12. Bölüm

1K 45 6
                                    

Satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen...

--------------------------

"Çok güzel kokuyorsun." 

Birkaç dakikanın sonunda yeniden konuşmasıyla gözlerim aralandı.

"Söylemeyecek misin?"

"Neyi?"

"Hangi parfümü kullandığını?"

"Ne yapacaksın ki? Alıp istediğin zaman koklayacak mısın?" Alayla konuşmama gülerek karşılık verdi ve başını boynuma gömüp derin bir nefes aldı. Kaşlarım çatılırken bu sefer saçlarımın üzerine burnunu koydu.

"Ben halimden memnunum." Utanarak başımı göğsüne gömdüğümde güldü.

"Parfüm kullanmıyorum."

"Nasıl yani?"

"Duydun işte, kullanmıyorum." Çatık kaşlarını görünce açıkladım.

"Parfüm ya da deodorant kullanınca vücudum kızarıyor. Vücut yağı kullanıyorum bazen."

"Parfüm kullanmana da gerek yokmuş zaten." Arkamızdan gelen sesle irkildim ve Anıl'ın göğsünden doğruldum. Arda'nın kuzeniydi. Anıl'ın bedeninin kasıldığını görünce sorun çıkmaması için dua ederken çocuk karşımıza sandalye çekip oturdu.

"Biz tanışmadık sanırım. Furkan ben." Uzattığı elini görmezden gelerek adımı söyledim. Parfüm hakkında söylediği şey ona karşı nasıl davranacağımı bilmememe yol açmıştı. Ayrıca kokumu alabileceği kadar yakınında durmamıştım. 

"Memnun ol-"

"Boş ver memnun olmayı da, sen az önce parfüm falan diyordun. Tekrar etsene onu." Anıl'ın sinirli çıkan sesiyle gözlerimi sıkıca yumdum. Tam şuan balkona yıldırım düşse sesim çıkma-

"Selam gençler." Arda'nın neşeli sesiyle gözlerimi araladım. Tamam, yıldırım düşmese de olurdu. Tek temennim Anıl'ın konuyu kapatmasıydı. 

"Hoş geldin." Bana bakıp gülümsedi ve köşeden sandalye alarak karşımıza, Furkan'ın yanına oturdu. Bir şey diyeceği sırada balkon kapısından Arda'nın amcası Furkan'a seslendi.

"Oğlum benim telefonun şarjı bitmiş, seninkinden babaanneni arasana merak etmiştir." Furkan ayaklandığında derin bir nefes verdim. Birkaç dakika kimseden ses çıkmayınca dudaklarımı araladım.

"Konuştun mu Selen ile?" Gülümsedi.

"Konuştum." Gülümseyerek karşılık verdiğimde konuştu.

"Babaannem Trabzon'a gitmemiz konusunda ısrarcı." Gözlerimi büyüttüm.

"Düğüne 1 hafta bile yok." Başıyla onayladı.

"2 günde olsa bizi görmek istiyormuş. Selen'i daha önce tanıştırmadığım için de kızgın zaten, kendisi asla gelmez." 

"Neden tanıştırmadın?"

"İstemediler çünkü, tanıştırsam da istemeyeceklerdi. Babaannem onun bulduğu biriyle evlenmem konusunda ısrarcıydı." Kısa süren sessizlikten sonra amcasına boş odalardan ayarlayacağını söyleyerek yanımızdan ayrıldı. Arda'nın evi büyüktü, oda sayısı da fazlaydı. O yüzden sıkıntı çekmeyeceklerdi. Arda'nın yanımızdan ayrılmasıyla Anıl konuştu.

"Ben otele gidiyorum, sen de benimle geliyorsun." Kaşlarımı çattım.

"Sen neden benim otele gelmeme bu kadar taktın?" Ne zaman kaldığı otele dönse beni de yanında götürmeye çalışıyordu.

Düğünümüz VarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin