(minho)
Beni herkes tanıyordu. Lee Krallığı'nın Veliaht Prensi Lee Minho olarak.
Kral ve Kraliçe'den gizlice kaçıp gelmiştim. Beni şimdiden devlet işleriyle o kadar çok yormuşlardı ki.. En sonunda dayanamamıştım.
Han ve Lee Krallığı'nın neden ölümüne düşman olduklarını gizli bir şekilde araştırmıştım. Öğrendiklerim ise beni şok etmişti.
Kral Han'ın ve Kraliçe Lee'nin böyle bir şey yaptığına inanamamıştım.
Ve bana göre bunlardan daha önemli bir sorun vardı.
Kral ve Kraliçe Lee tıpkı Kral ve Kraliçe Han gibi paraya sonsuz bir şekilde aç insanlardı. İki Krallık ta Veliaht Prenslerini para uğruna harcamaktan hiç çekinmiyorlardı.
Jisung'u ilk kez o gün Kral Han'ın ayaklarına kapanırken görmüştüm. O.. o kadar güzeldi ki.. Melekleri kıskandıracak kadar güzel gülümsüyordu. Çok iyi kalpliydi. Çok saftı.
Benim aksime birşeyler için çabalıyordu.
En sonunda özel korumam Felix sayesinde Lee Krallığı'ndan, Han Krallığı'na kaçmıştım.
Kral Han, yaptığı şeyin gün yüzüne çıkmaması için Lee Krallığı hakkında sarayda konuşmayı yasaklamıştı. Halk içinde öyle.
Böylece benim ekmeğime yağ sürmüş gibi olmuştu. Zamanı geldiğinde teşekkür etmeliydim.
Şu anki tek dileğim ise her şeyden Jisung'la beraber kaçmaktı.
༆
azıcık merak edin bakalım🤏🏻🤏🏻
birde bu fici okurken ateez'in Beginning of the end (medya) şarkısını dinleyin
kendimi ficin içinde gibi hissediyorum aq
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kingdom of Han, minsung
Fanfiction"Önemi yok, bunlar için üzülme. Siyah gülün anlamını biliyor muydun, Lee Know?" Minho, Jisung'a bakıp gülümsemişti. İkiside aynı anda konuştular. "Siyah güller ölümü ve imkânsız aşkı temsil eder." Tabi ikiside bu cümleyi söylerken, kendi aşklarının...
