Lydia Martin:
Gözlerimi araladım. Hemen kalktım, bugün büyük gündü! Klaus'un düğününü basacaktık. Yataktan kalkarak banyoya girdim. Soğuk bir duş aldım. Saçlarımı kuruttum. Kol'un koltuğa koyduğu elbiseyi aldım. Bu elbise bir gelinlik gibiydi? Klaus ile evlenmek.. Şanslı kız, o her kimse. Fakat ben bunu bozmaya geldim. Elbiseyi giydim.
[Başka birşey bulamadım😩]
Odadan çıktım. Kol bahçedeydi. Bahçeye çıktım. Arkasını döndü, gülümsedi. "Çok güzel olmuşsun," duraksadı, "yengecim." diye devam etti. Gülümsedim.
"Sen bana nasıl basacağımızı söyler misin?"
"Bence..." [Anlattı farz edin.] Mantıklıydı. Kafamı salladım. Kol, "gidelim artık yengecim." dedi.
Elimden tuttu ve beni arabaya götürdü. Heyecanlıydım. Peki ya.. Klaus beni sevmiyorsa..? Tamam, umurumda değil. Ne olursa olsun o düğünü engelleyecektim.
__________________________
Salona gelmiştik, düğün başlamıştı. Kol beni arka tarafa bırakıp girmişti. İçimi heyecan basmıştı. Onu görmek için can atıyordum. Kol beni sahte gelincik konuşmaya çıktığı zaman arayacaktı. Bende onun işini bitirecektim.
Kol aramıştı, kalbim deli gibi atıyordu. Merdivenlerden çıktım. Sahne tam karşımda duruyordu. Aptal kız konuşmaya başladı, "öncelikle Klaus gibi birini bulduğum için çok şanslıyım! Ölene dek birbirimizin olacağız-" sinirlenip bağırarak yürümeye başladım.
"Peki ya şimdi ölürsen!?" hızlı adımlarımla kızın yanına gittim. Mikrofonu aldım. "Kol Mikaelson?" Kol vampir hızında yanımal geldi. "Merhaba Alice," elini kalbine soktu, "görüşürüz Alice." Alice yere düştü ve gözleri kapandı.
"Beni özlediniz mi?"
"Klaus yanlış gelini öldürdüm, gerçeği burada." deyip elimden öptü Kol. Klaus vampir hızında geldi. Ona sarıldım o da bana. Gözlerim hafiften doldu. Artık ona kavuşmuştum.. Hayatımın aşkına.."Sen nasıl-?"
"Soru sorma Klaus, lütfen.." soru sormasın çünkü nasıl cevaplayacağımı bilmiyorum. Hafif bir müzik çalmaya başlayınca Klaus beni piste çekti. Dans ettik.. "Seni çok özledim.." dedi ve kokumu içine çekti. İçim kelebeklendi..
[Klaus ve Lydia]
"Neden evlendin?" diye sordum, duramadım.. "Ben sadece.. seni unutmak istedim.." hiç düşünmeden ona sarıldım. Yanağını öptüm. Belimden tutup kendine çekti.
"Gidecek misin?" dedi fısıltıyla.
"Hayır, seninle kalacağım." dedim gülümseyerek. Gülümsedi. "Seni seviyorum, hemen geliyorum." dedi ve benden ayrıldı. Malia yanıma geldi, sarıldık, konuşmaya başladık. "Aslında bakarsan seni özledim.. Klaus yokluğunu bastırmak için evlenmeye karar verdi."
"Klaus-" sözümü kesen şey Klaus'un bardağa vurması oldu. "Merhaba baylar ve bayanlar. Söze kraliçem ile başlamak istiyorum. Kraliçem gelir misin?" dedi bana bakarak. Gülümseyerek merdivenlerden çıktım, Klaus'un yanına gittim. Belimden tutup kendine çekti. Kısa bir konuşma yaptı. Sonra diz çöktü. "Benimle evlenir misin kraliçem?"
"Evet!" dedim hiç düşünmeden. Bunu bekliyordum.. Yüzüğü parmağıma taktı. Kalkıp beni dudağından öptü, bende onu. Ben artık Klaus Mikaelson'un karısıydım..
_______________________
Vote atmayı unutmayın♡
Oturdum beni takip etmenizi bekliyorum😩
Beni takip etsenize🦋🦋🦋