Katil Ve Mafya |Zor Aşk Serisi 1|

12 - Geber!

Merhaba, umarı bu saatte watty de olan okuyucularım vardır. Çünkü yazar yb yayınladı.

Bu bölümde içime sindi gibi. Bölümleri erken yayınlamaya çalışıyorum. Yarın gelecek demiştim ama bekletmek istemedim hemen yazdım.

En az 5 vote ile yb gelecek, tabiki bir aksilik olmaz ve ilham perilerim beni bırakmazsa.

Umarım beğenirsiniz...

Multide, Yaprak.

İyi okumalar...

________________________

Dediğim şeyle, Ezel derin bir nefes aldı ve yüzünü ovuşturdu. Babası ve annesi şaşkınlıktan öylece dururken Ezel'in hafif arkasına geçtim.

"Oğlum... Sen birde evlenmeden kızı hamile bıraktın?" dedi annesi ve dizlerini dövdü.

"Yapmışsınız bir hata. Mardin bunu duymadan, Sizi evlendireceğiz!" babası şaşkınlığını gizlemek istercesine konuştuğunda, gözlerimi sonuna kadar açtım ve Ezel'i dürttüm. "Yol yorgunusunuzdur, odanıza çıkın dinlenin." babası yüzümüze bakmadan konuştuğunda Ezel kolumdan tuttu ve yukarıya çıkıp bir kapıyı açtı.

Üzerimize kapıyı kilitledi ve beni yatağa itti. Dengemi sağlayıp doğrulduğumda derin nefesler alıp saçını çekiştiriyordu.

Korkudan kalbim üç buçuk atarken camdan atlamayı istiyordum.

Ne yapayım? Başka yol yoktu!

"Ne yaptın sen..." dedi ve çenemden tutarak yüzüme doğru tısladı.

"Başka ne yap-" konuşmamı böldü. Çenemi daha sıkı tuttu.

"Gerekirse evlenirdim! Ne hamilesi?" dediğinde hayal kırıklığıyla ona baktım. Evlenmek istiyordu değil mi? O zaman ona engel olmayacağım...

Tepkisizce yüzümü incelerken, elimi elinin üzerine koydum ve tutarak indirdim. "Evlen o zaman o kızla!" dedim ve sinirle kapı kulpuna koyacakken elimi sertçe kolumu tuttu ve kendine çevirdi. Saçlarım yüzüne savrulurken, düşmemek için kaslı kolunu kavradım.

Trip bile atamıyorsun...

"Şaçmalama kızım! Siktirtme tribini! Hamileyim dedin. Karnında çocuk mu var böyle bir şey diyorsun?" dediğinde aptallığımın farkına varmaya başladım. Yok olmak istiyordum.

"Sperm bankasına gidelim." diye sorduğumda ateş saçan gözlerle bana baktı. "Tamam. Her neyse söylemedim say..." elimi salladım ve onu geçip yatağa oturdum. Buradan kurtulmak için bahane üretmeye başladım.

"Buldum ben bir şey." dediğine. Ona baktım ve gülümsedim. Kapı çaldığında, Ezel kapıya yöneldi ve kilidi açıp, kapıyı araladı.

İçeri elinde valizlerle gelen çocuk valizleri kapıya bıraktı.

Çok sürmeyecekti zaten burada durmamız.

"Ağam, Fırat ağam yemeğe çağırıyor." dediğinde Ezel onayladı ve önden gitmeye başladı bende onu takip ederken evi süzüyordum. Odalar çok fazlaydı demek ki evde tek bir aile yaşamıyordu.

Büyük masanın üzerinde çeşitli et yemekleri çarptı gözüme ilk önce. Masada Ezel'in babası ve annesi oturuyordu. Ezel oturunca bende yanına kuruldum ve Ezel'in diyeceklerini bekledim.

"Reyhan gelmiş." diye Ezel'in annesi ayağa kalktı. Arkamı döndüğümde, esmer teni, kalın kaşları ve dolgun dudaklarıyla bir kız gördüm. Ezel arkasına baktığında bir süre süzdü. Kaşlarını kaldırıp dudaklarını beğeniyle büzdüğünde, yutkundum.