"Mert Seninle Evlenmek İstiyorum" ~17

16 3 7
                                    

İğrenç bir şekilde sırıttı ve birasını içmeye devam etti. Şerefsiz. Annemle odama gittik. Ayağa kalkacak halim bile olmadığı için kendimi yatağa atmıştım ki sırtımda hiç dinmeyen o acıya bir acı daha eklendi. Hemen annemin yardımı ile doğruldum.

Annem üstümü değiştirdikten sonra beni yüz üstü yatırarak gitti. Canım felaket yanıyordu. Telefonumun çalmasıyla yatağımın yanındaki sandalye ye uzandım. Zor olsa da aldım ve kim olduğuna bakmadan açtım.

-...
+...
-Meleğim?
+Dana?
-Meleğim noldu sesin kötü geliyor? Ağladın mı sen? Canını mı yaktılar? İyi misin peki? Melisa bir şey söylesene!
+Mert iy-
-Ben hemen geliyorum meleğim.
+Mert ger-
-Gelirken almamı istediğin bir şey var mı meleğim?
+Mert! Bir dur. İyiyim. Ben yarın geleceğim yanına zaten seninle konuşmak istediğim bir konu var.
-Tabi ki meleğim, gel her zaman da senin iyi olduğuna hiç inanmadım.
+Yatıyorum Mert o yüzden sesim garip olabilir. Hadi kapattım.
-Tamam dikkat et kendine bir şey olursa hemen ara beni.
+Tamam sende hadi

Dedim ve kapattım. Allah'ım bu acı ne zaman dinecek? Dayanamıyorum 'hayır melisa dayanacaksın. Zorundasın. Elbet bu günler de geçecek. Sende mutlu olacaksın. Çok az kaldı dayan' haklısın, dayanabilirim. Yavaş yavaş vücudumdaki acı ile uykuya daldım.

"Kızım, kalk meleğim Ali geldi."

Annemin sesi ve Ali'nin ismini duymam ile sırtımın izin verdiği kadar hızla kalktım. Ali'nin yaralarımı bilmemesi gerekiyordu yoksa çok kötü şeyler olabilirdi. Ali'nin odaya ışın hızı ile dalmasıyla bende ellerimi havaya kaldırdım. Sırtım birazcık acımıştı ama sorun değil.

"Ben masumum memur bey, bütün suç benim dangalak kardeşim de"

Oyunuma dahil olup elin de silah varmış gibi yaptı ve bana doğrulttu.

"Senin kardeşin melek gibi bir kerem"

"Şeytan da bir melektir, saygılar..."

Ellerini indirip dudaklarını büzdü. Ve yatağıma oturdu. Bende onun yanına oturdum.

"Sen bana 'iblissin pu*t' mu diyorsun?"

"Ne alaka lan?"

"Ne bileyim. Ee naptın meleğim?"

Dayak yedim

"Hiç bir şey sen?"

"Bende, yaşıyoz işte. İyi misin peki gülüm? Keyfin yerinde mi?"

Hiç iyi değilim. Canım çok yanıyor

"İyiyim, keyfim de yerinde hayat gıcır. Sende iyisin inşAllah?"

"İyiyim dayı oğlu sağol. Kızım bu ne samimiyetsiz bir konuşmaydı aw"

"He ya. Aliş ben sana bir şey söylemek istiyorum."

"Söyle tabi ki"

"Ben Mertle evlenmeye karar verdim."

"O nereden çıktı meleğim?"

Ne diyeceğim şimdi ben ya

"Babam olacak o adam çok ısrar etti. Bir de Mert'in babaannesi bilmiyordu ya kadın ayrıldığımızı öğrenince çok üzülmüş. Bende bize bir şans vermek istedim."

"Meleğim zorunda değilsin biliyorsun değil mi? Yani bir yerde hayatın değişecek. Belki bana yeğen de verirsin he?"

Sinirlenmiş bir şekilde ona baktım. Ne diyordu bu deli? Çocuk falan yok artık.

MELEĞİM (Kısa bir ara verildi) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin