Tuncay'a atılan uzun ve yorucu bir dayaktan sonra hepimiz şöminenin karşısında oturmuş televizyon seyrediyorduk. Deniz birden ayağa fırladı
C: Unuttum!
Be: Neyi?
C: Nasıl unuturum ya
M: Ya Deniz söylesene ne oldu
Ya: Evet ya meraklandırma bizi
Ce: Ne oldu Deniz?
C: Benim maçım vardı
Ya: Hiii!
M: Hadi ya gerçektenmi
C: Evet şu anda tam 20 dakikam var
Ce: E-hadi çabuk olalım
Hepimiz arabaya binip dövüş yerine gittik. Gelince arabadan inip içeri girdik. İçeride büyük bir kalabalık vardı. Rakibin hayranları sevinçten bağırıyorlardı. Bizi görünce yuhalamaya başladılar. Baya hızlı davranmanıza rağmen çok geç kalmıştık. Deniz hükmen mağlup sayılmıştı. Denizin rakibi yanımıza geldi. Küstah bir tavırla konuştu
Gölge= G
G: Ooo zehir ne oldu korktunmu
C: Ne korkucam lan geç kaldım gölge
G: Sen ve geç kalmak bence sadece korktun
C: İstersen bir maç yapalım görürüz o zaman kim korkuyormuş
G: Yoo öyle olmaz kuralları biliyorsun.
C: Evet biliyorum
G: Yinede dövüşmekmi istiyorsun? Gerçi başka çarende yok dimi ya dövüşürsün ya ölürsün bunu sen kabul etmiştin
C: Biliyorum
Ce: Deniz ne demek bu
Benim sözümle gölge bana baktı
G: Ooo Deniz böyle güzel arkadaşların olduğunu söylememiştin hiç
Deyip saçıma dokundu. Bunu gören Deniz hiç beklemeden gölgenin suratına bir yumruk attı. Hayranlar bağrışmaya başladılar az kalsın büyük bir kavga çıkacaktı. Gölge yerden kalktı Denize saldıracaktı ama görevliler araya girip ikisini ayırdı. Bizde Denizi tutuyorduk. İkisi ayrıldı
G: Oğlum bittin sen. Senin ağzına sıçacağım. Zor ölümü sen seçtim
Zor ölümmü o ney be. Gölge gittikten sonra zor ölümün ne olduğunu sordum
Ce: Deniz zor ölüm ne
C: Eğer bir maça geç kalırsan ceza olarak seni bir daha dövüştürürler
Be: E sıkıntı yok o zaman
C: Ama şöyle önce gözlerini bağlarlar sonra ellerini arkadan bağlarlar sonra sopayla karnına üçkez vururlar sonra dövüşe başlarsın. Eğer ölmezsen tabi
Ya: Yuh ama!
M: Deniz şaka yapıyorsun değilmi
C: Mâlesef hayır
Ce: Dövüşme o zaman
C: Eğer dövüşmezsem de beni öldürüleceğim
Be: Ne niye lan!?
C: Bakın arkadaşlar bu yere girmek isteyen herkeze zorunlu olmayan bir belge imzalatırlar. Bu belgeyi imzalanlar bu şartları kabul etmiş olur.
Ce: Ve sende gidip o belgeyi imzaladın
C: Evet
Beh: İyi halt ettin Amk malı
C: Her neyse yapacak ir şey yok çıkacağım o dövüşe
(Ertesi gün)
Hep birlikte dövüş alanına geldik. Biz çok gergindik. Hepimiz çok korkuyorduk Deniz hariç. Ölüm onu hiçmi korkutmuyor?Hepimiz yerimizi aldık Deniz soyunma odasına gitti biraz sonra bende yanına gittim. Deniz tişörtünü çıkarmıştı. Yanına gittim.
C: Cemre niye geldin
Ce: Sana şans dilemek için
C: Bak Cemre bugün beni izlemeni istemiyorum
Ce: Neden
C: Çünki beni açı çekerken görmeni istemem. Hiç olmassa gözlerini kapat
Ce: Tamam bol şans
Daha fazla birşey söylemeden Denizin yanından ayrıldım. Diğerlerinin yanına gittim. Ve yerimi aldım. Tüm taraftarlar heycanla bekliyorlardı. Sonunda gölge ringe girdi. Taraftarlarını selamladı ve köşesine geçti. Hemen sonra Deniz de ringe girdi. Ve ringin ortasına diz üstü bir şekilde yere çöktü. İki görevli geldi. Birisi Denizin ellerini ve gözlerini bağladı diğeri de elindeki büyük ve kalı sopayla Denizin karşısına geçti. Gözlerimi kapattım. Sopanın sesi ve Denizin inlemesi kulaklarımda çınlamaya başladı. Gözlerimi daha sıkı kapattım üçüncüyü vurduktan sonra açtım. Denizin vücudu mosmor olmuştu. Sopa izleri belli oluyordu. Gözleri hâlâ kapalı olduğu için dövüşmeside çok zor olacak. Görevliler ringden inince hakem başla komutunu verdi.
