1.0 | i do

213 33 41
                                    

"sikeyim."

Kafasındaki binbir sesi susturmak hiç bu kadar zor olmamıştı. Onu mahveden iletişimsizlikti. Derste öğretmeninin dağıttırdığı kağıtlar yüzünden eline değen eliyle, dokunuşuna ne kadar hasret kaldığını fark etti. Aynı anda söyledikleri diziyle başlayan flashbackleri blok ders boyunca kendini meşgul etmişti. Evet, Louis Harry'yi bırakıp gittiği için haksızdı. Kötü bir şey yapmıştı ve belki hiç mi hiç affedilmeyecekti.

Ancak Harry hiç mi merak etmemişti? Gururuna mı yenik düşüyordu? Şansı varken bile sormamıştı ona. Hah, gerçi Louis söylemek isterse ona söylerdi değil mi?

Ama Louis söylemek istiyordu zaten! Peki niye söylemiyordu? Belki açıklasa her şey daha az garip olurdu. Gururlu olan kendisi miydi? Ya söylese ve Harry 'tamam' diyip gitse, o zaman nasıl hissederdi?

Şu an hissettiğinden daha boşlukta hissedemezdi. En azından söylemiş, tepkisini görmüş olurdu. İçindeki yükten kurtulur, hem onun hem de kendisinin yılını belirsizlikten arındırırdı.

Viskisinden bir yudum daha aldı. İçmenin ne yeri, ne de sırasıydı. Üstelik ayık kalmak için öyle çabalıyorken bunu yapması kimsenin yararına değildi. Hem neyin tribindeydi ki?

"Hey Louis!"

Sesin sahibini tanıyamayacak kadar sarhoş olduğundan kafasını çevirdi ve saniyesinde içtiğine pişman oldu.

Bu güzel salı gecesini burada geçirmeye karar veren tek kişi kendisi değildi anlaşılan.

"Yalnız mısın? Ah, tabii ki öylesin burada kimse yok. Sana eşlik edebilirim!"

Kızın adını hatırlamıyordu bile. Lynn'li bir şeydi. Ashelyn? Katelynn? Kailynn?

"Aslında ben de gitmek üzereydim - Adelynn?"

Kızın yüzü düşmüştü.

"İsmim Cara."

"Oh."

"Problem değil! Çok fazla kişiyle tanıştığını biliyorum hatırlamaman normal."

Louis ismini hatırlamadığı için gideceğini düşündüğü kıza bakmayı bırakarak viskisinden bir yudum daha aldı.

"İçmeye devam ettiğine göre duracak mısın? Duracaksan ben de durabilirim! Karaoke bölümüne yaklaşalım mı, belki güzel şeyler dinleriz?"

İç çekti.

"Belki daha sonra. Şu an biraz yalnız kalmaya ihtiyacım var." dedi yüzüne çok da sevimli olmayan bir gülümseme yerleştirerek.

"Ah." dedi kız. "Bir şey mi oldu? İyi bir dinleyici olduğumu söylerler!"

Gözlerini devirdi Louis. Bunu yaparken kızın da göreceğinden emin olmuştu.

"Ee?"

"Karaoke yeri neresiydi demiştin?"

Kız gülümseyerek elini kavradı ve Louis fark etmeden bir alt kata sürüklenmişti.

Burayı elbette ki biliyordu. Sadece klostrofobik ortamından dolayı gelmeyi pek tercih etmemişti.

Kızın sürüklemesini keserek sahneyi görebildiği bir yerde durdu. Zaten küçük bir yerdi, 2 farklı masa ve birkaç koltuktan oluşuyordu.

'Talep az olmalı.' diye düşündü Louis.

Sahnedeki çocuk sarhoş görünmesine rağmen -ayakta bile duramıyordu- oldukça güzel bir şekilde şarkı söylüyordu. Louis'yi tek şaşırtan şey sarhoşluğu değildi, 'I will survive' ın da ilginç bir şarkı seçimi olduğunu düşündü.

when we slept together | Larry StylinsonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin