1.3 | what defines a straight man straight?

201 24 33
                                    


Yine alışık olduğu o yerdeydi. Yüzüne çarpan ve kısmen uzayan saçlarını geriye atan rüzgar, çok sevdiği hayat dolu kokuyu da burnuna getiriyordu. Bundan haftalar önce hasret olduğu, sevdiği insanın kokusunu.

Elleriyle önündeki çocuğun belini kavramış, ensesinde uzamakta olan küçük saç tellerinin rüzgarla geriye savruluşunu izliyordu. Louis'nin ona ve kendisine almaya karar verdiği bu sarı bisiklet son birkaç gündür kampüse ulaşım şekilleriydi.

Ve Harry hiç hissetmediği kadar huzurluydu. Birkaç gün önceki Louis ve Gemma'nın tatsız tanışmaları bile onu mutsuz edemiyordu. Biliyordu çünkü; Gemma da Louis'yi sevecekti, herkes severdi. Sadece biraz daha zamana ihtiyaçları vardı. Harry mutsuzken her şeyiyle ilgilenen ablası doğal olarak bu mutsuzluğun sebebine ön yargılıydı. Ancak her şeye rağmen Louis çok iyi ve sevecen davranmıştı. Ablasının biraz da olsa yumuşadığından emindi.

Kontrolde olan çocuk asfalttan çıkıp taşlı yola saptığında kampüse geldiklerini fark etti Harry. Çok geçmeden sarışın arkadaşını da bir grup insanın arasından seçebilmişti.

O da onları fark etmiş olacaktı ki gruptan sıyrılıp birkaç adım yanlarına, Louis'nin park edeceği yere geldi.

Harry ellerini sevdiği çocuğun bellerinden çekip bisikletten indiğinde başka bir çift el de onu kavramıştı.

"Seni özledim!"

Gülümseyerek çocuğun sarılmasına karşılık verdi.

"Ben de seni özledim."

"İkimiz de bunun yalan olduğunu biliyoruz Harry."

Şaşırtıcı olsa da Niall haklıydı. Harry uzun zamandır yurt odasına adımını dahi atmamıştı. Ve bu konuda şikayetçi değildi. Sevdiği insanlaydı.

Niall onu kavramayı bıraktığında bu sefer de başka bir el belini kavramış, yanında yerini almıştı. Ancak bu el tam da olması gerektiği yerdeydi, şaşırmamıştı.

"Beni de özlemedin mi Niel?"

"Harry artık daha yakın arkadaşım."

Yanındaki çocuk güldü.

"Bunu hatırlatacağım sana."

Harry o sırada bir huzursuzluk hissetti. Rahat değildi. Sanki birileri ona bakıyormuş izlenimine kapılıp gözlerini etrafta biraz gezdirdi. İşte oradalardı, Niall'ın az öncesinde konuştuğu insanlar. Direkt olarak ona ve Louis'ye bakıyor gibilerdi ve bu bakışlar Harry'nin huzurunu kaçıracak kadar rahatsız ediciydi.

Hayır, kötü bakışlar atmıyorlardı ya da gülüşmüyorlardı. Sadece fazla meraklı gibilerdi. Hepsi onlara dönüktü çünkü.

Ancak asıl huzursuzluk Louis onları fark ettiğinde çıkardı. Dikkat çekmek en az istediği şeydi. Sadece Louis'yle sağlıklı bir ilişki inşa etmek, sevdiği çocuğun da ona karşı hislerinden emin olmak istiyordu. Bunu arada drama ve baskıyla yapmak kesinlikle planları arasında yoktu.

Bu sebepten konuşmanın yarısında derse geç kalacaklarını söyleyerek onları sürüklemek zorunda kaldı. Şansına ikisi de sorumsuzun önde gideniydi, öyle ki saate dahi bakmamışlardı gitmeyi kabul ederken.

-

Louis'yi gireceği dersin sınıfına bırakıp kendi binalarına dönerlerken Niall'ın olması gerektiğinden ÇOK daha sessiz olduğunu fark etti.

"Nialler?"

"Hm?"

"Durgun gibisin?"

Öyleydi. Saklamaya çalışıyor gibi de görünmüyordu.

when we slept together | Larry StylinsonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin