önemli değil dedim ya boş ver
Merhemi sürdükten sonra kapağını kapatıp ayağa kalktım. Bacağım hafif bir sızladı ama fazla acımadı. Denize tişörtünü verdim. Deniz'in odama girdiği ve üstümün çıplak olduğu gün aklıma geldi. Denizde bunu hatırlamış olacakki bana bakıp gülümsedi
Ce: gülme ya
C: Tamam tamam gülmüyorum
Ce: Ya hâlâ gülüyorsun
C: yoo
Ce: Öff ben gidiyorum
Dışarı çıkınca meraklı gözlerle bizi izleyenlerere baktım.
Ce: Ne oldu?
Be: Bir şey yok öylesine duruyoruz
