17. Bölüm

279 20 47
                                    

İyi okumalar...

Min_yoongi:

Hwa young müsait misin ?

Hwa_Young:

Evet Bay Min boş boş oturuyordum.

Min_yoongi:

Hani biz Bay Min dememe konusunda anlaşmıştık bana adım ile seslenecektin.

Hwa_young:

Peki, Yoongi

Bir şey mi oldu kötü bir şey yoktur umarım.

Min_yoongi:

Hayır hayır bir şey olmadı sadece.

Hayır hayır bir şey olmadı sadece

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hwa_young:

Bir dakika benim su içwem lazm.


Min_yoongi:

Tamam sen suyunu iç maazallah ölürsün mölürsün kalbimi peşinden getirme.

Hwa_young:

Siz benim adımın anlamını biliyorsunuz.

Min_yoongi:

Sevdiğim insanların adlarının anlamlarını bilirim.

Hwa_young:

Min_yoongi:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Min_yoongi:

Ağlaman için söylemedim.

Ama eğer sen şuanda odanın kapısını açmazsan her an görevli beni yakalayabilir.

Onun için ağlayabilirsin.

Hwa_young:

Ne ?

Şuan da odanın kapısını tıklatan sen misin ?

Hemen açıyorum.

Hwa young elinde ki telefonu oturduğu koltuğa bırakıp annesini uyandırmamak için yavaşça yürüyüp kapıya ulaştı. Kapının kilidini açıp karşısında ona aptalca gülerek bakan Yoongi'yi içeri alıp kapıyı kapattı ve tekrardan kilitledi. Yoongi kapıyı kilitleyen Hwa young'un arkasına geçip kulağına fısıldadı. "Hae-Young teyzeye odaya erkek attığını söyleyeceğim." Hwa young arkasını döndüğünde Yoongi ile arasında 3 santim denilemeyecek kadar az bir mesafe vardı. "Sen geldin hatırlatırım." Yoongi elini Hwa young'un dudağında kalan saça getirip onu alırken konuştu "Seni özledim demiştim hatırlatırım 2 günden beri size dersim yok ve ben seni çok özledim." 

Hwa young, Yoongi'nin açık sözlülüğüne hala daha alışamamıştı her an bir şey deyip seni utandırabilir veya yerin dibine gömebilirdi. Madem Yoongi bu kadar açık sözlü idi Hwa young'da olabilirdi değil mi ? Hwa young yüzünde ki gülümsemeyi genişletince Yoongi gülümsemesinde takılı kaldı. "Sen bana kur mu yapıyorsun Yoongi ?" Yoongi duyduğu şey ile şaşırıp yanakları azcıkta olsa kızarmıştı ama asla geri çekilmeye niyeti yoktu. Bugün oraya Hwa young'a aşkını itiraf edip çıkma teklif etmekti ve şuanda tam sırasıydı.

Yoongi kapıya yaslanan Hwa Young'un beline iki elini de koyup aralarında ki 3 santim olan mesafeyi kapattı. "Hayır senin ile flörtleşiyorum. Bu 1,5 ,2 haftadır sana açılmaya çalıştığımı anlamış olduğunu düşünüyorum." Hwa young yutkunarak başını olumlu anlamda salladı. Şuan da Yoongi ile vücutları birleşikti ve kalbinin ritmini bir türlü ayarlayamıyordu. Yoongi, Hwa young'un nefesini tuttuğunu anlayınca gülerek zaten fısıltılı olan sesini daha da alçaltarak "Nefes al Hwa young." Hwa young nefesini yavaşça dışarı verdi. Yoongi dudağını Hwa young'un dudağına yaklaştırıp konuşmaya başladı her bir kelimesinde dudakları birbirine değiyordu ve bu ikisini de kelimenin tam anlamıyla çıldırtıyordu. "Ne kadar kendime engel olmayı denesem de yapamadım. Senden uzaklaşmaya çalıştığım her saniye sanki sana daha da çok çekiyordu beni. Seni seviyorum Hwa young." Hwa Young kendinden geçmişti. Tamam Yoongi'nin ona açıldığını anlamıştı. Ama itirafını böyle can alıcı olacağını bilmiyordu.

Yoongi derin bir sessizlik olduğunu fark edip meraklı bir şekilde "Ee cevabın senin bana karşı olan bir duygun var mı ?" Yoongi cevabı o kadar iyi biliyordu ki. Eğer istemeseydi şuan da çoktan pataklanmış olurdu. Hwa young'un heyecandan konuşamadığını anlayan Yoongi, Hwa young'un belinde ki ellerini sıklaştırarak "Eğer bana karşı bir duygun varsa beni öp. Eğer yoksa beni it." Hwa young hızla dudaklarını Yoongi'nin dudakları ile birleştirdi. Kalbinin atış sesi uyuyan annesini bile uyandırabilecek cinstendi hoş Yoongi'de ondan farksız değildi. Hwa young daha önce hiç öpüşmemiş olduğu için kendini Yoongi'ye bıraktı.

Yoongi nefes almak için dudaklarını ayırıp alınlarını birbirine yasladı. "Seni öpmek için bir bahanem hazırda." Hwa young sessizliğini bozarak. "Benim de seni sevdiğimi biliyordun değil mi ?" Yoongi yan gülümsemesi ile "Birazcık şerefsizlik yapmış olabilirim." 

Hae-young başından beri izlediği yerden bakışlarını çekip cama doğru bakmaya başladı. İçinden kızının üzülmemesi ve sonlarının o ve Min Gyu gibi olmaması için dua etti. Kendini toparlayıp daha 5 dakika önce sevgili olan ikiliye baktı. "Yoongi hemen o patilerini kızımın üzerinden çek. Yeter 10 dakikadır sömürüyorsun kızımın dudaklarını."

Hwa young annesinin sesi ile gözlerini sonuna kadar açıp hemen Yoongi'den uzaklaştı. Yoongi'de elini ensesine koyup kaşımaya başladı. "Sen uymuyor muydun ya ?" Hwa young annesine bakarak konuşunca Hae young sinsice gülüp "Başından beri sizi izliyordum. Yoongi kızımı üzme sana emanet. Burada sizin çift olmanızı söylememin üzerinden 1 ay geçti ve siz şimdi burada sevgili oldunuz. İroniye bakar mısın ?" Yeni çift olan ikili gülerek yan yana koltuğa oturdu.

Odanın loş ışığında birbirlerine bakıyorlardı. Yoongi dudaklarını oynatarak karşısında ki kıza 'seni seviyorum' dedi. Daha önce 1 kişi hariç kimseye söylememişti bu cümleyi. O kişiye bile her zaman söylemezdi yılda 2 kere filan söylerdi. Ama karşısında ki kıza her an, her dakika ,her saniye 2 kelime 6 hece 13 harflik bu cümleyi söylemek istiyordu.

~ ~ ~

Sonunda çift yaptın diyenler mutluluğunuz uzun sürmeyecek ehehehehehe.

Piç Lili iş başında.

⭐ beğendiysen oy verir misin bebeğim ?

💬 mucizevi yorumlarınızı da bekliyorum.

PsychologyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin