Almilanın anlatımıyla
Yavaş yavaş gözlerimi araladım görüntüden önce sesler geldi kaşlarımı çatarak öksürmeye başladım
Yazın ortasında hasta olmuştum!
Hareketlenmeye çalıştığımda belimi saran güçlü kollar hissettim başımı çevirdiğimde Rüzgarla göz göze geldik
Ve o an fark ettim bir arabadaydık bayılmadan önceki görüntüler aklıma gelince yüzümü buruşturdum kim bilir nereye gidiyorduk tek dileğim Dalga ve Poyrazın bizi hemen bulmasıydı aklıma gelen şeyle gözlerim kocaman açıldı
Rüzgarın kucağındaydım
Hızlıca doğrulup koltuğa oturdum Rüzgar bir an afalladı sonra gülümseyerek başını aşağı eğdi bakışlarımı kaçırarak dışarıya baktım uzun zamandır yolda olduğumuzu havanın aydınlanmak üzere olduğunda anladım
Bu iyi değildi
Sıkıntıyla arkama yaslandım boğazım feci derecede ağrıyordu ve biraz üşüyordum tahminen ateşim çıkmaya başlıyorduAhh! Zor günler beni bekliyordu ama ben fena derecede hasta olmuştum
-Nereye gittiğimiz hakkında bir fikrin var mı?
-Hayır belli bir yerden sonra takip etmeyi bıraktım yaklaşık 2 saattir yoldayız Almila
2 saat mi?!
Sakin ol Almila korkma amaçları korkutmak zaten onlara istediğini verme
Sakin
Yaklaşık bir saat daha süren araba yolculuğunun sonunda ormanın içinde kulübe tarzında bir yere vardık ama buraya kulübe demek hakaret olurdu bayağı geniş bir yere benziyordu.
Burda cesetlerimizi bile bulamazlar!!Kapa çeneni gerizekalı iç ses
Arabadan zorla indirildik ve neredeyse sürüklenerek eve girdik koltukta oturan adama baktım keyifli bir şekilde gülümseyip kahvesini yudumluyordu dişlerimi sıkarak başımı çevirdim onunla göz teması kurmayacaktım o da bunu anlamış olacak ki sakince ayağı kalktı Rüzgar ifadesiz bir şekilde Buluta bakıyordu
-Sonunda geldiniz gözüm yollarda kaldı
Kafasını en pürüzlüsünden bir duvara sürmeyi o kadar çok istiyordum ki.
Bana doğru yöneldi yine de bakışlarımı kaldırıp yüzüne bakmadım elini kaldırıp çenemi tuttu ve başımın yukarı kalkmasını sağladı şuan arkamda beni tutan iki adam olmasaydı başımı yüzüne gömer ve koşarak burdan uzaklaşırdım ama ne yazık ki bu istek de içimde kaldı
Gözlerimi yüzüne dikerek başımı geri çektim ne olursa olsun bana dokunamazdı-Sizin için güzel bir oda ayarladım
Bizim bir şey dememizi beklemeden arkasını dönüp koridora doğru ilerledi adamları bizi itekleyerek bir odanın önünde durdurdular Bulut gülümseyerek odanın kapısını açtı
Kapı açılır açılmaz yüzüme soğukluk çarptı ağzımı açıp ne olduğunu soracakken odaya doğru iteklendim benimle beraber Rüzgarı da odaya itip kapıyı kapattılar ve üçten fazla kilit çevrildi. Gözlerimi devirip odaya baktım iki kişilik bir yatak dışında bomboştu pencere bile yoktu sadece tavana asılan florasan lamba sayesinde aydınlanıyordu birde eski bir kapı vardı yüksek ihtimalle banyoydu üzerimdeki nemli kıyafetlerle odanın içinde yürüdüm ruh hastası bu odaya pencere bile koymadığı için oda buz gibiydi kollarımı bedenime sarıp ısınmaya çalıştım tam o sırada kilitler çevrildi ve kapı açıldı Bulut elinde bir poşetle içeriye girdi bana bakıp göz kırptı-İyi bir insanım size kıyafet getirdim hatta yemek bile verebilirim dedi
neşeyleAğzını iki tane koyma isteğim tavan yaparkan tırnaklarımı avcuma geçirdim Bulut poşeti bırakıp dışarı çıktı çıkar çıkmaz kapının kilitlenmesi bir oldu ayağa kalkıp poşeti aldım ayak bileklerime kadar uzanan çiçek desenli siyah salaş etek ,ince bir kilotluçorap ve kalçamı kapatan salaş gri kazağı aldım en azından sıcak tutarlardı siyah atlet ve iç çamaşırlarını görünce sinirlenmedim edemedim eşyaları alıp banyoya girdim on dakika süren duştan sonra kendimi biraz daha iyi hissediyordum hızlıca iç çamaşırlarını giydim atlet giymek iyi hissettirmişti kilotluçorabı bacaklarıma geçirip kazak ve eteği de giydim kendi kıyafetlerimi bulduğum bir yere astım ordan bulduğum havluyla saçlarımı kuruladım saç kurutma makinesi olmadığı için nemli kalmışlardı ve olduğundan daha dalgalı duruyordu önemsemeden dışarı çıktım zaten ağır bir grip geçirecektim üstene nemli saçlar da geldi tadından yenmez diye içimden geçirdim Rüzgar yatağın ucuna oturmuş duvara bakıyordu benim geldiğimi görünce poşeti alıp banyoya geçti hiçbir şey demeden yatağa oturdum boğazımdaki yanmayla yutkundum çok fazla üşüyordum titremem yavaş yavaş hızlandı yorganı kaldırıp yatağa girdim yorganı boğazıma kadar çektim ama hala feci derecede üşüyordum titrememi bastırmak istercesine dişlerimi sıktım banyonun kapısı açıldı ve yoğun şampuan kokusu burnuma geldi Rüzgar banyonun kapısını kapatıp hafifçe yatağa oturdu istemsizce öksürdüğümde bakışlarını üstümde hissettim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SARSINTI
Teen FictionGüven kolay kazanılan bir şey değildi ama kaybetmek çok kolaydı peki bu karşısındaki aşık olduğun adamsa her yalanına rağmen güvenebilecek miydim işte bunu bilmiyordum.. . . Dudağımdaki kanın, gözlerimdeki yaşların tek sebebi sensin kalbimdeki yaray...