Bölüm 15: Uçak

211 12 0
                                    

Patlamadan sonra kan ve ölüm kokusu limanı doldurmuş, ortalık dehşetli bir kaosa bulanmıştı. Zaten kurşun sesleriyle korkan ve kaçışmaya başlayan insanlar patlama sesiyle birlikte iyice korkmuşlar, oraya buraya kaçışarak ortalığa daha fazla kaos yayıyorlardı. 

Patlamayı uzaktan zevkle seyreden Şerafettin, dürbünü yanındaki adamına verdi ve "intikamını aldım baba." dedi. Adamına "haydi gidelim." dedikten sonra oradan uzaklaştı.

On dakika sonra olay yerine polis, itfaiye ve ambulansın geldiğinde çatışma ortasında olup da hayatta kalabilmiş bir kaç kişi vardı sadece.

Polisler, itfaiye görevlileri ve ilk yardım görevlileri oradan oraya koşturmaya başladılar. Ölüm ortalıkta kol geziyordu ve olağanüstü durumun olmasıyla Özel harekat polisleri de bir süre sonra olay yerine ulaştı. Liman, polis şeritleriyle dolduruldu ve limana ulaşım kapatıldı.

Asayiş büro amiri Saffet Kartaltepe, Ercüment'in birkaç sağlam adamının yanına gitti. Uzun boylu, kalıplı ve sarışın olan adama baktı. "Adın ney senin?" diye sordu. "Soner." cevabını aldı ve yüzündeki ciddi ifadeyi bozmadı.

"Burada ne olduğunu bana anlat Soner!"

Soner, olanları bildiği kadarıyla Saffet'e anlattı ve ardından Abdullah ile Ercüment konuşurken aklına Şerafettin'in ismini duyduğu geldi ve Saffet'in "kim yapmış olabilir?" sorusuna "Şerafettin." cevabını verdi.

"Ercüment patron ile Abdullah patron konuşurken Şerafettin diye bir çocuk dilendiricisi yakalamak için buraya geldiğimizi duymuştum."

Saffet, "eyvallah." dedi ve emrindeki polis memuruyla birlikte olay yerini izlemeye başladı.

"Tüm giriş çıkışların tutulmasını anons et Emre! Herkes, her yer kırmızı alarma geçsin. Böyle bir patlamayı düzenleyen kişi kesin yurt dışına kaçacaktır."

Saffet'in tahmini yerindeydi. Şerafettin, patlama olurken aldığı iki uçak biletini Hostese gösterdi ve uçağa girdi. Son müşteri olan Şerafettin ve Anastasia'nın da yerlerine oturmalarıyla birlikte hareket etti.

Şerafettin, büyük bir mutlulukla Anastasia'ya baktı ve acımasızlıkla "baban öldü velet." dedi. Bunu büyük bir ruhsuzluk , büyük bir kötülük ve şeytandan da aşağılık bir varlık olarak, karşısında bir çocuğun olduğunu düşünmeden, umursamadan söylemişti.

Şerafettin, sırıtarak "üzülme çocuk!" dedi.

"Bak! İsminin Anastasia olarak kalmasına izin veriyorum işte. Bu senin teselli hediyen olsun benden."

Şerafettin, yanındaki adamına döndü ve kaşlarını çatarak "kıza dikkat et!" dedi. Uyumak İçin gözlerini kapattı ve bir süre sonra uykuya daldı. Yol boyunca arada sırada uykusu kesilse de güzel bir uyku çekti. Adamının seslenmesiyle uyandı ve uçağın durduğunu fark etti. Adamını "dikkatli olalım." diye uyardıktan sonra ayağa kalktı. Adamı Burhaneddin ve Anastasia ile arabadan çıktı ve Rusya'nın sonbahar soğuğunu iliklerine kadar hissetti. Havalimanından çıktıktan sonra bir taksi çevirdi ve ön koltuğa oturdu. Arka koltuğa oturan Anastasia ve Burhaneddin'e göz ucuyla bakarken taksiciye adresi söyledi ve taksi asfaltı ağlatarak uzaklaştı.

🐭Bölüm Sonu🐭

Dizi Önerisi: Chernobly
Kitap Önerisi: Amok Koşucusu (Stefan Zweig)
Şarkı Önerisi: Sevemedim Kara Gözlüm
Film Önerisi: Gol

Sokak Kızı (+18) (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin