1

13.4K 282 133
                                    

Mutluluk istedim...
17 yaş doğum günümde sadece mutluluk istedim. Dünya da çoğu kişinin elinde olan şeyi istedim. 17 yaş doğum günümde olduğu gibi 18 yaş doğum günümde de mutluluk isteyeceğim.

Çok şey denedim, kendimi mutlu etmek için çok çabaladım. Kitap okudum , film izledim, şarkılar söyledim hiç biri işe yaramadı. Sonra hayatımın en kötü hatası denilecek ama o hata için canımı vereceğim bir şey oldu.

Sevdim...

Kendimi , hayatı sevemeyince onu sevdim. Görmedi , bir kere bile gözlerini açıp bakmadı. Yine de sevdim. Her şeyi, herkesi gördü ama bana bakan gözleri kör oldu. Aptal kalbim yine de sevdi.

Düşünmeyi bırakıp hayatımı zehir eden okula adım attım. Merdivenleri yavaş yavaş çıkmaya başladım. Okuldan kaydımın alınması için çok şey yaptılar, hepsine gözyumdum. Onsuz bir hayat bu aptalların yaptıklarından daha kötü, onsuz bir hayat kuşsuz gökyüzü gibi...

Sınıfa girdim , derin bir nefes aldım. Gözlerimiz birleşti yine beni görmedi. Onun için hızlanan kalbimi , dolan gözlerimi görmedi. Karşısına geçip 'sev beni' diye bağırmak istedim , yapamadım. Sahi bağırsam da sevmezdi.

Sırama oturdum ve hocanın gelmesini bekledim.

" Keş yine uyuşturucu kullanmış, gözlerine bakın" Selçuk gülerek konuşuyor , arkadaşları da ona ayak uyduruyordu. Ah be Selçuk keşke ağlamaktan değil de uyuşturucudan olsaydı.

"Lan Bulut, siz nasıl kuzensiniz?" Ağzımdan hıh diye ses çıktı. Evet Bulut biz kuzeniz hadi sev beni , kuzenini sev.

" Yıldırımla kuzen olmam onun ezik olduğu gerçeğini değiştirmiyor kardeşim" gözdevirdim. İçim de ki ağlama hissine inat gözdevirdim.

"Amcam bu şekilde konuştuğunu biliyor mu?" Gözlerinin için baktım , kalbim durdu.

" Bilmiyor , bilse çok üzülür değil mi? Sonuçta yetim ve öksüzsün sana kim üzülmez. Ben üzülmem senin bu sahte hâllerinden bıktım. Uyuşturucu almaktan gözlerin şu hâle geldi , ellerin titriyor ve babam sana üzülüyor. Saka gibi..." önüme döndüm, sınıfa giren hocaya baktım.

Sen yaklaşıyorsun , ellerim titriyor. Her gün sözlerinle felaketim oluyorsun gözlerimden yağmurlar yağıyor. Sev beni ya ne olur sev... kimsem yok sev beni.

Hoca ders anlatıyor bende dinlemiş gibi yapıyorum. Dinlemek isterdim , gülüşünü duymasam dinlerdim . Selçukla gizli gizli sohbet ediyorlar ve gülüyor. Hocaya bakarken çaktırmadan gülümsedim, gülüşünde hayat var. Gülüşünde mutluluk var...

Eskiden... babamın yaptığı şeyleri anlayamadığım zamanlar o vardı. Akşama kadar sohbet eder , oyunlar oynardık. Biz arkadaştık...

Masmavi gözleri parlar, mutluluk gözlerinden akardı. Elimi tutar , oyundan oyuna atlardı. Yediği herşeyi benimle paylaşmaya çalışır ve bununla mutlu olurdu. Şimdi elimde hiçbir şey kalmadı bununla mutlu oluyor. Gözleri hâlâ herkese karşı parlıyor bana zehir oluyor.

Beni mutsuz ediyor ve bununla mutlu oluyor. Bunun sebebini biliyorum babasını çaldığımı düşünüyor. Sadece amcam kaldı onu da veremem , yapamam. Onun annesi var , arkadaşları var , mutlu olması için bir sürü sebepleri var. Benim sadece amcam ve içimde kendi hâlinde büyüyen sevgim var .

Zaman çok yaralar açtı, hepsiyle savaştım. Ama ona olan sevgim ve durmadan sözleriyle ezmesi, bununla savaşamıyorum.

O zannediyor ki babam ve annem ölünce ben yıkıldım ve babasını çaldım. Ya çocuk bir kere görseydin ya bir kere...

Sevgimi göremedin, ağlamaktan kızaran gözlerimi görmedin, kolumda ki jilet izlerini görmedin, içtiğim ilaçları, geçirdiğim krizleri sen hiç birini görmedin. Sadece babanın bana olan ilgisini gördün.

Zil çalınca duygularımdan sıyrıldım ve kendime geldim. Babam olacak insanın bana bıraktığı ev ve paralar hepsini güzel güzel harcıyorum. Amcamdan maddi değil sadece manevi destek alıyorum , güzel gözlü de buna dayanamıyor. Amcam herşeyi öğrendikten sonra bütün ilgisini bana verdi.

Merak etme Bulut, baban sadece vicdanını rahatlatmaya çalışıyor. Sen de gerçekleri öğrensen böyle yapacaksın. Vicdanı rahatlatmak için hiçbir şey olmamış gibi seveceksin.

" Ne düşünüyorsun? Bu gece babamı nasıl çalacağını mı? Sadece bencil herifin tekisin ve bunda boğulacaksın" yüzüme doğru yaklaşmış, alayla ve nefretle konuşuyordu. Amcam kriz geçirince hastaneye götürdü ve onun bundan haberi yok. Derin bir nefes aldım ve kafamı ona çevirdim. Güzel gözlerime her şeye inat baktım , gülümsedim.

"İşine bak" lütfen işine bakma, canımı yak ama gitme. Sohbet et, canımı yak , hakaret et ama gitme.

"Orospu" konuşmama izin vermeden yanımdan gitti. O da babam ve annem gibiydi. Babam gibi canımı yakıyor, annem gibi görmezden geliyor. Bende hâlâ aynıydım o zaman da sevgi beklerdim şimdi de sevgi bekliyorum.

Ara sıra yanıma insanlar geliyor , dalga geçiyorlar , umursamıyorum. Dalga geçenlerle birlikte gülüyor , canım acıyor. Canım acırken güzel gözleri parlıyor , mutlu oluyor. O sadece benim acımdan zevk alıyor.

Dalga geçenlere tepki vermiyorum çünkü onu gülerken gördüğüm nadir anlar oluyor. Gülümsemesi bozulmasın diye canımı yakmalarına izin veriyorum , her zaman olduğu gibi...

Mutlu olmak için sevdiğim kişi mutsuzluğum oluyor , umursamıyorum. Her şeye rağmen yine de varlığına şükür ediyorum. Biliyorum gurursuz , salak ya da aptalım ama bunları da umursamıyorum.

Ben Yıldırım hayatıma hoşgeldiniz. Biliyorum , uzun süre beni sevmeyeceksiniz . Hatta hakaret bile edeceksiniz. Merak etmeyin bunlara alıştım ve canımı eskisi kadar yakmıyor. Siz sever misiniz bilmiyorum ama o sevmiyor. Sikik hikayeme hoşgeldiniz...

Fazla depresyon içerir!
Bölümler hemen gelmez , anlatımı değişik ve karışık. Duygular daha ön planda olan bir kitap. Umarım beğenirsiniz ...

Kitap da çok okunma filan olacağını düşünmüyor, öylesine yazıyorum. Hepinizi kocaman öptüm...

Sever misin?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin